Aşk Tesadüfleri Sever (Tamamlandı)

ÖZEL BÖLÜM

BARS'TAN

2 SENE SONRA

Kapının pervazına yaslanmış bir biçimde duruyordum önümdeki o müthiş manzarayı izliyordum. İşe gitmem gerekiyordu ancak yerimden bir türlü kıpırdayamıyordum. Hatta geç kalmış bile sayılırdım. Toplantıya ortasında girecektim.

Ama dünya üzerinde böyle güzel bir manzara varken ve o manzara yalnızca bana aitken, nereye, nasıl gidebilirdim ki ?

İlem her zaman ki gibi yüzükoyun yatıyordu ve yatağın büyük bölümünü kaplamıştı. Üzerindeki yorganı atmış, altına giydiği beyaz gecelik kalçasına kadar sıyrılmıştı. Ve beyaz dantel iç çamaşırını görebiliyordum. Sabah sabah zonklayan ereksiyonum hiç de iyi olmamıştı. Bu kadına doyabileceğimi hissediyor muydum ?

Mümkün değildi.

İlem yatakta kıpırdandı. Bir dizini büktü ve diğer bacağının arkasına bıraktı. Poposu iyice açıldı yutkunmaktan kendimi alamadım başımı sağa sola doğru oynatarak çıtlattım. Anlaşılan bu sabah zor olacaktı benim için.

Sonra başımı 2 yaşına girecek olan oğlumla kızıma çevirdim. İkisinin kız olacağını düşünüyordum ileme benzeyen küçük peri kızları ama beni yanıltarak ilem'in dediğine göre bana çok benzeyen yakışıklı bir oğlum olmuştu. Peri kızımı zaman zaman paylaşamasakta ikisi de benim herşeyimdi.

İkisi de ilem'in yanında uyuyorlardı o kadar akıllı ve güzellerdi ki gülümseyerek onları zaten öpmeme rağmen tekrar öpmek için Lina'nın yanına doğru geldim. Gür kirpikleri ve altın sarısı saçlarıyla peri kızımın küçük bir kopyasıydı. Saçlarına tüy kadar küçük bir öpücük kondurarak bakışlarımı kardeşinin yanında yatan Asrına çevirdim. Kahverengi saçları, tombul yanakları ve gür kirpikleri vardı. onunda başına küçük bir öpücük kondurarak peri kızıma çevirdim bakışlarımı.

Yavaşça eğildim ve yüzüne düşmüş bir tutam saçı alıp başının arkasına bıraktım. Onu uyandırmadan çıkmak istiyordum yoksa asla çıkamayabilirdim. Eğildim ve yanağından öptüm, sonra burnumu saçlarına götürüp kokladım.

Başımı kaldırarak büzüşmüş dudaklarına baktım iç çekerek ve dikkatlice eğilip mink, belli belirsiz bir öpücük kondurdum. Sonra hızla doğruldum koltuğun üzerinde olan çeketimi alarak odadan çıktım. Koşar adımlarla çalışma odama girip çantamı aldım.

Birkaç evrakın olduğu dosyayı'da çekmeceden çıkararak çantaya koydum. Bilime dolanan kollar ve bana yaslanan yumuşak bedeni hissetim " Demek beni uyandırmadan gidecektin ?" dedi ilem. Kızmış bir tonda kollarını belimden ayırarak ona doğru döndüm.

Uykulu gözlerle küskün bir bicimde bana bakıyordu onu kollarımın arasına çekerek bir elimi yüzüne koydum. " Uyandırmaya kıyamadım peri kızım " diye fısıldadım. " Öyle güzel uyuyordun ki " dedim. Bana sıkıca sarılarak başını göğsüme koydu " Uykusuzluktan ölsem de beni uyandıracaksınız Bars bey! " diye itiraz etti. Gözlerimi yumdum ve saçlarına sayısız öpücük kondurdum.

Geri çekildiğimde " Gitmesen olmaz mı? ya da biraz geç gitsen?" diye umutla gözlerimin içine baktı " Hazır Asrınla Lina'da uyuyorken? " gözlerimi sertçe yumup içimden bir dizi küfür sıraladım. " Gitmem lazım peri kızım " dedim anlından öperek " Toplantım var ve bu sabah sizi izlerken çoktan geç kaldım bile. İnsanlara ayıp olacak " dedim gitmeyi hiç mi hiç istemiyordum ama zaten yeterince geç kalmıştım.

Dudaklarını büzerek benden uzaklaştı. " Tamam o zaman, git " dedi. Benden böyle uzaklaştığını görünce " Peri kızım yapma böyle " diyerek onu yeniden kendime çektim " Ben de kalmayı çok istiyorum ama mecburum güzelim. Asma suratını. Aklım sendeyken nasıl işimi yababilirim?"dedim. bana yeniden sarılarak " Sen bakma bana, sana o kadar alıştım ki her an yanımda ol istiyorum." Dedi kendimi tutamayıp güldüğümde bana baktı. " Nasıl bu kadar yakışıklı olabilirsin? " diye homurdandı.