Mine ve Martin 2.Bölüm

1.6K 65 20
                                    

İlem ve Abim tekneye bindikten sonra bende taksiye bindim.Eve geldiğimde her yer karanlıktı Martin yoktu bende yukarı çıkıp siyah taytımı ve göbeği açıkta bırakan beyaz bluzumu giydim aşağı inip kendime yeşil çay yaptım masaya geçtim aldığım ders notlarının konularını çalıştım okuldan uzak bir şekilde özel derslerle takviye etmiştim ama tabi eksiklerim çoktu .

Telefona uzanıp saate baktığımda on ikiyi çeyrek geçiyordu aklımdan bi ara Martini aramak geçsede hemen vazgeçtim. Elimdeki son kağıdı da alıp koltuğa uzandım, Ama uzanır uzanmaz uykum gelmişti gözlerimi açık tutmaya gayret ederek okumaya başladım ama fazla dayanamadan uyuyakalmışım ki kapının zorlanma sesiyle uyandım korkuyla yerimde doğruldum masadaki telefonu aldım ama kapıya tekme atılıp "Lanet olası açılsana "diyenin Martin olduğunu anladığımda rahat bir nefes aldım duvardaki saate baktığımda saat neredeyse üç buçuktu,kapıyı açtığımda gömleği yarısına kadar açılmış sarı saçları serseri bir şekilde dağılmış ve boynunda kırmızı ruj izleri olan Martinle karşılaştım.

Yüzünde alaycı bir gülüşle yanımdan geçti üzerindeki ağır kadın parfümünü duymamak imkansızdı. Başka bir kadının kollarından çıkıp geldiğini görmek içimi tarifi imkansız bir acı kaplamasına neden oldu onun başka bir bedene bulanması canımı acıtmıştı ama ne diyebilirdim ki onu ben terk edip gitmiştim.

karşımda kendi ellerimle yaptığım eser duruyordu bizim ilişkimiz varken Martinin hiçbir yanlışını görmemiştim aşık ve sadık bir adamdı hala ara sıra gözlerinde gördüğüm şeyin aşk olduğuna inansam da bu tezim şuan tamamen çürümüştü karşımda duran adam benim aşık olduğum Martinim değildi belki dış görünüşü aynıydı hatta daha da yakışıklıydı ama içi tamamen değişmişti. Martin ayakta zor duruyordu dengesini kaybetmişti ki yanına gidip kolundan tutum tiksinir gibi yüzüme baktı.

"İyilik Meleği Mine mi ben bunları yemem güzelim senin ne kadar acımasız olduğunu iyi biliyorum"dedi bu sözleri canımı yaksada sustum.

"Sen iyi değilsin Martin hadi gel yukarı çıkalım"dedim bana döndü iki kolumu da sıkıca tuttu "Asıl ben sen gittikten sonra hiç olmadığım kadar iyi oldum Mine bütün zincirlerimden kurtuldum sen bana ayak bağımışsın"dedi söylediği sözlerin zehriyle gözümden akan yaşa engel olamadım öyle bir nefretti ki panzehiri yoktu.

"İçkilisin sen içki içtiğin zaman kendinde olmazsın"dedim nefreti artık bütün benliğini sarmıştı kollarımdaki ellerini daha da sıkılaştırdı.

"Sana acıyorum biliyor musun Mine "dedi ben ittirip yukarıya çıktı olduğum yere yığıldım bacaklarım sanki tonlarca yükü taşıyamıyor gibiydi.

---------------FLASHBACK---------------

Teyzemle beraber gittiğim hastanede tedirginlikten hiç yemediğim tırnaklarımı yiyordum ve telaşlıyken yaptığım gibi bacağımı sallıyordum sandalyenin yanında duran elimi sıkıca tuttu teyzem.

"Bir şey olmayacak miniğim sen kendini üzme tahlilerin temiz çıkacak"dedi bana morel vermek için teyzem ve eniştem bana miniğim derdi 7 aylık doğmuşum eniştem avcum kadardın der hep gözlerim sulandı içimdeki kötü his bir türlü gitmiyordu çalan telefonumla dikkatim dağıldı gözlerimi silip çantamdan telefonumu çıkardım Martin arıyordu teyzemle göz göze geldik bana destek olmak için omzumu sıvazladı ayağa kalktım hastanenin balkonuna çıktım.

"Mine'm nerdesin ? "dedi Martinin sesini duyduğumda gözümden akan bir kaç damla yaşa engel olamadım sesi bana huzur veriyordu.

"Nişantaşındayız bitanem iki hafta sonra teyzemle eniştemin 32. evlilik yıldönümü de , hem enişteme hediye bakıyoruz hem de teyzeme elbise bakıyoruz "dedim Martine yalan söylemek canımı sıksa da yapacak bir şeyim yoktu. Kafamı çevirdiğimde biraz ötedeki sevimli çifti gördüm minik bebeklerini kucaklarına almışlar adam kolunu sıkıca kadının omzuna dolamış genç kadının boynunda huzurla uyuyan bir bebek vardı kadının kafasındaki kırmızı kurdeleye bakılırsa yeni doğum yapmıştı. İçimdeki büyüyen acıya engel olamadım.

Aşk Tesadüfleri Sever (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin