"2- O kadın buraya gelecek!"

51.2K 1.8K 47
                                    

"Ne yaptın, Aykut?"

"Bu gün onu getireceğim. Hamza yapmasak mı? Bu intikam hırsı gözünü kör etmiş! Kızın ailesini de esir tutuyorsun bodrum katında. Hiç acıman yok!" 

Kaşlarımı çatarak Aykut'a bakmaya başladım. 

"Neden yapmayacağım? Onlar ailemi diri diri yaktığı zaman, onlarda acıma var mıydı? O sırada kızları beni oyalarken, ben herşeyden habersiz onunla gülerken, onlar bana acımış mıydı! Aileme acımış mıydı Aykut!!" 

Bunları söylerken bağırdığımı sonra fark etmiştim. Ama o gün gözümün önüne geldikçe, deliriyordum. Hepsi bunun hesabını verecekti! Benim ailem diri diri ölmeyi hak etmiyordu!

"Git ve onu getir, seninle birlikte 2 adam göndereceğim. Sen merhametli herifsin, kızı kaçırabilirsin!" 

"Bende öyle düşünüyordum ama, sonra cehennemin dibine de gitsek bizi bulabileceğini bildiğim için, sana karşı çıkmamaya karar verdim." 

Bu söylediğine karşı kahkaha atmıştım. Bu gerçek değil, sahte bir kahkahaydı. Çünkü benim ailem diri diri yandığı zaman, onlarla birlikte yanmıştı benim kahkaham. Onları toprağa gömerken, gülüşlerimi de gömmüştüm!

"O kadın buraya gelecek, Aykut! Buraya canlı girecek ve cansız çıkacak!" 

Aykut sıkıntı ile nefesini verip "Çıkıyorum." dedikten sonra gitmişti. 

###

Düşüncelerim beynimi yormakla meşgulken, onu yeniden görünce ne yapabileceğimi düşünüyordum. Onun üzerinde çeşitli işkenceler deneyip, bana onu öldürmem için yalvartacak hale getirmeliydim! Hazırdım buna! 

Ona karşı içimde ufak bir sevgi tohumu bile kalmamıştı! Benim masum ve saf olduğum zamanlarımı çaldı o, beni karanlığa itti! Karanlığa muhtaç bıraktı! Bunun bedelini hem o, hem ailesi ödeyecekti! 

Adımlarımı bodrum katına yöneltince, birazdan göreceğim insanlar yüzünden mide bulantısı yaşamaya başladım. O kadar iğrençti ki ikiside, yaptıkları için zerre pişmanlık duymuyorlardı. Ve bu benim sinirimi daha çok bozuyordu.

###

Suratımı ekşiterek, karşımda elleri ve kolları bağlı olan Melek ve Kadir ALTINSOY çiftine baktım. O kadar iğrençlerdi ki. 

Melek hanım beni görünce sandalyesinde kıpırdanıp "Bırak bizi, manyak herif!" diye çırpınmaya başladı. 

Kadir bey suçunu biliyordu ve ses çıkarmıyordu, sadece bakışları "Buradan sağ çıkarsam, seni öldürürüm." gibiydi. 

"Sen beni nah öldürürsün" diyen iç sesime hak verdim. 

Onlar nasıl ailemi diri diri yaktıysa, bende onları yakacaktım! Ama önce onlara kendi çocuklarının ölümünü izletecektim!

Ellerimi ceplerime koydum, tek kaşımı kaldırarak bakışlarımı karşımdaki iğrençlere diktim. Onlara doğru 2 adım daha attım. 

"Biliyor musunuz, birazdan o çok sevgili kızınız da buraya gelecek." 

Ben bunu söylediğimde, ikisi bana tuhaf tuhaf bakmaya başladı. Melek hanımın gözleri dolduğunda, doğru yolda olduğumu anlamıştım. 

Dişlerini sıkarak "Benim kızım öldü!" dedi. 

Ona "Ciddi misin?" bakışları atarken, sahte bir kahkaha daha patlattım! 

Hüsran! [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin