"Hamza, Ecrin seni aradı. Sana o gece buluşmak istediğini söyledi. Annenin doğum günü olduğunu ve hediyesini verip yanına gideceğini söyledin.""Ailenin ölümüne, Kadir, Melek ve Ecrin Altınsoy sebep oldu Hamza. Bunları aklına kazı ve sana şimdi göstereceğim resimdeki kızı Ecrin olarak yakalayıp öldür. Onu ailesinin gözü önünde öldür, Hamza Aksoy!"
"Öldür onu! ÖLDÜR ONU HAMZA ŞİMDİ!"
Hızla yatakta doğruldum. Bu rüya da nesiydi? Bütün elbiselerim sırılsıklam olmuştu. Ne biçim bir rüyaydı bu?
Kafamı iki yana salladım. Derin bir nefes alıp ayağa kalktım. Şükrü kapıyı çalıp "Abi, girebilir miyim?" Diye sorunca "Gel, Şükrü." Cevabını verdim. Suratım ne hale girmişse Şükrü "Abi, bir sorun mu var?" Diye sordu.
"Sorun yok, Şükrü. Sen niye geldin?"
"Aykut bey geldi. Şuan o kadının yanında. Belki bilmek istersin diye düşündüm abi."
Aykut benden önce neden o kadına gitmişti? Bu duruma karşı kaşlarımı çatarken "Tamam Şükrü, Sağol." Demiştim.
Kafam sadece gördüğüm rüyada kalmışken bir anda Aykut ve Ecrin'in şuanki yakın olma derecelerine odaklanmıştı. Ciğerlerimi derin bir nefesle doldurduktan sonra, adımlarımı 3. Kata yönlendirdim.
Tam da tahmin ettiğim gibi. Aykut ona sarılıyordu. Tuhaf olan şey ise Ecrin gülümsüyor ve teşekkür ediyordu. Iyi de neden?
Boğazımdan burada olduğumu belli edecek bir ses çıkardığımda ikisinin bakışları beni buldu. Aykut hala gülen yüzü ile bana bakarken, Ecrin anında suratını buruşturmuştu. Bu duruma niye sinirleniyorsam!"Aykut, bu saate hayırdır?"
"DNA testi için geldim."
Doğru ya 10 gun önce arayıp söylemiştim. Aykut 1 hafta demişti ama 10 gündür bekliyordum. Günler ne çabuk geçmişti böyle?
"Ne zaman yapıyoruz?"
Cevabı Aykut verir sanıyordum ama Ecrin "Hemen" diyerek bana benden iğrendiğini belli edecek şekilde baktı. Bu bakışı zoruma gitmişti. Ona doğru hızla adım attığım sırada Aykut bana "Hamza sakın!" Dedi."Zaten sana verdiğim söz için 10 gündür kılına bile zarar vermedim!"
"Teşekkür ederim"
"Hazırlanıyorum, 15 dakika sonra ikinizi de aşağıda, bodrum katında bekliyor olacağım."
Sinirle odama doğru gittiğimde aklımda o testin sonucundan çok Ecrinin bana benden tiksinir gibi bakan gözleri vardı.
****
Aykut odaya girer girmez koşarak ona sarıldım. Bunu niye yaptığıma dair en ufak bir fikrim yoktu. Sadece bir anda sarılmak istemiştim. O da karşılığını vermekte geç kalmadan kollarını bana doladı.
"Öğrendim, Damla. Çoğu şeyi öğrendim. Sana anlatacağım. Ama ondan önce bilmen gereken bir şey var. Hani hastanede bir şey yapacağımızı söylemiştik. Sen ne olduğunu sormuştun."
"Evet."
"Sen yoğun bakımdayken, ben Hamza'ya DNA testi yaptırmasını söyledim. Testin sonucu çıkar çıkmaz özgür kalacaksın."
Bu duyduklarım doğru muydu? Sonunda kurtuluyor muydum? Bu eziyet bitiyor muydu? Aklıma Melek hanım ve Kadir bey gelince kaşlarımı çatarak "Peki aşağıdaki insanlar? Onlara ne olacak? Onlar masum mu?"
"Onlar da bu olaylar yüzünden kendi çocuklarını kaybeden acılı bir Anne ve Baba. Sana sonra anlatırım ama şunu bil ki; o insanlar da masum."Bir daha kollarımı ona sararak "Teşekkür ederim." Dediğimde onun sesi geldi. Anında gülüşümü suratımdan silip çatık kaşlarla ona baktım. 10 gün önce bana yaptıkları hala aklımdaydı.
Hamza 10 gundur Aykut için yanıma gelmediğini belli ettiğinde kafamdaki "Niye eziyet etmeye gelmiyor? Utancindan mi?" Sorusu da cevap bulmuştu.
Onun sorduğu soruya ben "Hemen" cevabını vererek tiksinir gibi baktım. Zaten tiksiniyordum!
İçimdeki Damla anında "Nah tiksiniyorsun canım" derken "Kapa çeneni yelloz" diyerek onu susturmuştum.Hamza gittiği zaman Aykut bana bakarak "Ben aşağı ineyim, Sende sana getirdiğim yeni eşofman takımını giyinip aşağı inersin." Dedikten sonra dışarı çıktı.
Üçümüz bakışlarımızı Melek hanım ve Kadir beye dikmiştik. Melek hanımın gözleri anında dolarken "Ne oldu?" Diye sordu. Sorduğu bu soruda çaresizlik vardı. Umut vardı.
Hamza onlara doğru gideceği sırada Aykut onu durdurup "Saç tellerini ben alırım." Diyerek onu durdurmuş ve Altınsoy çiftine doğru yürümüştü. Cebinden çıkardığı tırnak makası ile ikisinin de saçından alıp küçük şeffaf poşete koydu. Melek hanım meraklı bir ses tonu ile "Bu ne için?" Diye sorunca Aykut "DNA Testi yapılacak." Cevabını vermişti. Melek hanımı ilk defa gülümserken gördüm. Kadir bey de onun gibi gülümseyince ben de onlara gülümseyerek baktım. Hamza'nın kızgın bakışlarını üzerimde hissedince bakışlarımı ona çevirdim. 2 dakikalık bakışmadan sonra gözlerimi çektiğimde hala gözlerini üzerimde hissediyordum.
Aykut, Melek hanımın kulağına eğilip bir şey söylediğinde Melek hanım yine gülümsemiş ve gözyaşı dökmüştü.
Hamza'nın gözleri hala üzerimdeyken "Gidelim, bir an önce bitsin. Çünkü görülmemiş hesabım var. En kısa sürede bu hesabı göreceğim!" Dediğinde bende gözlerimi ona kilitleyip "Kimin kiminle hesap göreceğini testin sonucunda öğreneceğiz, Hamza Aksoy!" Diyerek kapıya yöneldim.
Sonunda kurtuluşum için ilk adımı atmıştık! Sıra ikinci adımdaydı!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hüsran! [Tamamlandı]
Romance"Yanlış yapıyorsun." "Ben o yanlışı seni tanımakla yaptım zaten." "Büyük hata yapıyorsun ve bunu anladığında her şey için geç kalmış olacaksın!" Suratımın ortasına tokat patlattı, üzerime eğilip "Seninle hesabımız bitmedi henüz, Ecrin!" dediğinde...