"38- Sen şaka mısın?"

14K 835 35
                                    


Aykut;

Selin iyice kötüleşmişti! Ne zaman söyleyecektik acaba? Harap ediyordu kendisini. Saat sabahın 8'i olmuştu ve ben onun saçlarını okşuyordum.

Yavaşça mırıldanarak bana döndüğünde, burnunun ucuna bir öpücük konudurup gülümsemiştim. Gözlerini açıp bana bakınca, gözlerinde özlem görmüştüm. Ben de onu özlemiştim.

Yavaşça ona yaklaşırken, Selin aniden ayağa kalkıp koşarak banyoya gitti. İçeriden öğürme sesleri gelince, kustuğunu anlamam uzun sürmedi.

"Selin, geleyim mi?"

"Hayır!"

Ne demek hayır ya? Ayrıca niye soruyorum? Salak mıyım ben?

İçeriye daldığım zaman, Selin de bana doğru yürüyordu.

"İyi misin?"

"İyiyim, herşey üst üste geldi. Norm.."

Selin yere düşüp bayılınca 10 saniye kadar ona baktım. Bayıldı lan! Diyerek kendimi kendime getirip, onu kucakladığım gibi arabaya koştum.

###

Hastaneye gelir gelmez, Selin'e gerekli müdahale yapılmak için odaya alındı. Deli dana misali bir orada bir burada gidip geliyordum! Kahrolası Doktorlar neden çıkmak bilmiyordu acaba? Niye kimse gelip bir boku yok demiyordu!

Tam içeriye gireceğim sırada Doktor çıktı. Çok şükür!

"Durum nedir, Doktor bey?"

"Selin Kaçak'ın yakını siz misiniz?"

"Evet, kocasıyım."

"Karınız gayet sağlıklı, sadece vitamin eksikliği var. Ayrıca bu saaten sonra düzgünce beslenmesi şart. Çünkü artık 2 canlı. Tebrikler eşiniz hamile."

"Hamile?"

"ALLAH beeeee." diye bağırarak, Doktor'a sarıldım. Doktor alışık herhalde o da gülümseyerek tekrar tebrik etti. Baba olacağım! Baba olacağım!

###

Selin eliyle karnını okşarken, gözyaşlarını da akıtıyordu. Bana doğru dönüp "Aykut." dedi ve devam etti.

"Eğer.. şey.. yani.. kızımız olursa.. adı Damla olsun mu? Ben.. onu çok özlüyorum Aykut."

Kahretsin, şimdi bağırarak Damla yaşıyor! diye bağırmamak için kendimi zor tutuyordum. Ve anladım ki tutamamışım!

"Damla yaşıyor mu?"

"Sesli mi düşündüm?"

"Aykut, gerçekten yaşıyor mu?"

"Selin, sanırım artık sana anlatmam lazım."

"Aykut, delirtme beni! Damla yaşıyor ne demek! Anlatır mısın!"

Sinirden delirmek üzere gözüküyordu ve haklıydı. Umarım bunun için bana kızmazdı.

***

Gülşen;

Geçmiş Zaman;

"Aykut, Hamza'nın gidişini engelle. Hala bitmedi söyleyeceklerimiz."

"Tamam."

Aykut koşarak Hamza'nın peşinden gidince, acilen bir plan yapmam gerekiyordu. Ampüllerim nerde lan benim? Kafama şimdi bin tane fikir gelmesi lazımdı.

Hüsran! [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin