"26- Başlıyoruz!"

21.9K 1K 52
                                    


"Heeey, seeenn!"

Bana mı söylüyordu, bu kadın kimdi? Kaşlarımı çatarak "Sen kimsin?" diye sorduğumda, bana "Sen ciddi misin?" bakışları atmaya başladı. E ama ben bu kadının kim olduğunu bilmiyordum ki!

"Şaka mısın sen? Gerçekten beni hatırlamıyor musun?"

"Hatırlasam niye sana sen kimsin diye sorayım? Manyak mıyım ben?"

"Valla pek akıllı olduğun söylenemez. Manyak olma ihtimalin yüksek."

"Sen benimle dalga mı geçiyorsun, çekil önümden."

"Ohooo, anlaşılan hala teşekkür etmemekte ısrarcısın. Yani kabalığının sarhoş olmakla alakası yokmuş."

"Ne diyorsun yahu?"

"Sevdiğim kadın evliymiş diyerek boş sokakta attığın kahkahaları ve seni evine bıraktığımı hatta ve hatta telefonuna numaramı kaydettiğimi, ihtiyacın olursa arayabileceğini söylediğimi unuttuğunu mu söylüyorsun sen şimdi?"

Laaaynn! Noluyoruz? Kafam güzelken ne yapmış olabilirim ki? Elimle kafamı kaşıdıktan sonra aklıma gelen fikirle kafamda ampüller yandı. Bana yardım edebilir miydi gerçekten? Ne derece güvenebilirdim ki? Çakmak çakmak bakan kahverengi gözleri, sarı saçları ve minyonluğu ile pekte hin bir tipe benzemiyordu.

"Kusura bakma, çok sarhoştum hatırlamıyorum."

"Ah bu klişe sözü kullananlarımız kaldımı aramızda ya? Her neyse, baştan bir tanışalım o halde. Adım Gülşen."

"Memnun oldum Gülşen, Aykut benim adım."

"Biliyorum, pekte iyi tanışamamıştık ve bayağı kabaydın."

"Özür dilerim, normalde öyle değilimdir. Dengesiz haller işte."

"Ah önemli değil, görüşmek üzere o halde."

"Şey, Gülşen.. Aslında.. Bir ricam olacaktı."

Gülşen merakla tek kaşını kaldırıp "Nedir?" diye sorunca "Ulu orta konuşulacak bir şey değil, uygun bir mekana geçebilir miyiz?" dedim. Kabul ettiği zaman arabaya atlayıp rotayı Çukurcuma cafesine döndürdüm. Kahvesinin tadı damakta eşsiz bir tad bıraktığı için orayı seçmiştim.

Konuya nasıl gireceğimi bilmeden huzursuzca yerimde kıpranıp durdum. Gülşen'de bu huzursuzluğumu fark ederek sevecen bir ses tonu ile "Eee haydi, anlat." dedi.

"Anlatayım da, konuya nasıl gireceğimi bilmiyorum. Bu arada ne iş yapıyorsun?"

"Rehber öğretmeniyim, söylemiştim."

"Hım anladım. Gülşen aslında seni tanımıyorum. Beni tanımıyorsun, bu yardımı neden senden istediğime dair en ufak bir fikrim yok. Bana bir konuda yardım eder misin?"

"Konuyu iletsen önce? Duruma göre bakalım eder miyim, edemez miyim."

"Hayati bir konu, bazı insanların hayatı söz konusu..."

Şaşkın ve bi o kadar merak dolu bakışlarla "Çatlatma insanı Aykut, anlatabilirsin." dediğinde bende tek tek anlatmaya başladım.

****

Bir sağa bir sola dönüp durduğum bu yatakta sabahı etmiştim. Daha fazla uzanırsam çıldırmam an meselesi olabilirdi. Yataktan doğrulup adımlarımı banyoya yönlendirdim. Soğuk su vücuduma iyi gelebilirdi. Zaten hava sıcaktı. Yavaşça üzerimi çıkartıp suyun altına girerken, dün gece Aykut'un söylediklerini anımsadım.

Hüsran! [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin