16.bölüm

10.9K 896 119
                                    






ithaflar  @Crazy_Mama_007  

               @TCEmineComaz

                smy_1997

              @ozlemamiras


ıthaf isteyenler kalp ...


sınır 170

sevgiler keyifli okumalar ..


multiyi  dinleyin...

Ahu Can'ın  ellerinden, Canım gözünün önünde... Can için kendini feda etmişti.

Tam olarak Can daha neler olduğunu anlayamadı  öfkeliydi, kabul edemediği  aklına yatmayan şeyler vardı.

Adamlarına emretti;" hemen kameraları izleyin, bu kadın! bu zehri! nereden bulmuş?! diyerek sinirle köpürdü, gözlerinde birikmiş yaşları  elini yüzüne  götürerek parmaklarının ucu ile sıktı.

  İçinden dökülemeyen, dökülmemek için direnen sözler vardı.Cabbar adamları bir  baş işareti ile  dışarı çıkardığında ,
Can dizlerinin üzerine çökerek ağlama denmeyecek  şekilde gözlerinde yaşların  belirmesine  izin verdi.  

" Yetmez mi artık,Onun ne suçu vardı ?onu Ben getirdim ,buraya !" derken büyük bir Yumru yuttu boğazından Cabbar;" Senin bir suçun yok, Ne olduğunu bilemiyoruz. biraz sakin olsana aklı selim bir adamsın. Ne  olduğunu elbet bir gün öğreneceğiz, Kamera kayıtlarını  vardır  elbet merak etme ."dedi

Zaten abisi ile aldığı haberlerden sonra   Ahu'nun da  sabah kendini öldürmesi ...Daha doğrusu Can'ın  kendine öldürtmesi  Can'ın kaderin de büyük bir İze sebep olmuştu.

Can artık ne yaparsa yapsın  hasta hatıralara sahipti hasta hatılaralar birleşip can'ın ipini çekmeye hazırlanıyordu. Bir  de Ahu'nun son ettiği kelimeler beyninde yankılanıyordu. " seni öldürecekti! senin yerine kendimi öldürmeyi tercih ettim. düşmanın Çok yakında" demişti, ya  doğruydu  biliyordu Can, düşmanı kanındaydı.

Düşmanı kanından huzur vermiyordu yapacak hiçbir şey yoktu ortalık karışmıştı. adamların uğultusu   şiddetle artarken  dışarı çıkıp geliyordu evde bir kadın ölmüştü  daha trajil olan ise  kadın kendini öldürmüştü bu  durumda ne yapacağını şaşıran korumalar  şaşkın bir halde  alacakları emiri bekliyordu..  Cabbar'ın aklındaki soru bu kadın bu zehri nereden bulmuştu ?

Kameraları uzun süre inceleyen adamlar ahu'nun dün gece birisiyle konuştuğunu ve sonra ki olanları arka bahçenin kamerasından görmüştü Ama ne konuştuklarını bilemiyorlardı .

Tanımadıkları  siluet bir  adamdı. kemikli yüz hatları geniş omuzları duvardan atlayan atik bedeni erkek olduğunun kanıtıydı.   teşhis etmeleri için Can'ı ve Cabbar'ı çağırdılar.   


Can kıyafetlerin içindeki abisini tanımıştı ve içi cız etti  bir şey yok sadece uzattığı bir şişe gözüküyordu ,"daha geriye!" dedi   nefes nefese  solurken"daha geriye !daha önceden görüşmüşler mi yoksa İlk Görüşme mi?"  diye  hırsla emir verdi.  Ahu'nun  yere yatarak saatlerce ağlaması orada saatlerce kalması Can'ın içinde ki nefretin boyutunu değiştirmişti.

  Ne yapacağın  artık biliyordu.

Abisinin bu kadar ileri  gitmesi son nefret tohumunuda ekmiş diğer tohumları uyandırarak filizlenmesine sebep olmuştu. Ama damarınds sızlayan kan abisine buna yakıştırmıyrdu içinde bağ sürekli  fısıldıyordu .l bunu  nasıl yaptığına  akıl  ermiyordu' Abi sen ne kötülük yaptığını biliyor musun?'  diyerek fısıldayan kanını durdurmak adına onündeki  bilgisayarı kavrayarak yere  attı. hırsla bagırırken önündeki adamlar tedirdinlik ile geriye cıktılar.


  İntikam hırsı ile  burnundan soluyor burnundan  nefesinden yeminler olarak çıkıyordu Can artık eski Can olmamaya yemin etmişti öfke ile arabaya bindi öyle bir gidiyordu ki peşinden  arabaya  atlayan  Cabbar yetişemiyordu bile...

gidiyordu  adama nereye gittiğini Kendi bile bilmiyordu .

soğuk bir geleceğe son kez koşuyordu...

Suriye sınırına kadar geldi oradan sınırdan geçip  Urfa'ya gidip abisine yapmadığını Bırakmayacaktı. Suriye sınırına geldiğinde Can'ın arabası yalpalamaya başladı ve peşinden adamlar gelmeye başladı siyah jeep ile büyük arabaların arasında kaldığın da şaşıran Can kendini korumak için   " ne oluyor lan !" diyerek silahına davrandı ama ne olduğunu kendin de  anlayamıyordu.

Ortalık toz dumana karışırken Can'ın   arabasının  tellerle çevrili mayınlı bölgeye sürdüğünü  gördü Cabbar panikle neler olduğunu anlayamadı arkasına  baktığın da adamların bir kısmının onu takip ettiğini  gördü eli işraret  vererek ateş emrini verdi arkasında ki araba sert biz gaz sesi ile yanından lastikleri  yakarak geçtiğinde Cabbar ilk defa tedirgin bir nefes aldı.

















Can'ın arabasını  mayınlara doğru hızla gidiyordu   üzerine üzerine gidiyorlardı.  Can bundan korkacak birisi değildi ama abisin  den alınacak bir İntikamı vardı.


Elinde ki silahın jarjörü boşa çıktığında  hemen elini torpidoya attığında silahın Orada olmadığını fark etti. kahretsin ki o kargaşada  başka silah almayı unutmuştu şimdi ne yapacaktı.

onune dıkkatli  baktığında  mayın tarlasına bodoslama girdiğini  gördü. sertçe yutkunup frene abandığında  frenin bir etki etmediğini farketti tarlaya giren arabanın yükseltiği toz bulutu Can'ın görüşünü iyice kapatmıştı.

Toz bulutunu dönerek bütün arabanın etrafını sarmıştı,, düşman uyumuyordu, su uyuyordu ama düşman uyumuyordu Can bugün bunu anladı. ve araba yan yattı...


  Can' ın  arabasın da bir tuhaflık  olduğunu fark eden adamları  hiç düşünmeden  Can'ın önüne  kırarak    mayın tarlasına Candan önce girdi ama Can patlayan bombaların arasında kalmıştı.

Cabbar küfürler savurarak Arabayı sağa çekti.  tutamadığı  göz yaşları küfürlerine karışırken hızla arabaya doğru koşmaya başladı Can'ın arabasını önündeki araba patlıyordu bir koştu ,koştu!

Can'ın arabasının önünde durdu Can'ı gördü arabanın içinde  şakaklarından akan kanların  içinde  baygın bir haldeydi.  Can'ı çekmek için bir hamle yaptığında  bir bomba!  bir mayın daha patladı. Ortalık savaş alanına dönmüştü  sınır olduğu için askeri araç sesleri  askerlerin uyarı  dolu sesleri yaklaşıyordu.  Cabbar hiç birini  önemsemeden  korkusuzca Can'ını  sıkıştığı arabadan çıkarmaya  çalışıyordu.


"dayan aslanım!" diyordu ama Can'ın halsiz bedeni fırtınada yıkılmış bir çınar gibiydi.

"canaslan ses ver?"  diyordu, titrek sesi ile bir yandan Can'ı çıkarmaya  çalışırken. bir patlama sesi daha duyduğunda  iç güdüsel olarak arka ya baktı ki arkasından gelen arabada mayınlarda dağılmıştı  yüreğine bir taş daha oturdu, can bu arabadan ölü  çıkmassa bunca insanın kanını yerde koymazdı..

Can'ın arabasını benzin Aktığını fark etti ve Can Arabaya sıkışmıştı ne yapacaktı kan ter içinde arabadan canını çekiyordu, uğraşıyordu ama  gelmiyordu bir güç arabayı içmeye çalıştı ama geçmiyordu  gücü yetmiyordu korku sardı orta yaşlı adamı ne yapacağını bilememek  deli ediyordu amalar çoğalırken  Can'ın  başından akan kan  bütün gömleğini üstünü başını ıslatmış Cabbar'ı  iyice paniklemesine sebep olmuştu.   ne yapacağını bilemiyordu korkuyordu canı burada ansız kaybetmekten plansızlğından zayıflığından kendine kızıyordu. onu koruyamadığının  farkındaydı.  Cabbar ."Ya Allah Ya Bismillah ,"diyerek son kez canı çektiğinde bir patlama sesi daha geldi ...


bu bölüm okuyan  sizlere gelsin canlar! sını geçmediniz ama olsun ben  yıne beklerim...





yıne sınır 170


sizi seviyorum

yorumlar buraya

kalpler buraya

CAN AĞA bir deli rüzgâr ...(bitti!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin