Ben Seni Daha Çok (GAY)

22. Bölüm

O an enseme vuran nefes ve yok yhaaaa diye tıslamasıyla zaman durmuştu. ben durmuştum ersin durmuştu dünya durmuştu sanki. enseme vuran nefesi bütün vucuduma ağır ağır yayılıyordu ve ele geçiriyordu. bir an kendime gelince derin ve usulca nefes verirken içimde nasıl bir volkan varsa verdiğim nefes dudaklarımı yaktı ama milim oynayamıyordum yerden . küçücük bir kabinin içinde sifona doğru yüz üstü dururken hemen arkamda ersin bana doğru çok yakın bir mesafedeydi.

bileklerimde ve karnımdaki karıncalanmalar azalınca 2. bir derin nefes aldım ve aldığıma pişman oldum çünkü tuvaletin kabinin darlığından ersin dibimde ve tahminen kalçalarımla arasında 2-3 cm olduğundan aldığım nefesle burnuma onun beni büyüleyen esansı doldu. ve o an gözlerimi sıkıca yumdum. hayır ateş sakin ol sakın diye tısladı iç sesim. lakin bu koku beni deli ediyordu adeta .

kokunun ve o anın ambiyansıyla aşağıdaki komşuma baktığımda kendinden bekleneni yapmıştı ve bütün şahıyla ayağı çoktan kalkmıştı. görüntüyle gözlerimin normale göre 2 katı büyüklüğünde açıldığında emindim. hassiktir diye bu sefer kızgınlıkla tısladı iç sesim. artık kendime gelmem gerekiyordu çünkü bu durumu açıklayamazdım hiç bir şekilde fark ederse . aramızdaki cinsel gerilim tavan yapmıştı ve beni artık karşı konulamaz bir canavara dönüştürmek üzereydi ve bunda yaşın ve ergenliğin etkisi çok fazlaydı.

bu kadarı benim için çok fazlaydı bu şekilde tuvalete dalması saçmalıktı. sonuçta erhan da girmişti ama sigarasını içip uyarısı yapmaktı amacı. ama bu manyağın amacı neydi kimse bilemezdi . zaten hangi aklı selim insan kabine dalıpta yok yhaaaa diye konuşabilirdi ki . tahminen bir dakika geçmişti ve arkalı önlü uygunsuz bir şekilde pantolonum kasıklarımda yarı açık durmamız iyice beni germişti. madem daldın kabine bir sigara içmeliydi yada konuşmalıydı ama kazulet gibi duruyordu ve bu sessizliğe bir son verilmeliydi yoksa çıldıracaktım

omuzlarımı hafifçe oynatıp '' tuvalette sabır yok hey allahım '' diye çıkıştım tiz ve kısık sesimle kendimi ona hiç çevirmeden . ersin ile aramızdaki fark diğerlerine göre buydu. çünkü erhan'a bu şekilde çıkışmaya götüm yemezdi yada ersin'e başka biri bu şekilde çıkışamazdı. ama ben bunu yapabiliyordum çünkü yapmama izin veriyordu. '' sana bundan sonra rahat yok zaten ''dedi muzip sesiyle . bir andan kıpırdamamaya çalışıyordum olası bir temastan kaçınmakiçin bir yandan gözüm ereksiyonumda insin diye kulağımda arkadaki delideydi. bu kadar bölünmek bana iyi gelmiyordu

kısa offf çekerek ''ersin şuradan çıkarmısın saçmalıyosun şuan '' diye tısladım. kıkırdağını duyduğumda sinirlenmeye başladım resmen benimle oynuyordu. sabah selam vermeyeşimin acısını çıkartıyordu psikopat. '' tamam tamam sinirlenme ne bu tribin selam sabah almaz oldun dün akşamda pat diye çıktın '' dedi sesindeki ince alayla. ''utanmadan birde soruyormusun '' diye çıkışınca çok ince bir çizgi üstünde gidip geldiğimi artık anlamıştım. sınırda dolaşıyordum ne kadar üstünde yaptırım gücüm olsada ersinin karakteri buydu. arkada bir sessizlik oluştuktan sonra bende gerilmeye başladım. çünkü herşeyi yapabilecek bir psikopattı.

nefesi tekrardan enseme vurmaya başlayınca artık kulak arkalarımdan hafifçe boncuklar süzülmeye başlamıştı. . ''ateş bak dün ge-'' diye lafa başladığı sırada bende o anın gerginliği ile '' tatava yapma hadi '' diye oldukça gür bir sesle lafını kestim ve içimin yağları eridi . hala bana o şekilde konuşmasını hazmedememiştim ve beni vurduğu şekilde onu vurmak istemiştim. bir an sessizlik oldu yüzündeki ifadeleri göremiyordum çünkü küçücük kabinde benim arkamda duruyordu ve ben ereksiyonum yüzünden ona dönemiyordum. sahi ya ereksiyonum ne alemde diye tısladı iç sesim.. gözlerimi komşuma indirdiğimde derin bir uykuya yatmıştı. ve o anı fırsat bilip pantolon düzelttim ve hemen gömleklerimi içime soktum ve kemerimi takmaya çalıştığım sırada '' tamam şimdi anlaşıldı senin derdin '' dedi ve tahminen sağ eliyle sırtıma usulca dokunmasıyla kalbimin teklemesine sebep oldu.

o dokunuş ile sanki bin parçaya bölündü bedenim ve yere parça parça dağıldı. sıra sıra dizilmiş domino taşlarına ufak bir dokunuşla yerle bir ettiğindeki gibi bütün bedenemi sarstı o ufak dokunuş ve gözlerimi bu sefer şehvetle yumdum...