15. Bölüm

2.7K 400 59
                                    


eyleme sinirli bir bakış attıktan sonra ''yok yhaaaa '' sesinin geldiği yere çevirdim gözlerimi ve kolidorun ucundaki ersini gördüm ve istemsizce gülümsedim . bu çocuk aslında ağır piskopattı bence çünkü kapıdan bizi beklemekten sıkılmış olacak ki nobetçi öğrenci olan ufak çocukla uğraşıyordu. insanlara neden eziyet ediyordu anlamıyordum . bunu yapma sebebi neydi bilmiyordum belkide böyle deşarj oluyordu diye iç geçirdim . yada bunu yapabildiği için yapıyordu.

''ersin '' diye seslenince bize parlayan gözlerle bakıp yanımıza doğru ilerledi ve eylemin ''ateş '' diye tısladığını duyduğumda gözlerimi ona çevirip omuzlarımı silktim. hay ateş kadar başınıza taş düşsün dedi iç sesim . ne dert oldun be eylem sen başıma ya diye iç geçirdim. ersin yanımıza vardığında eliyle noldu naptınız işareti yaptı. '' sorun yok azarımızı yedik telkinlerde bulundu bir daha olmaması konusunda uyardı gönderdi'' dedim ve eylemde sözlerimi başını aşağı yukarı sallayarak pekiştirdi. ersin şaşırmış bir ifadeyle '' bu kadar mı '' dedi . '' ne bekliyordun alla aşkına hadi yeteri kadar geç kaldık gidelim '' deyip lafı ağzına tıkadım. uzasın gitsin istemiyordum.

sınıfıa doğru ilerlediğimizde bu sefer benim gücüm tamamen bittiği için geride kaldım ve eylemde anlamış olacak ki önden kapıyı açıp kafasını sınıfa doğru uzattı . gerçekten birde derse geç kalma durumunu düzeltecek halim yoktu. en azından bu kadarı çözmeliydi eylem deyip onu bu göreve layık gördüm hocayla 2-3 atışmasını duydum ve hocanın bir daha olmasın girin dediğini duyunca ersin eylem ve ben bermuda şeytan üçgeni olarak kapıdan içeri girdik.

sınıftaki çomarlar şaşkın bir ifadeyle bize bakıyordu gene . gerçi onlarda haklıydı sabahta eylem ile girmiştim bu sınıfa geç kalıp ve şimdide izel çelik ercan üçlüsü olarak giriyorduk. akılları sadece sikinde olan kırmançiler bu durumu anlayacak düzeyde değillerdi. gözlerimi sınıfı taradıktan sonra burağın bana sinirli ve biraz buruk bakışlarını yakaladım. yapma burak birde sen gelme üstüme artık dedi iç sesim ve sıralarımıza dağılmak üzere sınıfa doğru ilerledik.

sırama oturmak üzereyken oğuz gerizekalısı imalı bir şekilde ersine '' hayırdır ersin toplu resim mi çektirdiniz '' dedi alaylı bir şekilde. ersinin oğuza öldürücü bakışlar attığını gördüğümde oğuzun yüzündeki ben pisliğim ha ha ha gülüşü tamamen silinmişti. gözlerimi devirip sırama oturdum ve o sırada nefes alamadığımı hissettim.

çünkü kırmançiler tahmin ettiğim gibi sınıfın orta yerine gene sıçmıştı zaar. güç bela çantamdan ıslak mendili çıkardım burnumun altına koydum .içerisi gerçekten kedi ölmüş gibi kokuyordu ve salaklar camı açmamışlardı. yalvaran gözlerle sıra arkadaşım burağa bakıp camı açmasını işaret ettim. camın açılması yaşasın oksijen diyen iç sesim bayram yapıyordu ve seyrelen gözlerim canlanmaya başladı. bu konuya bir çözüm bulmak gerekiyordu burun sağlığımız için çünkü kırılacak direk kalmamıştı. bir ara sınıfın üstüne yağmur yağsa acaba bunlar temizlenir mi diye düşünmeden edemedim . ama sonra bu düşüncemin saçma olduğunu bunları araba hortumuyla ve fırçasıyla köpürtürek yıkamak anca paklardı. kahretsin ya içerisi bildiğin apış arası kokuyordu

camdan gelen ılık rüzgarla koku biraz dağılmıştı. ve sabahtan beri yaşadığım gerginliği üzerimden atmak adına kafamı sıraya gömdüm. 5 dakika geçmemişti ki telefonum gene titredi. allahım bir rahat yoktu bana ya gerçekten . elimi cebime atıp telefonumu elime aldım gelen mesaj tabiki bu sefer eylemdendi başka kim olabilirdi zaten. başıma bela oldu dedi iç sesim.

mesajı açtığımda ekranda

E- ateş biliyorum sıkıldın ama konuşmamız gerek oku çıkışında gerbera'da buluşalım lütfen

yazıyordu. zaten bende konuşmak istiyordum ama okulda istemiyordum o da bunu fak etmiş olacak ki en sevdiğim cafede konuşma teklifi etmişti. kafamı kaldırıp sırasına baktığımda bir adet bana yalvaran gözlerle bakan eylem yakaladı gözlerim. dudaklarımla ses çıkarmadan tamam dedim ve gözlerindeki teşekkürü görmezden gelip sırama tekrar gömüldüm.

günün devamında ersinle bugün daha fazla konuşmak istemediğim için sıramdan kalkmadım ve burağın saçma sapan sorularıyla geçiştirdim çok fazla takılıyordu ve artık sıkmaya başlamıştı bu durum beni. son dersin bitmesiyle ilk önce çomarlar pılılarını pırtılarını toplayıp sınıftan siktir olup gittiler. eylem ile aynı anda gitmemem gerektiği için oyalandım ve biraz aman geçince ağır ağır bende toparlandıktan sonra okuldan çıkıp gerbelaya doğru yürümeye başladım

Ben Seni Daha Çok (GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin