Bölüm 12

748 196 46
                                    


 Aşk, San Francisco'da başıma gelmesini isteyeceğim en son şeydi.Hatta aşk, hayatım boyunca başıma gelmesini isteyeceğim son şeydi.Daha önce bir kez yaşamış, sonuçlarına katlanmış ve o günden sonra da kalbimi tamamen kapatmıştım.

Ve şimdi, onun gözlerine bakarken kendimi bir uçurumun kenarında gibi hissediyordum.Ve kalbimi tutmazsam aşk, beni o uçurumdan aşağı itecekti, biliyordum.

Bu yüzden tepede geçirdiğimiz o geceden sonra Josh'tan özellikle kaçar oldum.Karşılaşma ihtimalimizin olduğu yerlere gitmemeye dikkat ediyordum.Karşılaştığımız zamanlarda da bir yandan heyecanımı bastırmaya çalışıp, bir yandan gözlerine bakmamaya dikkat ederken iyice sakarlaşır olmuştum.Tabi Josh'ın benim kendi içimde başlattığım bu savaştan haberi bile yoktu.Neyse ki, onun agresif, egoist tavırlarında bir değişiklik olmamıştı.

Bendeki farklılığın bir tek Emma bilincindeydi ve sürekli , "neyin var, neler oluyor?" diye sorular sorarak sıkıştırıyordu beni. Ona cevap vermemek için ters köşe yapıp ben de onu Josef'le ilgili sorularıma boğduğum zaman konuyu yine kendisi kapatmak zorunda kalıyordu.

Josef son zamanlarda işlerinin yoğunluğundan dolayı bize çok fazla katılamıyordu.Biz de olabildiğince onu meşgul etmemeye çalışıyorduk ama yarış arabamızın agresif görüntüsünün Josef'in işi olduğunu öğrendiğimde, yoğunluğunu bildiğim halde kendimi tutamayıp, odasını baskına gittim.

"İnanamıyorum, o arabanın görüntüsüne hayran olduğumda bunun kimin yapmış olabileceğini düşünmek aklıma bile gelmemişti ve şimdi öğreniyorum ki o şaheser benim en iyi arkadaşlarımdan birine aitmiş," diye heyecanla girdim odaya.

İşiyle ilgilenmeye ara vermeden, "bu kadar beğeneceğini tahmin etmemiştim," dedi Josef.Yeni bir araba tasarlıyordu.Daha doğru bir tabirle, yeni arabanın henüz sadece minyatürünü tasarlıyordu.

"Ne demek, tahmin etmemiştim.Bir arabaya agresif bir görüntü verebilmek ne demek!"

Ben ona övgüler yağdırıp, tanıdığım en iyi araba tasarımcısı olduğunu söylerken, o da tamamen Josh'tan ilham aldığını açıkladı.

"Josh'tan ilham almak da ne demek?" diye sorarken odasına sadece uğramış olduğumu unutup meraklı bakışlarımı Josef'in yüzünden ayırmadan karşısındaki koltuğa kuruldum.

"Pilotumuz ve otomobilimizin uyum içinde olmalarını istiyordum ve çizimlerimi yaparken sürekli Josh'ı göz önünde bulunduruyordum," diye açıklamaya başladı. "Sonunda ortaya bu agresif görünümlü arabamız çıktı.Anlayacağın kasıtlı değildi ama tüm bunlar aramızda kalıyor tabi," diyerek gülümsedi Josef.

"Tabi ki aramızda kalıyor, benimle paylaştığın için teşekkür ederim," diyerek onu kendi meraklarımla daha fazla meşgul etmemek için kalktım ama aklıma bir soru daha takılınca odadan çıkmadan önce tekrar Josef'e döndüm.

"Yarış arabamızın da böyle küçük bir maketi var mı?" diye sordum.

"Tabi ki var, tasarladığımız her arabayı başta bu şekilde küçük tasarlıyor, yönetime sunuyor, gerekli tüm onayları alırsa gerçeğini yapıma veriyoruz."

Henüz bir şey söylememiştim ama Josef bakışlarımdan aklımı okudu.Ben ağzımı açmamış olmama rağmen, "hayır Mayıs, onu göremezsin, sır gibi saklıyoruz," dedi.

"Ben de işte öyle bir şansımı denemek istemiştim," diye kelimeleri ağzımın içinde geveledim.Boyun eğmiş gibi bir görüntü verdim ama onu görmeden içimin asla rahat edemeyeceğini iyi biliyordum.

Josh'ın o akşam da söylediği gibi ilk yarışı kazanamadığımız için şirkette herkes üzgündü.Ama basında, yarışın kazananından çok Josh'ın yaptığı büyük fedakarlıkla yarıştan çekilmesi yer alıyordu.O gün televizyonu kapatıp aniden evden çıktığım için yarışı kimin kazandığını bilmiyordum.Sonradan Kevin'ın kazandığını öğrenince içten içe sevinmiştim.En azından Neil'ın yaptığı o pislikçe hareketi boşa gitmişti.Bay Campbell da Josh'a ve Louise'e hem kart göndererek hem de arayarak ayrı ayrı teşekkür etmiş ve o hafta sonu kendi adına düzenlenecek olan doğum günü partisine davet etmişti onları.

SON YOKUŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin