1.BÖLÜM BÜYÜLÜ BAKIŞLAR-1.KISIM

20.3K 986 2.9K
                                    

Not: İlk gençlik kitabımın video tanıtımı medyadadır. Dileyenlerin izlemesini çok isterim. HaKuGu arkadaşımın ellerine sağlık. Çok beğendim gerçekten. Kitabımın karakterlerinin canlanmış halini görmek muazzam bir duygu. Dilerim; bir gün gençlik dizisi olduğunu görmek de nasip olur. Lavanta ve çikolata kokulu bedenlerin aşkları sarsın herkesi😍😍😍

***
İzmir'den ayrılmak benim için oldukça zor olmuştu. Annemle babam ayrıldığından beri benimle aynı yaşta olan kardeşimle birlikte İzmir'de babamın yanında kalıyorduk. Her şey babamın yeniden evlenmesiyle kabuslar evrenini kurmuştu, bizim hikâyemizde.

Babam; sarışın, genç, şen şakrak, çekici ve güzel bir hanım olan Esin'le evlenmişti. Hayal merdivenlerini inivermiştim böylece. Babam değişmiş gibiydi, tanıyamadığım siması çökük şakaklarına solgunca yerleşmişti. İlgili babamız gitmişti sanki, eşine tutkuyla aşık yeni bir baba dahil olmuştu ailemize. Bu yeni aileye alışamamıştım, tedirgindim kendimce.

Esin her ne kadar kendini sevecen ve iyi yürekli bir anne olarak sevdirmeye çalışsa da onu sevemiyordum. Kardeşim Aleyna ise Esin'e güzellik tanrıçası gibi tapıyordu. Babamın bize olan ilgisinin giderek azaldığını göremeyecek kadar onun kör olduğunu düşünüyordum.

Bu yüzden Lise 3.sınıfı İstanbul'da annemin yanında okumaya karar verdim ve Aleyna'yı da Esin'e daha çok bağlanmaması için peşimden sürükledim. İzmir'den gitme bahanem hemen hazırdı. Aleyna'ya babamla Esin'in biraz yalnız kalmaya ihtiyaçları olduğunu ve bizi yalnız bırakmamak için balayına gidememiş olmaları bahanesini ileri sürerek kardeşimi biraz zor da olsa kandırdım.

Babama da tek bir cümlemiz yeterdi. Annemizi çok fazla özlediğimizi söylemek. Bu bir bahane değildi, annemi Esin eve geldiğinden beri eskisinden de çok özlediğimi fark etmiştim. En önemlisi diğer fark ettiğim şey ise öz annemin yerini hiç kimsenin dolduramayacağıydı.

Babam, Esin ve bizden sonra en çok sevdiği ve kızım dediği kıymetli Volkswagen arabasıyla bizi havaalanına götürdü. O gün İzmir'in sıcaklığından dertliydim bir hayli. Fakat sonra düşündüm ki, güneşin altın parıltılarını ve meltem rüzgarlarını bile özleme tutkum şiddetlenebilirdi.

Liseyi annemin yanında okuyup bitirmek ve üniversiteyi de ya İstanbul'da ya da İzmir dışında başka bir yerde okumayı istiyordum, İzmir'i özleyeceğimi biliyordum. Ama o an doğru olan beni İzmir'in dışına sürükleyen hislerimi dinlemekti. Dinledim kuvvetli hislerimi, sürükledim zamansızca gidişlerimi. Düşündüğüm bir şeyler vardı, belki de babam kıymetimizi anlayabilirdi ve yokluğumuzu hissederse geldiğimizde "kızım" diye tekrar bize  sarılabilirdi.

Uçağımız Atatürk havalimanına sakinlikle indiğinde derin bir soluk alıvermiştim. Annem karşılamıştı bizleri, coşkuyla açmıştı kollarını iki yana, sımsıkı sarmalamıştı minik serçelerini. Heyecan içerisinde sormaktaydı yolculuğumuzun nasıl geçtiğini. Tek yaptığım göz devirmekti.

Kardeşimin sesi kulaklarımda yankılandığında kıkırdamaları hapsediverdim dudak ucuma. "Fazlasıyla bulutlu ve huzurlu." Annem mutlulukla gülümsemişti. Ani kararımız onu memnun etmiş olmalıydı. Bavullarımızı kavradığı gibi yükledi gri Toyotalı arabasına. Koltuklara kendimizi attığımız gibi çıkıvermiştik yollara.

Yol boyunca annemle Aleyna hiç susmamışlardı. Ben de katıldım hararetli konuşmalarına arada da olsa. Annemle konuşmak fevkalede iyi hissettirirdi kendimi ancak babamı sorduğunda dillendiremediklerimin kalbime oturması rahatsız ediciydi. Sadece "İyi." diyordum. Oysa adam iyiden de öteydi, ama annemin bunu bilmesi yeterliydi.

Suskunluğuma gömüldüğüm sırada konuşkan kardeşim almıştı sırasını. Sözde güzel anılarımız birikmiş İzmir'de. Babam da Esin de iyilermiş, beraber hoş vakitler geçirirmişiz. İstemsizce homurdanmalar bıraktım ona ve dinlemeyince çimdik attım koluna. Acıyla ovuşturunca kolunu, sarkıtmıştı dudaklarını ve çevirmişti kafasını.

GÜN DOĞUMU SERİSİ☆YILDIZ DÖKÜMÜ☆Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin