Scarlett, tırnaklarını kemirirken, sınıfın kapısı açıldı ve hocalarıyla birlikte ONLAR girdi. Jeff, Grey, Jane, Raven ve Jack. Ve kızların gözleri Grey'e odaklandı. Sınıftaki tüm kızlar kıkırdaşmaya başlamıştı. O sıradaysa Scarlett'ın yanındaki çocuk sırasından düştü. Scarlett ona bakarken çocuğun gözleri fal taşı gibi Jack'e baktığını gördü. Scarlett iç çekti.
- Hayalet mi gördün Mitch?
Mitch tekrar yutkunarak sırasına geri oturdu. Scarlett ise gözlerini devirdi. Ve Mitch'in arkasında oturan kıza öldürücü bakışlar attı. Çünkü kız Grey'i resmen gözleriyle yiyordu. Scarlett, gıcık olmuş bir halde önüne döndü. Grey'i bu kadar umursamamalıydı. Kafasını iki yana salladı. Öğretmen, katillere kendilerini tanıtmalarını söyledi. Jeff ileriye bir adım attı.
- Adım Jeffrey Woods. Kısaca Jeff diyebilirsiniz...
Scarlett tüm sınıf sus pus olurken içinden küfretti. Jeff, gerçek adını kullanacak kadar salaktı, evet. Ağzını örten bir atkı takmış, beyaz sweatshirt giyen biri adının Jeffrey Woods olduğunu ve ona Jeff diyebileceğinizi söyleseydi ne düşünürdünüz? Evet onun Jeff The Killer olduğunu. Sonra onu biraz daha incelerdiniz ve onun kesinlikle Jeff the Killer olduğuna karar verirdiniz. İşte sınıftada aynen bu oldu. Çünkü Jeff düşündüğünden daha ünlü ve gerizekalı, bunu adını söyledikten sonraki tepkiden anladı.
Grey hiç bir şey farketmemiş gibi öne çıktı ve gözlerini ilgisizce sınıfın üstünde gezdirdi.
- Adım Grey Raver...
Bu cümleyle kızlar biraz daha kendine gelip, Grey'in sesinin ne kadar seksi olduğundan bahsetmeye başladılar. Grey iç geçirip göz devirdi ve elbette bu bir kaç kızın ölmesine sebep oldu. Scarlett'da dahil olmak üzere.
Jane öne çıkıp, gözlerini yere dikti.
- Jane Arkensaw...
Sınıf tekrar sus pus olurken insanların gözleri bir Jeff'e bir Jane'e gidiyordu. Raven gözleri elindeki cep bilgisayarına odaklanmış halde öne çıkınca herkes ona baktı. Bir gözünde hastahanelerde kullanılan tarz bir göz bandı vardı.
-Raven Coulson. Rave'de diyebilirsiniz...
Jack kafasını kaşıyarak yarım bir adım attı.
-Jack...
Kızlar bir kere daha öldü ve Mitch etrafa korkunç bakışlar attı. Kendisine inanamasada, yaptı.
Jack, Mitch'e aitti, başka kimseye değil...
Katiller boş yerlere yerleşirken Grey, Scarlett'a en yakın sırayı seçti. Suikastçi gergin görünüyordu. Scarlett kendini sırıtmaktan alamadı. Mitch kaşlarını çattı.
- Ne oldu, Andy? Gergin gibisin?
Scarlett kaşlarını kaldırdı, suikastçinin adı Andy'miymiş? Sırtına değen parmaklarla irkildi. Arkasına bakıca Grey'le burun buruna geldi.
- Saçlarınla oynaya bilir miyim?
Scarlett istemsizce kızardı.
- T-Tabi...
Grey uzun parmaklarını onun kızıl saçları dolayarak oynamaya başladı. Gözleri Mitch ve Andy arasında gitti. Sonra Mitch'in Jack'e odaklı bakışlarını yakalayıp kıs kıs güldü. Scarlett tekrar ona dönüp, soru soran bakışlar attı. Grey ona yaklaştı.
- Şu çocuğun adı Mitch değil mi?
Scarlett kaşlarını çattı. Grey sırıttı.
- Jack'in takıldığığ çocuğun bu olduğuna dair iddiaya girerim...
Scarlett, Mitch'e döndü. Jack'e odaklı bakışlarını görünce bir an bakakaldı. Hızla Grey'e döndü.
- Aralarında ne olduğunu düşünüyorsunuz?
Grey uzun parmağını tekrar kızıl saçlara doladı.
- Jeff, romantik olduğunu iddia ediyor, hatta Rave'le iddiaya girdi. Rave, Jack'in onun tadığını sevdiğini düşünüyor, ben açıkçası Jeff'le aynı şeyi düşünüyorum, Jack onun "tadını" sevmiş olsaydı bile bu kadar uğraşmazdı, işini bitirir ve bir daha çocuktan bahsetmezdi...
Scarlett kıkırdadı. Grey bu sevimli sese gülümsedi.
- Çok sevimli...
Grey sırıttı.
- Onları desteklemen ne hoş... Senin aşk hayatın ne alemde bakalım?
Scarlett'ın yüzü saçlarıyla aynı renge bürünürken, Grey keyifle güldü. Scarlett'ın güzelliğini, onu gördüğü her an takdir etmişti, ona bakarken kendini ona bakmaktan alamıyordu. Kesinlikle güzel ve göz alıcıydı. Scarlett'ın bir şey sakladığını bilmeseydi, kendisine kıza aşık olma izni bile verebilirdi. Ama Scarlett 'sıradan bir lise öğrencisi' falan değildi. O suikastçiyi pert etmesinden anlayabiliyordu bunu. Sakladığı şeyi öğrenmeden, ona yakınlaşmaya izni yoktu. Ama kızla flörtleşmekten kendini alamıyordu işte...
- Pek bir şey yok...
Scarlett önüne dönüp dersi dinlermiş gibi görününce Grey sıraya yatıp onun saçlarıyla oynamaya devam etti.
Jeff, ona odaklanmış bir kaç irdeleyici bakışı görmezden gelerek koluna yaslandı. Eski adını kullanması kesinlikle salaklıktı. Elbette insanlar onu unutmamıştı. Sırf artık internette en çok konuşulan kişi olmaması onu kimsenin hatırlamadığı anlamına gelmiyordu. O tepkiden sonra Jane'de kendi adını kullanınca herşey daha kötü olmuştu tabi. Herkes onlara tuhaf bakışlar atarken dikkat çekmeden duramazlardı. Kendisine yapamayacağı şeylerle ilgili pek çok küfür sıraladı elbette...
Sevgili bayanlar ve baylar bu kadar uzun süre beklediğiniz için öncelikle çok teşekkür ediyorum. Beni yeni bölüm için sık boğaz etmediğiniz içinde elbette. Müteşekkirim. Sınav haftam en sonunda bitti ve üçüncü sınav haftasına geçinceye kadar sizlere fazla aralıklı bölümler yazmamak için elimden geleni yapacağım. Bu hikaye düşündüğümden uzun sürecek sanırım. Daha yeni yeni asıl olaya giriyorum. Ve erkek okurlarımın affına sığınarak Mitch ve Jack cephesinden arada sırada ayrıntı vereceğimi söylemeliyim, ama sizi rahatsız edecek modda değil elbette. Genellikle erkek okuyucularımdan tepki aldım o bölümle ilgili, o yüzden onlara hitap ediyorum. Her neyse, yorumlarınızı esirgemeyin, hepiniz öpüldünüz...
XOXO