FISILTI

TAVLA ZARI

 ''Oha bu kim lan?'' Burcu'nun klasik tepkisi bu sefer başka bir çocuk üzerineydi..

  Okulun karşısında ki cafede ne zaman takılsak Burcu flörtleşecek birini bulur ve gözlerini çocuğa dikerdi. Onun için şöyle bir kavram vardı; ''Bu sefer kesin aşık oldum!''. Yalan! Her defasında ''Ölüyorum, bitiyorum, ay kesin evlenicez'' modunda kaç  kere başımızın etini yedi haberiniz var mı? 1 hafta sonra da ''Yalanmış,aman banane umrumda bile değil'' olarak geri döndü bize.

  Özgür onun için farklıydı aslında; kıvırcıktı,uzun boyluydu.Tam istediği gibi biri olsa da Özgür onu aldatmıştı. Belki de Burcu'nun hayata ve erkeklere karşı olan umutsuzluğu bu yüzdendi. Bu yüzden bağlı olmak yerine;bağlandığını anladığı an kaçmıştı hepsinden.Belki mutluydu böyle ama ne zaman Müge ve Yaser aşkını görse ''Benim de olucak ki böyle görürsünüz'' diye iç çekiyordu.Ve biz de canım arkadaşımızın ne halde olduğunu tahmin edebiliyorduk..

 Tavla oynarken bir yandan kahvemi yudumluyor ve Burcu'nun ne yaptığını anlamaya çalışıyordum.Burcu güneş gözlüğünü takmıştı ama başı bana dönük olsa da bana bakıp bakmadığını anlayamıyordum. Zaten eminim ki Burcu bana bakmıyordu. Yoksa asla güneş gözlüğünü takmazdı..

''Canım sıra sende ya,of!.Bak oynamayacaksan söylede kapatalım şunu.'' Sinirlenmiş gibi yapsam da sinirlenmediğimin anlaşılacağı bir ses tonuydu çıkardığım. ''Ha ne?, Kaç attın?,Sıra bende mi?,Ay dur,tamam!'' gına getirtmişti bu kızın şu soruları. İmalı bir ''evet'' anlamında başımı salladım ve oynamasını bekledim. Zarı elinde salladı ve fırlattı.Ama gerçekten gerinerek fırlatsa o kadar uzağa atması mümkün değildi. Zar, Burcu'nun gözlük hapsine maruz kalan çocuğun ayağına çarpıp durdu. Ben önce nereye gitti bu zar diye bakınırken,Burcu'nun çocuğunun yanında olduğunu gördüm.Bu kız beni gerçekten delirtecekti. 

''Şey,kusura bakma biraz hızlı attım sanırım.Yani sanırım değil eğer düzgün atsam buraya kadar gelmezdi dimi, ya çok pardon saçmalıyorum galiba.Özür dilerim tekrar.'' zarı çocuğun elinden alıp yanıma geldi.

''Kızım sen manyak mısın?'' diye çıkıştım biraz Burcu'ya. Peki ben Burcu'ya çıkışırken o naptı sanırsınız. Zarı aldı ve cüzdanına koydu. Neymiş efendim çocuğun eli değmişmiş,O zarı çocuklarına göstericekmiş. Yuh be!

Kendimi tutamayıp gülmeye başladım.Karşıdan Derin'in geldiğini görünce ''gel gel'' işareti yaparak Burcu'nun yaptığı rezilliği anlatmak için sabırsızlanıyordum.

Derin geldiğinde ayağa kalktım öpmek için.O ise belime sarılıp tek yanağımdan öpüp,Burcu'ya döndü. Burcu'yu ise sadece selamlaşma öpücüğüyle yetindirip,yanıma oturdu. Her zaman yaptığı bir şeydi bu.Zaten Derin'in herkese karşı farklı bir selamlaşma tekniği vardı. Ama en samimicesi benimleydi..

''Varya Burcu demin naptı anlatsam ölürsün gülmekten ahahah'' yine kaptırmıştım kendimi. Ben tekrar gülmeye başlayınca Derin de gülmeye başladı. ''Noldu be anlatsana ahaha,Naptın kızım yine şu kızı rezil etme artık '' dalga geçiyordu Burcuyla. Burcu ise bizi umursamadığını göstermek için dudaklarını büzmüş kaşlarını kaldırmıştı. Olan biteni anlattığımda Derin ''Oha!'' diyip kahkaha atmaya başladı. Onun bu kahkasını tek bir ses bastırmıştı mekanda çalan şarkı ''Lil Wayne-Mirror nakarat bölümü.'' Garip bir şekilde seviyordu bu şarkıyı.Bende bu sessizliği bozmadan Burcu'ya dönüp ne yaptığını anlamaya çalıştım..

Burcu'nun morali bozulmuştu.''Noluyo?'' dedim koluna dokunarak. ''Şuna bak ya sevgilisi mi varmış bunun resmen Kezban bu ya.Nasıl buna bakmış bu? Selen o mu daha güzel ben mi?!'' tehdit içeren bir soruydu bu. Tam olarak anlamı ise şuydu; '' Hemen bana o kızdan daha güzel olduğumu söyle,egomu tavana çıkart,gerekirse orda bırak.!!'' Üstüne birde ''delirtme beni'' bakışı atınca tam olarak almıştım mesajı.Kıza bakmak için biraz gerinir gibi yaptım. Ama kızın arkası bizim tarafa dönüktü.  ''Burcu manyak mısın?Kız gözükmüyo bile ya abartıyosun iyice!!'' diye çıkıştım Burcu'ya dönerek. İlginç bir şekilde bu kız Burcu'nun canını sıkmıştı.Çünkü Burcu böyle bir durumu kafasına takmaz,bakıştığı çocuğun yanında bir kız görse hemen vazgeçerdi.Hatta daha ilginç olanıda var.Bir gün bir cafede oturuyoruz yine Burcuyla. Bakıştığı çocuk yanından geçen bayan garsonu çağırıp bir kahve siparişi vermek isteyince Burcu 40 yıllık kocası onu aldatmışçasına ezdi geçti çocuğu.Hayret yani bu kızı bu kadar büyütmesi...