Multimedya: Mina&Hale
-5-
"Hayır!"
Gözlerimi araladıktan sonra hızla kırpıştırdım. Derin derin nefes almaya başladım. Hızla inip kalkan göğsüm nefes almamı zorlaştırıyordu. Kurumuş dudaklarımı ıslattım ve soluklandım. Sadece bir kabustu! Kötü bir kabus. O aşağılık herifler, rüyamda bile rahat bırakmıyorlardı.
Ah! Güne böyle bir kabusla uyanmak ne güzeldi ama!
Üzerimden ince örtüyü kaldırdım. Odamı daha çok aydınlatmak için perdelerimi açtım. Pijamalarımı çıkarttım ve bavulumdan gri kazağımı ve kot pantolunumu aldım. Bir an önce üzerime geçirdim. Banyoda saçlarımı dağınık bir şekilde topladım. Kendimi hazır hissettiğimde aşağı indim. Aşağıdan ses gelmiyordu. Anlaşılan Kayra daha uyanmamıştı.
Karnım hafiften guruldamaya başlayınca salondan ayrıldım. Hemen mutfağa geçip kahvaltı hazırlamaya başladım. İlk önce çay suyunu ocağa koydum. O ısınırken dolaptan kahvaltılık bir şeyler çıkarmaya başladım. Kayra kahvaltıda ne yer ne sever bilmiyordum. Onun için kendi sevdiklerimden yapmaya karar verdim.
Birkaç tane küçük boy patetesi soymaya başladım. Soyma işlemim bitince patetesleri küp küp doğramaya başladım. Büyük bir tavaya yağ koydum ve kızmasını bekledim. Yağ kızınca küp küp doğramış olduğum patetesleri tavaya koydum. Patateslerin yanına başka bir şeyler yapmak istiyordum.
Dondurucuya baktığımda bir buzdolabı poşetinin içinde sarılmış olan sigara böreklerini gördüm. Bunları Kayra yapmış olamazdı. Böyle şeyleri marketten almayı da bilemezdi ki bilse bile alacağını sanmıyordum. Ayrıca bunlar hazır değildi. 'herhalde annesi sarmıştır' diye düşündüm. Poşetten börekleri çıkardım onları da başka bir tavada kızartmaya başladım. Patetesler kızarınca içine iki tane yumurta kırdım. Börekler kızarırken çayı demledim.
Bir anda kapı çaldı. Kapının deliğinden baktığımda benim yaşlarımda bir erkeğin olduğunu gördüm. "Oğlum nerdesin iki saatti-" Çocuk, beni gördüğünde sustu. Şaşırmış gözlerle bana bakmaya başladı.
"Se-sende kimsin? Ve burada ne yapıyorsun?"
"Ben Mina ve artık burada kalıyorum." diye mırıldandım. Çocuk elini saçlarına götürürken konuşmaya başladı.
"Ben de Serkan. Kayra'nın en yakın arkadaşıyım."
''Memnum oldum.'' dedikten sonra o da aynı şekilde bana karşılık verdi. Bir süre kapıda dikildiğimizi fark edince onu içeriyi işaret ettim. "İçeri gel haydi! Kapıda kaldık."
İçeriye doğru yürürken yüzü değişmeye buruşmaya başladı. "Mina, bu koku da ne böyle!" Bir iki defa kokuyu koklamaya çalıştım. "Eyvah! Börekler!" diye bağırdıktan sonra, mutfağa doğru koştum. Ocağın başına eğildiğimde, dört beş böreğin yandığını gördüm. Hüsranla başımı öne eğdim.
"Her şeyi elime yüzüme bulaştırdım."
"Üzülme benim yüzümden oldu."
"Neyse kendimizi suçlamaya gerek yok. Kalanlarla yetineceğiz."
"Ne oluyor lan burada? Bu koku da ne böyle?" Kayra'nın sesini duymamla birlikte elimdeki eldivenleri çıkardım. Serkan, homurdanarak "Sana da günaydın kardeşim." dedi.
Kayra, Serkan'ın selamını hiç umursamadan konuştu. "Biriniz burada ne halt döndüğünü anlatabilir mi?" Doğal olarak bir açıklama bekliyordu. Elimi saçlarıma götürürken "Şey..." diye mırıldandım. "Ben kahvaltı için börek kızartıyordum. Sonra zil çaldı ve-"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatımı Değiştiren Sen #Wattys2014
Подростковая литератураÜniversite için şehir değiştiren Mina'nın değişen tek şeyi şehri değildir. Hayatına giren her şey, her insan onu yeni bir değişim içine sürükler. "Durup baktın göz ucuyla, başka biri vardı yanında." "Sakin kalamazdım, benim olacağını bilmesem." • 'e...