Multimedya'da Mina ile Timberlake çalışması var. Biraz amatörce. Justin'in siyah-beyazlığına ve Mina'nın konser kıyafetinin gerçek olmamasına takılmayın lütfen. Keyifli okumalar!
-11-
Kayra'dan...
"Senden hoşlanmadım."
Metrelerce yolu kaplayan arabalar ve çekilmez olan klasik İstanbul trafiği daha da çekilmez bir an almıştı ki hiç beklemediğim bir anda Mina'nın arkadaşı olan kumral kızdan beklemediğim bir tepki geldi. Kırmızı ışıklarda olmamızın verdiği rahatlıkla kafamı arkaya çevirdim ve "Pardon?" dedim. O sırada Mina da gözlerini Hera'ya dikmiş bir şekilde bakarken "Hera, ne saçmalıyorsun sen?" diye soludu.
Hera, okyanuslar kadar derinliği olan mavi gözlerini kıstıktan sonra tekrardan bana bakmaya başladı. Kendimi tutamadım ve "Bir problem mi var?" dedim.
"Evet var. Problem sensin."
Korna sesi duyunca yeşilin yandığını anladım ve sakin bir şekilde sürmeye tekrar başladım. Ne demek istediğini anlamamıştım ama rahat duracağa benzemiyordu.
"Sorun sen ve o lanet olası paran. Sen bizim çocukluk hayalimizi çaldın."
"Ne demek istediğini anlamıyorum."
"Hera!"
"Yalan mı Mina?" diye söylendi. Keskin olan mavi gözleri onu çok tehlikeli biriymiş gibi gösteriyordu. "Sana sağladığı ve bundan sonra sağlayacağı olanaklar yüzünden onunla kalmaya devam edeceksin. Oysaki üniversitedeyken aynı evde kalmak bizim çocukluk hayalimizdi."
"Kayra'nın bir suç yok. Bunları sonra konuşuruz Hera."
Hera Mina'ya bir cevap verme gereksiniminde bulunmadı. Bende aralarında dönen konuşmaya dahil olmak istemediğim için sessiz bir şekilde işimi yapmaya devam ettim. Okulun park alanına geldikten sonra arabamı park ettim. Mina yanıma yaklaştı ve Hera'yı işaret etti.
"Ben Hera adına özür dilerim."
"Kafama bile takmadım."
"Neden bu kadar anlayışlı bir insan olmak zorundasın ki?" diye sordu kendi kendine gülümseyip eş zamanlı olarak kafasını hızla iki yana sallarken.
"Sanırım kızlar buna hayır diyemiyor."
İkimizde birbirimize gülümserken kahverengi gözleri dik dik bize bakmakta olan Hera'ya takıldı. Onu daha fazla bekletmemek adına toparlandı.
"Neyse, sonra görüşürüz."
Hafifçe gülümsedikten sonra çantasını tek omzuna astı ve hızlı adımlarla yanımdan uzaklaştı. Cadı arkadaşına rağmen onun yanında melek gibi kalıyordu.
İlk dersimin başlamasına yirmi dakika olduğu için her zaman oturduğumuz masaya doğru ilerlemeye karar verdim. Bizimkiler mutlaka orada takılıyordı. Telefonumu cebime tıkıştırdıktan sonra kafeteryaya doğru yürümeye başladım.
"Kayra!"
Kahverengi saçlarını açtırmış olan Hale'yi karşımda görünce hareket edemedim.
"Nasılsın?"
"İyiyim, teşekkür ederim."
Koyu renk rujlu dolgun dudaklarını hafifçe büzerek bakmaya başladı. "Beni sormak yok mu?"
"Sen nasılsın Hale?" diye sordum.
"Hiç bu kadar iyi olmamıştım." Elindekileri bana doğru salladıktan sonra tekrardan konuştu. "Akşamki Justin Timberlake konserine fazladan biletim var. Benimle gelir misin?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatımı Değiştiren Sen #Wattys2014
Novela JuvenilÜniversite için şehir değiştiren Mina'nın değişen tek şeyi şehri değildir. Hayatına giren her şey, her insan onu yeni bir değişim içine sürükler. "Durup baktın göz ucuyla, başka biri vardı yanında." "Sakin kalamazdım, benim olacağını bilmesem." • 'e...