Multimedya: Hera-Serkan
-30-
Hera'dan...
Mina'nın söylediklerinden sonra banyoya koşmuştum. Sivilce benim için önemli bir şeydi çünkü genellikle çıkarmazdım. Üstelik düzenli olarak cilt bakımına gidiyordum ve yüzümün pürüzsüz olması için para bayılıyordum, çıkması kabusum olurdu. Suratımı iyice inceledikten sonra bir şey olmadığını gördüm. Son bir kez daha kontrol ettikten sonra sonuç yine az öncekinden farklı olmadı. Neden durduk yere böyle bir şey demiş olabilirdi ki diye düşünürken omzumu silktim. Sanırım ışıktan dolayı yanılmış olabilirdi.
Banyonun kapısını, ışığını kapattım ve odaya yürümeye başladım. Kapının açılacağını düşündüğüm için omzumu kapıya çarptım. Kapı açılmayınca kulpunu birkaç kez daha zorladım ama açılmadı. "Şaka mı bu?" diye söylendim ve küfür ettim. Sinirle elimi kulptan çektim. Sonuçta kilitliydi ve açılmıyordu. Zorlamanın bir alemi yoktu.
Sesimin yüksek çıkmamasına özen gösterip "Mina?" diye mırıldandım. Bir süre beklememe rağmen geri dönüt alamadım. "Mina!" Yine bir ses gelmemişti. Kayra ve Serkan bizim odada olduğu için çok fazla sesimi çıkaramıyordum. Bahar Teyze'nin ve özellikle Kaya Amca'nın uyanması şu an isteyeceğim en son şey olurdu.
Elimi hafifçe kapıya vurdum. "Açar mısınız artık şu lanet kapıyı!"
Bir süre sonra Mina'nın boğuk bir sesi duyuldu. "Hera, bu akşam Serkan'la uyu. Ben Kayra ile uyuyacağım."
Bir süre duyduklarımın şokuyla baktığım yere sabit olarak bakmaya devam ettim. Kendime gelebildiğimde kafamı iki yana salladım. "Ha-Hayır ne saçmalıyorsun sen ya? Bak bağıracağ-"
"Ah. Evet bağırmayacaksın, tabii sana küsmemi istemiyorsan!"
Ayak tabanlarımı yere vurduktan sonra homurdandım. "Bu gecenin hesabını çok ağır bir şekilde ödeteceğim sana!" Önce Serkan ile öpüşmeme sebep olmuştu şimdi ise beni bir kurda emanet ediyordu.
"İyi Geceler Hera!"
Oflayarak duvara yaslandım. Aşağıya doğru kayıp yere çöktüm. Arkamı duvara yasladığımda yan odanın kapısı açıldı. Serkan, yüzüne bir gülümseme takındıktan sonra konuşmaya başladı. "Birileri kapıda mı kalmış acab-" Öfkeyle soluyarak sözünü kestim.
"Kes sesini! Sen yaptın değil mi?"
Sanki düşünüyormuş havası verdikten hemen sonra, "Bir bakıma!" dedi. Küfür savurduğumda dudaklarını tekrar araladı. "Burada uyumayı düşünmüyorsun değil mi?"
"Evet, burada uyumayı düşünüyorum." dedim dişlerimin arasında tıslarken. Omzunu silkerken çok rahat gözüküyordu açıkçası. "Sen bilirsin. Burada uyursan her yerin tutulur. Yan odadakilere yakalanman da cabası. Aa tabii bir de benim kollarım altında rahat bir şekilde uyumak var. Seçim senin."
Kendini zeki sanan aptal, aklı sıra beni ürkütmeye çalışıyordu ancak benim bunun gibi basit numaraları yemeyeceğimi de tahmin etmesi gerekiyordu. Ben sandığından daha da zor bir kızdım.
"Sen level atlamışsın ya! Ben seni daha pısırık bir şey sanıyordum. "
"Biliyor musun? Beni tanımıyorsun. Sanırım beni tanısan çok seversin. Yani herkes beni sever. Çok eğlenceli bir insanımdır. Yani genelde öyle söylerler."
Gözlerimi kıstım. "Şimdi de oğluna gelin arayan teyzeler gibi kendini mi anlatmaya başladın?"
Yüzündeki o arsız gülümseme bir anda silinirken birkaç kelime kurabildi. "Neyse sana iyi geceler. Gelmek istersen... Beklerim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatımı Değiştiren Sen #Wattys2014
Fiksi RemajaÜniversite için şehir değiştiren Mina'nın değişen tek şeyi şehri değildir. Hayatına giren her şey, her insan onu yeni bir değişim içine sürükler. "Durup baktın göz ucuyla, başka biri vardı yanında." "Sakin kalamazdım, benim olacağını bilmesem." • 'e...