Multimedya: Almina
-33-
"Mina!"
Babamın elindeki iki poşet yere düşerken gür ve sinirli kükremesi bahçeyi inletti. Ne tepki vereceğimi bile bilmiyordum çünkü babamın kalp rahatsızlığı vardı. Kalbine inmiş bir şekilde bana bakarken yerimden kımıldamak bile çok zordu. "Bab-Baba?" diye mırıldandım kekeleyerek.
"Ne oluyor lan burada?"
Ne olduğunu veya ne zaman olduğunu bile anlayamadan babam Kayra'nın yakasına yapıştı ve ona vurdu. Eli ağırdı,yumruğunun yanında Osmanlı tokatı halt ederdi. Elimi ağzıma götürerek çığlık attığımda babam Kayra'ya bir kez daha geçirdi. "Ben seni evime aldım lan!" diye bağırdığında Kayra da babama tutundu ama sonradan vazgeçti. Babama vurmazdı, biliyordum.
"Baba dur!"diye bağırdım. "Öldüreceksin!"
Kayra, babama herhangi bir karşılık vermediği için babam daha çok hırslanıyordu ve ona daha çok yükseliyordu. Burnundan kan süzülmeye başladığında kalbim küt küt atmaya başlamıştı. Neyse ki çok geçmeden annem bahçeye girdi. "Ay!" Sahra'nın elini bırakıp bir çırpıda yanımıza koştu. "Neler oluyor burada?" diye endişe ile sordu.
"İyilik edip evimize aldığımız çocuk gözümün önünde kızımı öpüyor!"
"Hih!" Annem elini ağzına götürüp inlediğinde bakışlarımla sırası olmadığını anlatmaya çalıştım. Mesajımı anlamış olacak ki babamın kollarına tutundu. "Kaya bırak! Fena hırpalamışsın zaten çocuğu." Babam hala yumruklarını sayarken annem "Sahra da burada!" diye bağırdı.
Babam durduğunda nefes nefese olayları kenardan izleyen küçük kız kardeşime baktı. "Sahra, eve gir!" Babam, anahtarı kardeşime attığında Sahra arkasına bile bakmadan eve girdi. Tam tekrar Kayra'ya girişecekti ki annem önüne geçti.
"Kaya dur! Onlar sevgililer."
"Onlar zaten sevgililer?"
Babamın şaşkınlıktan sol kaşı kalktığında nefes kalmıştı. O an zaman sanki donmuş gibiydi. Babam olanları sindirmeye çalışırken anneme ne yaptığını sorar gibi bakıyordum. "Dur, kalbin sıkışacak şimdi." Annem, babamın gömleğinin ilk iki düğmesini açtı. Onu sinirlendiren şey bir sevgilimin olması değildi. Ona yalan söylememdi. Babam elini alnına götürdükten sonra yıkılmış bir şekilde saçlarını karıştırdı ve sinirle bana döndü.
"Siz bir de sevgili misiniz?"
"Ev-Evet bab-baba."
Bir anda nefes seslerini bile kesen ses 'çat' sesi olmuştu. Gözlerimi açtığımda babama bakakaldım. Annem, ellerini 'o' şeklini almış ağzını kapatmak için kullanırken gözlerimi babamdan çekemedim. Babam bana tokat atmıştı. Bunu içimden tekrarlamak bile bende dehşete düşmüşüm gibi bir etki yaratırken az önce bunun gerçekleştiğini bilmek içime ateş salmıştı. Babam beni azarlamazdı bile. Bu yaşıma kadar, bana elini kaldırmamışken şimdi attığı tokat kalbimi kırmıştı.
"Mina, odana çık çabuk!"
"Sen de evimden def olup git! Hem de hemen!" Kayra, elimi tutmaya yelteniyordu ki babam ona bir kez daha bağırdı. "Elimden bir kaza çıkacak şimdi!"
Kayra'nın gitmeyeceğini bildiğim için gözlerimle gitmesini işaret ettim. Daha fazla burada kalamayacağımdan dolayı hızla ayaklandım ve kapıya koştum. Babam da peşimden geldi. Konuşacağız sanarken birden bileğimden tuttu ve beni üst kata doğru çekiştirmeye başladı. Beni odama soktuktan sonra üzerime kapıyı kapattı. Kilit sesini duyduğumda gözlerim aralandı. "Baba ne yapıyorsun?" diye sordum sakince. Cevap gelmediğinde elimle kapıya vurdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatımı Değiştiren Sen #Wattys2014
Teen FictionÜniversite için şehir değiştiren Mina'nın değişen tek şeyi şehri değildir. Hayatına giren her şey, her insan onu yeni bir değişim içine sürükler. "Durup baktın göz ucuyla, başka biri vardı yanında." "Sakin kalamazdım, benim olacağını bilmesem." • 'e...