40- Anlaşma

14.7K 645 17
                                    

-40-

"Mina!"

Kayra'nın sinirli sesi göt içi kadar evde yankılanıyordu ve bu ses saç diplerime kadar gerilmeme sebep oluyordu. Lanet olasıca evden çıkacak bir delik bile yoktu. Buraya sıkışıp kalmıştım.

Merdivende ayak sesleri duymaya başladığımda hızlıca olduğum yere çöktüm. Kayra, hızlı bir şekilde yukarı tırmandığında onunla göz göze gelmemek için özel bir çaba veriyordum. Bana iyice yaklaşıp dokunacağı sırada kendimi geri çektim.

"Dokunma bana!"

Sıkıntıyla nefesini üfledi. "Sana asla zarar vermem Mina, bunu sen de çok iyi biliyorsun."

Bana dokunmamasını söylememin ardından kollarını bana doladı ve beni daha da çok sarmaladı.Beni dinlemediği yetmiyormuş gibi kendisiyle daha çok muhatap ettiriyordu.

"Buradan gitmek istiyorum!" diye bağırdım. "Hem de hemen! Hem... Annemler beni çok merak ederler."

Dudakları birazcık yukarı kıvrıldı. "Annenleri Hera halletti bile. İki gün burada beraberiz."

"Beni neden kaçırdın?"

"Ben seni kaçırmadım. Sadece sana anlatmam gereken şeyler var. Bunları duyunca hislerinin değişeceğine eminim."

"Senden nefret ediyorum!"

"Ben de seni."

Yüzündeki gülümseme iki katına çıkarken benim yüzümdeki kızarma dörde katlanıyordu. Sinirlendiğim zaman öğle sıcağı altında kalmış domates gibi kızarırdım.

"Haydi, gel."

Elini kalkmam için bana uzattı ama uzattığı eli tutmadım. Duvardan destek alıp çöktüğüm yerden kalktım. Bu hareketlerime uyuz olduğu belliydi ama sesini henüz çıkartmıyordu. O aşağı inerken ben de peşinden merdivene yöneldim.

"Biliyor musun, boşu boşuna ayaklarını parçaladın. Ayrıca arabamı nasıl ve neyle parçaladın bilmiyorum ama bayağı iyi bir iş çıkarmışsın."

"Yaptıklarım yapacaklarımın çeyreği bile değil." Gözlerimi kıstım ve suratıma sinsi bir gülümseme yerleştirdim.

"Her türlü maddi zararı verebilirsin, güzelim. Yeter ki manevi zarar verme." Ellerimi tuttu. "Senden uzaktayken yanıyorum. Cehennem bile hafif kalır,Mina. Kalbim yanıyor."

Ellerimi ondan çektiğimde yüzünü düşürdü ama bozuntuya vermedi. Sanki bana hiçbir şey söylememiş gibi arkama döndüm ve buradan kurtulmanın yollarını düşünmeye başladım.

"Acıktım."

"Zıkkım ye."

Kayra, histerik bir şekilde kafasını iki yana sallayıp benzin istasyonundaki marketten aldığı poşetleri çözmeye başladı. Masayı aldıkları ile donattı. Donmuş pizzayı mikrodalgada ısıtıp önüne koyduğunda evi mis gibi kokular sarmıştı. Önüne birkaç dilim çektikten sonra kıtlıktan çıkmış gibi yemeye başladı.

"Sen de gelsene." Ağzındakinin bitmesini umursamadan konuştu. "En sevdiğinden. Mantarsız." Bir dilim de bana uzattığında yüzümü buruşturarak kollarımı göğsümün önünde birleştirdim.

"Aç değilim." Tısladım. Aslında biraz aç olabilirdim. Kimi kandırıyordum, karnım çok açtı. Akşam da çok bir şey yememiştim. Doğum günü pastamın dışında mideme kokteyl ve biraz da alkol dışında hiçbir şey girmemişti. Uzunca bir yol yürümüştüm ve çok yorgundum. Şu an da açlıktan ölecek bir durumdaydı  ama yemeyecektim. Beni pizza ile tehdit etse bile irademi koruyacaktım.

Hayatımı Değiştiren Sen #Wattys2014Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin