Rüya Gibi 2

7.9K 413 308
                                        

Uzun bir bölümle karşınızdayım. 

Keyifli okumalar okurcanlarım.

Aslında bu güzel bir fikirdi. Onunla beraber bir şeyler (sıradan şeyler) yapacak olmamız beni heyecanlandırmıştı. Çocukluğumda evimizde televizyon olmadığı için onun yokluğunu çok hissetmiştim. Arthur'un yanına taşındıktan sonra neredeyse televizyon bağımlısı gibi film ve dizi izliyordum. Mutlu sonla biten filmleri defalarca tekrar tekrar izlediğim oluyordu. Garip bir şekilde mutlu bir hayatın olduğuna inandırmak istiyordum kendimi.

"Peki."

"Güzel. O halde ne izlemek istersin?"

"Komedi olabilir." Tek kaşı ilgiyle yukarı kalktı.

"Romantik bir film isteyeceğini düşünmüştüm. Beni şaşırttın." Kahkaha attım.

"Sürprizlerle dolu bir insanımdır." Çok geçmeden devasa bir ekranın karşısındaki gri renkli Le biçimi bir koltuğun üzerinde yerimi almıştım. Arkamda bulunan yumuşak yastıklar sayesinde oldukça rahat bir yerdi burası.

"Vay canına. Özel sinema odası ha... Kızları bu şekilde etkiliyorsun demek?"

"Bu şekilde etkilemeyi düşünüyorum işe yarar mı diye önce senin denemeni istedim?" İkimiz de sırıtıyorduk.

"Bence doğru yoldasın."

"Aslında kızların korku filmi seçmesi tercihimdir. Korktukları anda elimi tutmaları ve kendilerini kucağıma atmaları kaçınılmaz bir son olduğu için daha keyifli olacağını düşünüyorum." Espri yapabilen ve espriden anlayan bir erkek ha! Bunu sevmiştim.

"Endişelenme eminim öyle basit kızlar bulman çok zor olmaz." Cevabım karşısında sırıtışı daha da arttı.

"Ama ben basit kızlardan hoşlanmam."

Eminim aradığı gibi birini bulması zor olmazdı. Onu biriyle düşünmeyi reddedip film seçimine odaklandım. Film hakkında karar kıldıktan ve tabi birkaç küçük uğraştan sonra ekran aydınlanırken Kevın yanımdaki yerini almakta gecikmedi. Filmin onuncu dakikasında bir şey hatırlamışçasına ayaklandı ve birkaç dakikalığına ortadan kayboldu. Geri geldiğinde elinde patlamış mısır ve de iki bardak meyve suyu bulunuyordu.

"Sanırım kötü bir ev sahibiyim?" Uzattığı büyük kaseyi kucağıma yerleştirdim.

"Bu kadar kötümser olma ben senden ümitliyim" Küçük bir kahkaha attı ve elindeki bardakları önümüzdeki orta sehpanın üzerine bırakarak yanıma oturdu.

"Bunu duyduğuma sevindim. Neredeyse kendimden ümidi kesmek üzereydim."

Kaseden mısır alıp ağzına attığında gözü ekranda olduğu için, onu rahat bir şekilde izledim. Tuhaf ama kendimi hiç olmadığım kadar farklı ve de huzurlu hissediyordum. Film bittiğinde ikimizde kahkahalar eşliğinde yorum yapmaya başlamıştık. Onunla olmanın bu kadar keyifli ve eğlenceli olacağını kim bilebilirdi ki.

"Beni oldukça şaşırttın. Eğlenmeyi ve kahkaha atabildiğini bilmiyordum." diyerek takıldım ona.

"Hakkımda bilmediğin çok şey var güzelim." Göz kırptı. Şimdiyse az önceki o beyefendinin yerini tam bir çapkın almıştı. Sürprizlerle doluydu Kevın. Bu da onu olağanüstü yapan özelliklerden sadece biriydi. Evet hakkında bilmediğim çok şey vardı ve yavaş yavaş öğreniyordum.

"Acıktın mı?"

"Evet filmdeki kızarmış hindileri görünce karnım guruldadı."

"Evde yemek yok ama istersen bir şeyler sipariş edebilirim ya da çıkıp dışarıda yeriz."

JuliettaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin