Güney içinden n'olur oturmasın derken kendi kendine kızdı. "Sanane lan oturursa otursun."
Songül bunun Güney'i kıskandırmak için güzel bir fırsat olacağını düşünmüştü.
Songül:
"Kızlar ben ön sıradayım." diyerek Ertan'ın yanına oturdu.
Ertan:
"Günaydın.. naber?"
Songül:
"İyi senden?" diye gülümserken Güney'in bakışlarını üzerinde hissediyordu.
Ertan:
"Ben de iyi... ya çıkışta işin yoksa bir şeyler yapalım mı?"
Songül:
"Bilmem..."
Güney Meral'e fısıldadı.
"Meral.."
Meral telefonla uğraştığı için Güney'i duymamıştı.
Güney uzanıp Meral'in koluna dokundu.
"Songül'ü alışverişe falan çağır." dedi kimsenin duyamayacağı bir şekilde.
Meral şaşırmıştı.
"Niye?"
Güney:
"Soru sorma dediğimi yap."
Meral arkadan Songül'ün sırtına dokundu.
"Canısı... çıkışta alışverişe gidelim mi?"
Songül:
"Ya Ertan da bir şeyler yapalım diyordu."
Meral Güney'e baktığında Güney ısrar etmesi için işaret etti.
Meral:
"Ama benim acilen alışverişe çıkmam lazım."
Ertan:
"Cemre'yle çıksan olmaz mı?"
Meral:
"Olmaz. Songül'ün tarzını çok beğeniyorum. Fikirlerine ihtiyacım var. N'olur canısı."
Songül:
"İyi tamam... kusura bakma Ertan başka zaman artık."
Ertan:
"Tamam sorun değil."
Uzun ve sıkıcı olan ders nihayet bitmişti.