Bölüm 67

783 100 33
                                    

Sabah ilk uyanan Güney olmuştu. Gülümseyerek göğsünde uyuyan Songül'ün saçlarını usul usul okşadı. Sonra omuzlarına birer öpücük kondurdu.

Songül uykusunda rahatsız olup başını Güney'e doğru çevirmişti. Güney bu kez gülerek yanağını öptü.

Songül:

"Uykum var.." diye mırıldandı gözlerini açmadan.

Güney:

"Sen uyumaya devam et. Benim için farketmez." diyerek dudaklarını birleştirdi.

Songül gözlerini açmıştı.

"Güney.."

Güney:

"Günaydın güzelim." diyerek başını Songül'ün boynuna gömdü.

Songül:

"Günaydın... Ama benim çok uykum var."

Güney Songül'ü göğsüne doğru çekti.

"Sen uyu böyle. Ben saatlerce izlerim."

Songül:

"Senin uykun yok mu?"

Güney kaşlarını kaldırdı.

"Seni izlemek daha güzel."

Songül:

"Sadece izlemiyorsun ki."

Güney:

"Ne yapayım? Sen de bu kadar güzel olmasaydın."

Songül gülerek Güney'in yanağına bir öpücük kondurdu.

"Hadi biraz daha uyuyalım n'olur."

Güney:

"İyi hadi uyuyalım."

Songül:

"Ama çok üşüdüm ben. Kalın bir şeyler mi giysem."

Güney:

"İyi böyle... Üstümüzü örtelim yeter." diyerek yatağın kenarındaki pikeyi üstlerine örttü.

Songül başını Güney'in göğsüne koyup kolunu Güney'e sararken Güney de Songül'e sarılmıştı. Songül gözünü kapattığında Güney hala yüzüne ufak öpücükler konduruyordu.

Songül:

"Güney rahat dur... Uyuyacağım."

BELAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin