Güney ve Mert kızların yanına döndüğünde Güney limonatayı Buse'ye uzattı.
Buse:
"Çok sağol Güney. :)"
Güney:
"Afiyet olsun." diye gülümseyerek Buse'nin yanına otururken Songül ona ters bakışlar atıyordu.
Meral:
"Hadi gidelim artık ders başlayacak."
Hep beraber kalkmışlardı. Mert, Güney ve Buse önden yürürken kızlar arkadan gidiyordu.
Buse:
"Çok güzelmiş okulunuz."
Güney:
"Ders arasında bahçeyi de dolaşırız. :)"
Buse:
"Olur. :)"
Songül onlara öldürücü bakışlar atarken Cemre fısıldadı.
"Songül ne oluyor size?"
Songül:
"İkimiz de inat ettik. Bakalım ne olacak?"
Meral:
"Ay çok heyecanlı. :)"
Songül Meral'e ters bir bakış atarken sınıfa gelmişlerdi.
Mert en arkaya otururken Buse onun yanına geçmişti. Güney de Buse'nin yanına oturdu.
Meral:
"Şimdi ne yapacaksın canısı?" diye fısıldadı Songül'ün kulağına.
Songül önde oturan çocuğun yanına oturmayı düşünmüştü. Güney bunu hissetmiş gibi Songül'e seslendi.
"Songül.. otursana." diyerek yanını işaret etti.
Songül yine de öne oturmayı düşünse de orası çoktan dolmuştu. Bu yüzden Güney'in yanına oturdu. Cemre ve Meral de onun yanına oturmuştu.
Güney de Songül de birbirini kızdırmaya kararlıydı.
Güney:
"Buse..."
Buse:
"Efendim. :)"
Güney:
"Bir şeyler içer misin? Kantinden alıp gelebilirim."
