3 gün sonra
Düğünden sonraki gün Cemre, Serkan ve Mert gitmişti.
Meral daha fazla kalmak istese de Songül'le Güney gidince sıkılacağı için o da dönmeye karar vermişti. Akşam yola çıkacaklardı. Bu yüzden Songül ve Meral odalarında valizini hazırlıyordu.
Songül valizine son kıyafetini koyup fermuarı kapatmıştı ki odanın kapısı çaldı ve Güney seslendi.
"Müsait misin Songül?"
Songül:
"Müsaitim sevgili.. gel."
Güney yavaşça kapıyı açıp içeri girdi ve yatağın üstüne oturdu.
"Dönmek istediğine emin misin?"
Songül:
"Ne kadar burda kalabiliriz ki Güney? Zaten yakında okul açılacak."
Güney:
"Öyle de... Ne bileyim. O adam yakalanmadı daha. Nasıl kalacaksın o evde?"
Songül:
"Bilmiyorum.. alışacağım mecbur."
Güney:
"Songül.. diyorum ki biz hemen evlenelim."
Songül:
"O nerden çıktı Güney? Konuştuk ya yarıyıl tatilinde diye."
Güney:
"Çok istiyorsan düğünü o zaman yaparız ama nikahı hemen kıyalım. Seni tek bırakmak istemiyorum."
Songül:
"Olmaz Güney..."
Güney:
"Niye olmaz Songül? Dediğin tarihte düğünü yapalım diyorum."
Songül:
"Israr etme n'olur..." diye mırıldandı gözleri dolmaya başlarken.
Güney sinirlenmeye başlıyordu.
"Seni düşünüyorum Songül! Anlamıyor musun?!"
Songül:
"Olmaz! Yapamam!"
Güney:
"Ne yani? Evlenmek istemiyor musun?"