3 hafta sonra
Elvan Hazar konağına geldiği günden bu yana üç hafta geçmiş alışmasa da dayanmaya çalışıyordu.
Miran'ın ona neden o sözleri söylediğini merak etse de zorda kalmadıkça adamla konuşmamaya ,karşılaşmamaya çalışıyordu.
O gelmeden uyuyor sabah o uyanmadan odadan çıkıyordu .Güneşin yüzüne vuran ışığı ile yattığı koltuktan kalktı.
Sessizce banyoya girip üzerini değiştirdi aşağıya mutfağa kadınların yanına indi.
Evde gelinler dışında iki çalışan Nazife hanım ,Binnaz ve kızı Kiraz vardı .Binnaz hanımın kocası ölünce kızıyla birlikte ağa konağına gelmişler burada yaşıyorlardı.Nazife hanım ise evin kahyası Metin beyin karısıydı.Yasemin ve Ziyşan'ın da yardımları ile konağın işleri yapılıyordu.
Ziyşan iş yapmayı pek sevmesede Ayşe hanım bile işlere yardım ettiği için utanıp bir ucundan yalanda da olsa tutuyor, gönülsüz yardım ediyordu.Mutfakta çalışan kadınların yanına girince Binnaz hanımın elindeki tabakları aldı.
"Günaydın abla "
"Günaydın gelin ağam "
"Abla deme şunu kurban olayım artık " gülerek mutfaktan çıktı.
Tabakları yerleştirirken Yasemin'de kahvaltılıkları Kiraz ile yerleştiriyordu.
Hafif etine dolgun ,sevimli neşeli bir kadındı .
Üç çocuğu vardı kızı Esma en büyükleri oğlu Eren ,Ceren en küçükleriydi.
"Bugün pek neşelisin abla hayırdır ?"
"Celil hafta sonu annemlere götürecek köye öyle çok özledim ki "deyip kırdığı pot ile sustu.
"Elvan kardeşim kusura bakma ben bilemedim"
"Yok abla ne kusuru çok sevindim senin adına çekinme nolur "
"Hem abimler geliyor kardeşimde uğruyor okul çıkışı seninkiler daha uzaktalar"dedi.
"Sen ne iyi kızsın ah o Miran bir gün gözlerini açıp seni görür mü ?"
"Aman abla boşver görmesin daha iyi "deyip mutfağa ekmekleri getirmeye gitti.
Yasemin'e Miran'ın nikah günü söylediği her şeyi anlatmış adamın söylediklerine bir anlam veremediğini söylemişti.
İki kadında bu durumu düşünselerde adamı bu kadar neyin sinirlendirdiğini bulamadılar.
Yasemin mutfaktan elindeki ekmeği ısırarak gelen Elvan'a gülerek baktı."Sen iyice süzüldün sanki Elvan yanakların gitti"deyip gülümsedi.
"Aslında azda yemiyorsun ya anlamadım "deyince Elvan kadına bakıp gülümsedi.
"Abim bana hep çikolata gofret falan alırdı ben gece gündüz onları yerdim şimdi yemiyorum abla ondandır "
"Alalım canım iyice bir deri bir kemik kalacaksın Hazarlar yeni gelini zayıflatmış dedirtmeyiz biz "
"Canım istemiyor abla yoksa çekinmem boğazıma düşkünümdür biliyorsun "deyip kıkırdadı.
Yasemin ile konuşmak vakit geçirmek ona iyi geliyordu.
Kısa zamanda çok yakın olmuş geceleri aşağı avluda oturup sohbet ediyorlardı.
İçinde yaşadığı her şeyi ona anlatıyor rahatlıyordu.
Bu evde en sevdiği şey belkide Yasemindi.
O olmasa ne yapardım diye düşünüyor arada durduk yere gidip kadına sarılıyordu.
Ayşe hanım ve Hasan ağa ise kızı ilk günden seviyorladı dillerinde artık tek dua vardı.
"Allah'ım bu kızın güzelliğini ,iyiliğini oğlumuzda görsün "diyorlardı.Miran ise tam tersi Elvan'ı evdekiler sevdikçe kızı gülümserken gördüğünde dahada sinir oluyor katlanamıyordu.Birde olur olmadık anlarda gözlerinin önüne gelen kızın gülen sureti ile iyice sinir oluyordu.
Yatakta yan dönüp Elvan'ın yattığı koltuğa baktı.
"Aferim baş belası yaptığın tek doğru gözüme görünmemek "diye söylenerek yataktan kalktı.
Banyoda işlerini bitirip odadan çıkınca aşağıda Yasemin ile gülen Elvan'ı gördün siniri yeniden tepesine çıktı.
İki kadının söylediklerini duymamazlığa gelerek evden çıkıp gitti.
Öyle sessiz gitmişti ki gidişini Yasemin'de Elvan'da farketmedi.Kahvaltı sofrasına bütün aile oturunca Ayşe hanım kıza Miran'ı da çağırmasını söyledi.
Elvan çaresiz odaya istemeye istemeye çıktı.
Odadan içeri girdi yatakta adamı göremeyince banyonun kapısının önüne gitti.
Oradan da ses gelmeyince odaya girdi aşağıya inip Miran yok demeye utandığı için kendini yatağın üzerine bıraktı.
Günlerdir sert koltukta yatmaktan ağrıyan beli yatağın yumuşaklığı ile rahatladı mayıştı yarı uyku yarı uyanık arasında yatarken Miran sinirle odaya girdi.
"Herkes seni bekliyor sen ne yapıyorsun burada ?"
Elvan uyku mahmuru gözlerini adama dikip saf saf baktı.
"Ben sana bakmıştım "
"Buldun mu bari ?"deyip dalga geçti.
"Nereye gittin ki sen ?"deyip adama gereksiz bir soru sordu.
Adamın kendisini önemsemeyip cevap vermeyeceğini biliyordu bu yüzden beklemeden yataktan kalktı odadan çıkmak için kapının önüne doğru yürüdü.
"Hem soru soruyorsun hemde cevap almadan gidiyorsun seni bir anlasam ?"
Kız sinirle adama bakışlarını kaldırdı.
"Haddimi aştım sana soru sordum cevabını vermeyeceğin hatta benide ilgilendirmeyen bir soruydu . Hatamı farkettim ,pişman oldum şimdide gidiyorum "
"Git Elvan git yoksa elimden bir kaza çıkacak"diye söylenerek kızın arkasında yavaş adımlarla yürümeye devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çalı Dikeni ✔️
General FictionMiran ağa öleceğini düşünürken bir karar verdi kardeşi Diyar'ı en yakın arkadaşına emanet etti . İnsan'ın öleceği gün alnına yazılıdır ve bizim şer gördüğümüz kazalar belki de hayıra vesile olur . Peki Miran'ın yaşadıkları ve verdiği karar sonucu ne...