35.Bölüm

32.1K 1.9K 41
                                    

Miran arkasını dönüp sinirle arabasına doğru yürürken üç el silah sesi duydu.
Başını çevirip baktığında Ömer Boran'ı yerde yaralı görmesi ile koşarak adamın yanına geldi.
"İyi misin ?"
"Sırtını düşmanına dönme Miran ağa !"
"İyi misin ! Nereden vuruldun ?"
Ömer yarasını adama gösterince Miran sinirle ayağa kalktı ambulansı aradı. Tam Kemal'in önünde durdu .
"Ne yapayım ben şimdi sana söyle it ,söyle ona göre cezanı vereyim !"
"Ağam affet bir anlık sinirle oldu . "
"Sus lan sus bari yaptığının arkasında dur it herif "
Ayağıyla Kemal'e tekme atıp aklına onun yüzünden yaralanan Ömer'in yanına geldi.
"Yaran hafif ama yinede ambulans gelecek sakin ol tamam mı ?"
"Ben iyiyim Miran ağa sorun yok .İlk kurşun yaram değil sonda olmaz ."
Miran adama bakıp başını sağ sola salladı.
"Keşke son olsa hatta hiç olmasa Ömer ağa !" Deyip adamın yanından kalktı .
"Neden yaptın ? Niye yardım ettin bana !"
"Bilerek olmadı desem . Sadece ne olduğunu anlamak ve seninle konuşmak için arkandan geliyordum ."
Yarısını eliyle tutup konuşmaya devam etti.
"Sonrası malum büyük ihtimalle kurşun sıyırıp geçti kolumu ."
"Öyle görünüyor ama "deyip sustu. Ağada olsa güçlü bir adamda olsa korkutmak ikinci kurşun karnında sen acısını hissetmiyorsun demek istemedi.
Ambulans gelene kadar jandarma gelmiş Kemal'i alıp götürmüşlerdi.
Devran ve Emre'nin de gelişi ile Miran biraz olsun rahatladı.
Ölümün kıyısından Ömer vesilesi ile dönmüştü . O kurşun ona denk gelseydi en çok Elvan ile küs gitmek içini sızlatırdı.
Daldığı düşüncelerden kardeşinin sesiyle çıktı.
"Geçmiş olsun abi sen iyisin değil mi ? Ne oldu burada ? Bu it Kemal değil mi ?"
"Sakin ol Emre geçti bitti aslanım burası ve Ömer ile ilgilenin benim gitmem lazım ." Deyince Emre ve Devran adamın haline gülmeye başladılar.
"Ne aşkmış be koskoca Miran ağayı yerinde durdurmaz oldu.Adamın karısına gidişine kurşunlar bile engel olamıyor ."
Miran kardeşine sinirle bakarken  Devran adamın haline gülüyordu.
Kim derdi koskaca Miran ağa kardeşine böyle tutulacaktı.
İstemiyorum dediği zamanları hatırladıkça daha çok gülesi geldi.
Telefonu çalmaya başlayınca susup adamların yanından ayrıldı.
"Efendim Diyar'ım " sesi Miran'a kadar gidince adama bakıp gülümsedi.
"Aklın varsa aşık ol kardeşim . Tutul bir kızın bir çift gözüne oradan bak hayata ! Yaşamak o zaman daha anlamlı gelecek sev birini Emre çok sev hadi gittim ben ."Deyip Emre' in omzuna dokunup gitti.
Emre kaderin onlara ne yaşatacağını bilmeden Ömer'in  ambulansa taşınmasına ,hastaneye götürülmesine dahi yardım etti.

Miran ise konağın önüne gelince derin bir nefes aldı.
Gömleğine bulaşan kan lekesini farkettiğinde  gülümseyerek içeriye girdi fakat yüzüne acı çeken bir ifade vermekten de geri durmadı.
Karısının kendisine baktığını görünce sendeler gibi yapıp arkasını döndü odasına doğru yavaş adımlarla sallana sallana çıkmaya başladı.
Elvan adamın bu halinden endişelensede kendisine doğru dürüst bakmaması ile hayal kırıklığına uğradı.
Kocasının merdivenin başında durakladığını görünce adamın haline daha fazla dayanamayıp koşarak peşinden yukarıya çıktı.
Hiç konuşmadan Miran'ın koluna girip odaya girmesine yardım etti.
Aşağıda karı kocanın bu halini gören Yasemin ise olacakları merak ederek elinde çekirdek ile heyecanla beklemeye başladı.

"İyiyim ben yorma kendini Elvan."
"Nasıl iyilik bu ayakta duramıyorsun şu haline bak." Dediği an adamın göğsüne bulaşan kan lekesini gördü.
Korkuyla elini ağzına kapatarak konuştu.
"Hih Miran ne oldu kan kan var ."
"İyiyim ben sorun yok. Pansuman malzemelerini getirsen yeter."
Kız gözleri dolu dolu banyoya gidince adam pişman olsada artık geri adım atamayacağını düşündü oyununa son sürat devam etti.
Elvan yanına gelince gömleğinin düğmesini açamıyormuş gibi davranıp kızın yapmasını sağladı. Zavallı Elvan nasıl bir oyuna kurban gittiğini bilmeden gözünde zar zor tuttuğu yaşlar ,titreyen parmakları ile kocasının gömleğinin düğmelerini açmaya çalıştı.
"Nasıl oldu bu ? Miran hastaneye gitmek daha iyi değil mi ?"
"Önemli bir şey değil Elvan kurşun sadece sıyırdı." Deyince kız elini adamın göğsünden çekti.
"Nasıl önemli değil  biz nasıl yapacağız ? Miran saçmalama biz ne anlarız kurşun yarasından hadi kalk gidelim hastanede baksınlar . Hem kim kim yaptı bunu sana ,neden ?"
Zor tuttuğu gözyaşlarını serbest bırakıp adamın yanına oturup elini tuttu.
Miran fırsattan yararlanıp kızın akan gözyaşlarını öptü alnını kızın alnına yapıştırdı.
"Senden bir kaç saat ayrı kalmak bile bana kurşun yarasından daha çok acı veriyor çalı dikeni .Bırakma beni inan bu adamın aşkına sevdasına senin gibi kimseyi sevmedi."
Elvan biraz uzaklaşıp eli ile Miran'ın yüzüne dokundu. Parmakları adamın kirpiklerinde dolaştı. Eğilip sarılacağı anda Miran karısının dudaklarına kapandı.
İkisi arasında öyle bir ateş öyle bir yangın başladı ki belki senelerdir Mardin böyle sevda yanığı görmemiştir.
Elvan dudaklarını kocasının nefesinden kurtarıp fısıldadı.
"Miran yaran "
"Benim tek yaramda ,dermanımda sensin "deyip karısının küçük ellerini gömleğinin düğmesini açması için bıraktı tekrar dudaklarından öpmeye hasretini dindirmeye devam etti.
Elvan adamın aşkından kendinden geçmişken kurşun yarasının olmaması ile Miran'ın numara yaptığını anladı.
Tırnaklarını adamın sağ omzuna geçirince Miran bağırdı.
"Vahşi kedi misin Elvan sen ?"deyip boynunu öperken kız bu sefer tırnaklarını adamın koluna daha derin geçirdi.
"Ah Elvan acıttın be !"
"Beter ol !Kandırdın beni ,kurşun yarası falan yok hiç bir yerinde yalancı ,numaracı !"
Kollarından çıkmaya çalışan karısını sımsıkı tutup kaçmasına izin vermedi.
"Gidemezsin olmaz ! Kız yaralı gelsem daha mı iyiydi .Senden ayrılmak , seninle küs olmak yemin ederim kurşun yarasından bile daha acı be Elvan'ım ."
"Yalan söyledin ."
"Yalan değil az kalsın sana kavuşmadan ,küs gidecektim ."
Karısının yüzünü ellerinin arasına alıp burnunun ucunu öptü.
"Bu gömlekteki kan Ömer'in kanı ."
"Miran onunla kavga mı ettiniz onu vurmadığını söyle nolur ."
"Şist sakin ol ben hiç bir şey yapmadım. Diyar'ı kaçıran Kemal aylar sonra karşıma çıktı . Beni vurmak isterken Ömer vuruldu."
"Ya sana bir şey olsaydı Allah'ım ." Deyip yeniden dolan gözleri ile adamın kalbinin en derinine işleyen aşkla baktı.
"Özür dilerim .Biz seninle bir dünya kurmuştuk kimsenin girmesine izin vermemeliydim ."
"Geçti güzelim bitti . Yaşanması gerekiyordu . Kısa da olsa ayrı kalmamız gerekiyormuş ."
Miran Elvan'a sarılmak isteyip kendine çekerken kız adamı eliyle durdurdu.
"Tamam barıştık ama ben sana kızgınım bana yalan söyledin kandırdın Miran .Merdivenlerde bile yalandan düşüyor gibi yaptın inanamıyorum sana  ."
"Gel buraya vahşi güzelim ,kızgınlığını kollarımda çıkar. Ben senden daha fazla ayrı kalmak istemiyorum ."
"Ama"
"Şist hadi biraz huzur depolayalım olmaz mı ?"deyip Elvan'ın başını yavaşça yastığın üzerine bırakıp kendiside yanına uzandı.
"Miran ,Gülnihal mevzusu ne olacak peki ?"
"Sonra güzelim sonra ben şu an şarja takılıyım kapsama alanı dışındayım." Deyip Elvan'ın boynunu öptü. Gözlerini huzurlu bir uykuya bıraktı.

Çalı Dikeni ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin