after alyssa • malik

backstage

One Direction' un Four adındaki albümleri çıktığı ilk anda çoğu dünya ülkesinde bir numaraya yükseldi ve birçok rekorlar da bunun ardından geldi. Listelere her bakışımda mutluluktan çıldırırken Zayn bunların sıradan şeyler olduğunu söylüyordu.

Bir numarada olmaya alışmak böyle bir şeydi sanırım.

Albüm çıktıktan bir ay sonra heyecanla beklediğim dünya turnesi de başlamıştı. Önce Londra ile Manchester' da büyük bir konser olmuştu. Ardından doğruca Amerika' ya gitmiştik. Ve bu gece de New York' ta tüm biletleri birkaç dakika içinde tükenmiş, devasa büyüklükteki bir stadyumda konserleri olacaktı.

Zayn' le iyi gidiyorduk. Fakat bu turne, onun hiç de tanımadığım bir yönünü görmemi sağlamıştı. Konsere aklını uyuşturmadan çıkması onun için imkansızlıktan ibaretmiş gibi konser öncesi kuliste çocuklarla adeta kendini kaybediyordu. Konser sonrası ise bu bambaşka bir boyuta atlıyor, kulis adeta bir fuhuş yuvasına dönüşüyordu. Kadınlar, seks, uyuşturucu, alkol... Onu uzak tutmak istediğim her şey bir odada toplanıyor ve Zayn ise tüm bunları seviyordu. Yine de baş edebileceğimi düşünüyordum. Yanında olduğum sürece bir sorun olmazdı değil mi?

Stadyum kalabalıktı. Gürültü ise daha önce duymadığım türden bir sesti. Onların adını bağırıyorlar, ellerindeki pankartları yorulmaksızın sonsuza kadar sallayabilecek gibi görünüyorlardı. Ben ise özel bir yerde bekliyordum. Sahneye yakın, hayranların olduğu bölgeden birkaç metre uzak. Benim bulunduğum noktada teknik ekip ve güvenlik görevlileri de bulunuyordu aynı zamanda. Tabii başka özel misafirler de.

Bana sokulan Andrea telefonu ile kaçıncı kez olduğunu unuttuğum fotoğrafımızı çekerken artık sırıtmayı kesmiştim. Ama o fotoğraf çekmeden duramıyordu.

Sonunda vakit geldiğinde rengarenk ışıklar eşliğinde sahneye çıktılar. Çığlıklar başımı ağrıtmaya çoktan başlamıştı bile. Cidden hiç yorulmuyorlardı.

Mikrofonunun arkasındaki yerini aldığında "New York." dedi uçan Zayn. "Vay."

Gitarını takarken baygın gözleri benim olduğum tarafa döndü ve gülümseyerek elini salladı. Ben de gülümsedim.

"Eğleneceğiz. Eğlenecek miyiz?"

Kalabalık çığlık attı. Zaten her şeye çığlık atıyorlardı.

"Evet. Evet. Orada. Ne yazıyor? Ziam... Ziam gerçek. Gerçek. Liam?" Zayn, Liam' a döndü. "Biz. Gerçek miyiz kardeşim?"

"Zayn her gece beni sikiyor. Ama dünyanın. Bunu bilmesine gerek yok. Ziam gerçek."

Kahkaha atarken Andrea da bana eşlik etti. Söyledikleri kalabalığı daha da çıldırtmıştı.

"Ziam değil. Gerçek olan Larry lanet olsun." dedi baterisinin arkasındaki Harry.

"Aşkım doğru söylüyor." dedi Louis ve bir kahkaha attıktan sonra dev hoparlörün üzerindeki birasından içti.

"Bekarlık en iyisi." dedi Niall. "Ben hepinize aidim kızlar."

"Kes artık." dedi Zayn. "Hadi başlayalım."

Şarkıları söylerken LED ekrandan yayılan ışıklar, müziğin sesi... New York' u parçalamışlardı. Yeni albümün içindeki şarkıların yanı sıra eski albümlerdeki sevilen şarkılarını da seslendirmişlerdi. Aklı yerinde olmayan Zayn tuhaf hareketler yapsa da eğlenmiştim, konserleri tıpkı İngiltere' de olduğu gibi çok güzeldi.

İngiltere' de turnenin ilk konserinde yine bir kenarda onları izlerken şoka girmiştim. Konserlerinin bu kadar mükemmel olacağını beklediğim söylenemezdi açıkçası. Kanım kaynamış, şarkılara eşlik etmiştim ve ben de diğerleri gibi çığlıklar atmıştım. Unutulmayacak bir geceydi. Kuliste gördüğüm taşkın davranışlar da elbette.