"Telefonlarımızı açmıyorsun. Diğerleri ile sana haber yollamamıza rağmen toplantılara katılmıyor ve sözleşmedeki kuralları hiçe sayıyorsun. Evine kadar gelmem ve bu pisliğin içinde oturmamdan utanman gerekir. Sorun değil, gerçekten değil. Sonuçta birbirimiz için çalışıyoruz."
"..."
"Senin saçma davranışların yüzünden turne iptal oldu. Grubun adını ve kariyerini düşünmemekle birlikte kendini tüm medyaya rezil ediyorsun. Bunun bir bedeli yok sanıyorsan aptalsın Zayn. Sizi yükselttik. Hatırlanmaz bir hale gelmenizi de sağlayabiliriz. Arkadaşlarının kariyerlerini de hesaba katarsak tüm bunları göze alabiliyor musun?"
Yaşamam bir hata. Neden yaşıyorum? Zarardan başka ne veriyorum dünyaya? Alyssa' yı incittim. Onu incittim. Onu incittim. Neden? Neden ben yaptım? Nefret ediyorum. Kendimden. Ve dünyadan. Onu sevdim. Ama bu kadın ne hakkında konuşuyor? Neden kimse acı içinde olduğumun farkında değil?
"Bir cevabın yok mu tanrı aşkına?"
Bu kadın. Kim? Neden evimde? Neden konuşuyor? Gitmesini istiyorum. Dünyanın öbür ucuna gitmeli. Ama bunu söylemeye gücüm yetmiyor. Her şey çok fazla.
"Lanet olsun." dedi nefretle. "Kendini uyuşturmayı kes. Ölmek mi istiyorsun?"
İstiyorum. Ölüm hep aklımda. Alyssa ölmemi istedi. Onun her istediğini yapmalıyım. Evet. Yapmalıyım.
"Yeni bir manken var." diye devam etti kadın. Omuzlarına kadar gelen kısa ve sıkıcı saçlarını geriye ittirdi. "Onunla birkaç samimi poz vermen lazım. İki haftadır medyayı fazla sessiz bıraktın."
Alyssa' ya ihanet ettim. Neden bunu tekrar yapmamı istiyor? Yeterince acı verdim. Verdim.
"Bilgileri sana ileteceğim. O güne dek kendini toparla... İyi bir temizlik firmasını da evine gönderirim. Bu bok yuvasının içinde yaşanmaz."
Gidiyor. Herkes gibi. Yine yalnızım. Bu benim lanetimdi. Alyssa. Keşke yanımda olsaydın. Damien seni mutlu ediyor mu? Ölmeliyim. Ölmeli miyim?
Parmaklarımın arasında sıkıca tuttuğum telefonu kaldırıp kilidini açtığımda ekrandaki onun yüzüyle karşılaştım. Orada kahkaha atıyor. Bir zamanlar kahkaha atmasını sağlayabiliyordum. Milyon yıl önce.
Alyssa.
Onu aramak istiyorum. Cesaretli değilim. Haketmiyorum. Ve bana olan nefretini duymaya dayanamıyorum. Korkuyorum.
Onu arayamasam da bazı şeyler yapabiliyordum. Kumandayla düğmeye basmak gibi. Ve basıyorum. Karşımdaki büyük televizyonun ekranında onun yüzü belirdi. Onu çekiyordum. Bahçedeki çardaktayız.
"Ne yapıyorsun?" diye sordu gülerek ekrandaki Alyssa. Elinde her zaman çizim yaptığı defteri vardı.
"Seni sonsuzluğun içine hapsediyorum. Evet. Görüyor musun? Şimdi gülümse. Hadi. Gülümse."
Alyssa gülümsüyor. Dalgalı saçları hafif rüzgarda uçuşurken başını yana eğdi ve bana eşsiz bir manzara sundu. Kamera açısına giren elim, güzel saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı.
"Güzel çıkıyor muyum?"
"Her zaman güzelsin bebeğim. Evet."
Defterini yanına bırakıp üzerime doğru geldiğinde bir an için kamerada kimse gözükmedi. Ardından kamerayı ikimize çevirdim. Alyssa kollarını omuzlarıma sarmış bir şekilde yanağımı defalarca kez öperken ben ise kamera bakıyor ve arsızca dilimi sallıyordum. Mutluydum. Ne kadar da mutluydum? Daha sağlıklıydım. En azından yemek yiyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
after alyssa • malik
Hayran KurguYaptıkları müziğin yanında hareketli ve olaysız gün geçmeyen hayatlarıyla da dikkat çeken, dünyaca ünlü rock grubu One Direction' dan Zayn Malik, bugüne dek karşılaştığı tüm insanlardan daha gerçek birisi olan ve sadece resim çizmekten hoşlanan Alys...