~19~

2.5K 106 27
                                    

Lisa'dan;

Taksiye bindikten sonra başlayan yağmur taksiden indiğimde durmuştu. Eve geçip Rosé'ye seslendiğimde evde olmadığını anladım. Arayıp nerde olduğunu soracaktım.

L; Alo. Rosé nerdesin?

R; Bi arkadaşımdayım. Sen ağlıyor musun?

L; Hayır ağlamıyorum. Bu saatte kim bu arkadaş?

R; Ee şey bizim okuldan değil.

L; Tanımıyorum yani öyle mi?

R; Yakında tanırsın. Kapatmam lazım.

L; Kaçta gelirsin?

R; Bugün gelmem.

L; Garipsin. Neyse dikkat et. Görüşürüz.

R; Görüşürüz.

Telefonu kapatıp odama geçtim. Sıcak bir duşun iyi geleceğini düşünüp banyoya gittim. Kıyafetlerimi çıkarıp aynada kendime bakmaya başladım.

"Çok mu çirkinim? Neden beni sevmiyor?"

Hayatımda ilk defa sevilmek istiyordum. Ailem öldükten sonra Rosé dışında sevenim olmamıştı. Hiç aşık olmamıştım.

Ne  olurdu sanki beni sevse? Sevgime karşılık alsam ne olurdu? Fakat bu tercihi ben yaptım öyle değil mi? Aşık olmayacağını bile bile ben seçtim bunu.

Hem zaten beni neden sevsin ki? Güzel değilim. Ona zevk veremiyorum. Onun istediği gibi bir kız değilim. Hiçbir şey bilmiyorum. Kendi halinde bir kızım. Ayrıca şu an hayatımdan tamamen çıktı. Tabii ki bana aşık olmasını beklemem saçmalık.

Ama bekliyorum işte.

"Aşığım çünkü."

Beni öptüğünde donup kaldığıma pişmanım. Ona karşılık vermek istedim. Ömrüm boyunca o dudaklar benim olsun isterdim. Jennie benim olsun isterdim. Beni sevsin, aşık olsun, kokumu içine çeksin, beni öpsün isterdim. Kalbimiz bir olsun, birlikte yaşlanalım, birlikte gülüp birlikte ağlayalım isterdim.

Sadece istemek bir işe yaramıyor işte. Bitti.

Göğüslerimin üzerindeki kızarıklıklara ve bileklerime baktığımda tekrar canım yanmıştı. Zevk verdiği kadar canımı da yakıyordu. Fazlasıyla...

Küvete girip sıcak suyun bedenimi ısıtması izin verdim. Vücudumu köpükleyip kızarıklıkları acıtmamaya çalışarak masaj yaptım. Sıcak su bedenimi rahatlatırken gözlerimi kapatıp biraz burada kalmayı düşündüm.

Jennie'den;

İçtiğim kaçıncı içki sayamamıştım. Sinirliydim. Fakat neye sinirli olduğumu da bilmiyordum. İçiyordum ama neden içtiğimi de bilmiyordum. Elimdeki bardağı sertçe duvara fırlatıp bahçeye çıktım. Serin havanın kokusunu derince içime çekmek isterken burnuma dolan yağmur kokusu biraz olsun sakinleşmemi sağlamıştı.

"Neyi kafana takıyorsun ki seni salak? Giden gitti bir kere. Aşıkmış gibi davranmayı kes."

Odama girip geceliğimi giyip uyumaya çalıştım. Yarın Pazar, her şey daha güzel olacak. Çünkü kim olduğumu unutmuştum. Tekrar hatırlamam gerekiyor.

~~~~~~~~~~

Püüüüüüüüüüüüüüüü

TELL ME YOU LOVE ME // ~JenLisa ~ (M)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin