Biraz oturduktan sonra Yixing ile ben yanlarından ayrıldık çünkü böylesine sıkıcı başka bir sohbet görmemiştim. Tamam onlar eski anılarını birbirlerine anlatıp gülmekten zevk alıyor olabilirlerdi fakat o anılar gerçekleşirken orada bulunmayan ben ve Yixing pek de memnun olamıyorduk.
Anlaşılacağı üzere Yixing den tamamen ümidi kesmiştim. Çünkü herif beni ciddi anlamda takmıyordu. Ama başka bir kızı takmak zorunda!! Hem o kadar şüphelendiğim Xie Na yı da takmıyormuş.
Yoksa bu çocuk? Yoksa? O tür bir erkek mi? Yani?
"İstersen gel seni güzel bir yere götüreyim de manzara izle. Hem temiz hava alırsın." remsen bana çıkma teklifi etti :))))
Yixing i unuttun Serie! Kendine gel.
"Olur. Çünkü cidden sıkıldım."
Arabaya bindik ve bir saate yakın yol gittik. Sonra bir dağın tepesine doğru çıkan teleferiğe bindik.
Arkadaşlar galiba yükseklik korkum var. Hayırlı uğurlu olsun.
"Tamam Serie ben seni tutuyorum." kafamı Yixing in göğsüne gömdüm. Yoksa bayılacaktım.
Peki en önemli soru;
Şu zamana kadar hiç mi yüksek yere çıkmadım da 20 yaşında bunu keşfettim acaba?
"Geldik mi?" gördüğüm tek şey karanlıktı.
"Serie daha yeni bindik."
Yuh aq.
"Kaç dakika kaldı?"
"10."
"Ya neden bindik ben çok korkuyorum." fırsattan istifade amacıyla Yixing in bayağı kucağına oturdum ben.
"Serie sen yine durumu kullanıyorsun değil mi? Korktuğun falan yok."
Bu çocuktaki zeka ona çok geliyor fazlasını cahillere dağıtalım bence.
"Yixing cidden korkuyorum ya neden yalan söyleyeyim?"
"İyi hadi neyse." o da bana sarıldı ve kendisine çekti.
Efendim?
Omg Yixing sen benden daha dengesizsin ♥
"Serie geldik. Serie!"
Uyumuşum. Mutlu olunca uyuyu veriyorum ben.
"Çık çabuk çık!" adeta teleferikten uçarak indim. O neydi öyle ya? Çin in meşhur işkencelerinden herhalde.
"Gel sana cidden hayran kalacağın bir yer göstereceğim. Buraya daha önce gelmiş miydin?" Yixing elimden tutup beni çekiştirdi.
Yixing sen ne yapıyorsun gülüm?
Yani bu tür şeyler yaşamamız için senden vaz mı geçmem lazımdı?
"İlk defa geldim." soru sormuş olduğunu sonradan hatırlayınca bir kaç dakika sonra cevap vermiş bulundum.
"O zaman gözlerini kapat." arkama geçip gözlerimi kapattı.
Abi kalp krizi geçiyorum yapma.
"Ama dur düşerim böyle." kollarımı öne doğru uzatarak yürüyünce eminim ki zombi gibi gözükmüşümdür.
"Tamam ben seni tutuyorum." ve gözlerimi açtı.
Oha! Şaka olduğunu söyle!!
"Yixing bu harika!" gün batımını hiç bu kadar kusursuz bir açıdan görmemiştim. İster istemez gözlerim yaşardı.
