KARMAKARIŞIK!

2.5K 214 300
                                    

Hayatınızdaki bazı kararları saniyeler içinde verirsiniz. Bazı tercihleri saniyeler içinde yaparsınız. Dediğim gibi hayat size bunlar için sadece birkaç saniye verir, fazlasını değil.

Siz kafanızda gerçekleştirmeyi düşündüğünüz ya da gerçekleşeceğini düşündüğünüz olayı kurgularken bambaşka bir şeyin içinde bulursunuz kendinizi.

Tıpkı benim gibi. Bu sabah Türkiye'ye gideceğim düşüncesiyle hazırlandım, evden çıktım, havaalanına gittim. Şimdi ise Jimin'le evime gitmek için taksideyim. Neler düşünüyordum ve neler oldu!

Konuşmadan ona baktım. Sessizce dışarıyı izliyordu. Arabaya bindiğimizden beri ne benimle konuşmuştu ne de bana bakmıştı. Gitmediğim için üzgün müydü acaba? Ama ben onun yüzünden buradaydım, o benim gitmeme izin vermemişti. O zaman neden şimdi böyle davranıyordu? Sanki kalmama üzülmüş gibi..

"Keşke bu planından bana da bahsetseydin." Onunla iletişime geçmem gerektiğini hissetmiştim.

"Bahsetseydim karşı çıkardın." Bana bakmadan konuştu.

"O zaman daha önceden yapsaydın da valizlerimi de kurtarsaydın." Ah neredeyse ağlayacaktım doğru ya! Kaçmaya çalışırken valizlerim çoktan uçağa yerleştirilmişti. Böylelikle onlarda bensiz Türkiye'ye gitmişlerdi. Tüm kıyafetlerim!

"Boşver iyi olmuş."

"Anlamadım?"

"Benim sayemde o berbat şeylerden kurtulmuştun oldun işte yenisini alırsın."

"Ne?" Taksinin durmasıyla parayı uzattı ve indi. Ne demişti o? Berbat mı? Bir dakika ne oluyoruz?

Ben de hızlıca indim ve peşinden girdiği kafeye adımlarımı attım. Onun söylediğine göre çocuklar burada olacakmış, ben de onlara sürpriz yapmalıymışım.

Jimin'e neler oluyordu?

"Nereye kayboldun sen? Gizlice bir yerlerde ağlıyor muydun yoksa?" Seslerini duyarak masalarına doğru ilerledim.

"Arya! Sen gitmedin mi?" Namjoon'un tepkisiyle birlikte hepsinin dolu ağızlarından böyle cümleler çıkmıştı. Çoğunu anlayamamıştım.

"Evet. Jimin sayesinde." Gülümsemeye çalıştım.

"Benimle ne alakası var? Ben hiçbir şey yapmadım."

"Ne?" Bu ne yapmaya çalışıyordu?

"Hey ne oldu anlatsanıza!" Tae kalktı ve etrafımda turladı.

"Arya'nın annesi vazgeçti ve Arya bizimle!"

"Yalan söyleme! Jimin, benim burada kalmam için plan yapmış. Pasaportumu ve biletimi gizlice aldı, ben de gidemedim böylelikle." Masadan garip bağırma sesleri yükseldi ve hepsi beni bir anda kucakladı.

"Çok mutlu oldum, gerçekten." Min Yoongi beni sıkı sıkı sararken söylemişti bunu. Onu seviyordum, hem de çok! Bu sevimli ve sevgi dolu hali çok sürmüyordu Yoongi'nin hemen eski haline dönmüştü. Masaya tekrardan oturdu ve patateslerinden yemeye devam etti.

"Başımda dikilip durma, otur artık."

"Yok, ben gideceğim."

"Hayır, otur bir şeyler ye." Jungkook zorla kolumdan tutmuş ve oturtmuştu beni.

"Eminim stresten hiçbir şey yememişsindir." Jin oldukça haklıydı.

"Hem birazdan arkadaşında buraya gelecek. Neydi ismi?" Namjoon'a dönerek sordu Hoseok.

"Eseyla."

"Esila." Dedim onu düzelterek.

"O neden geliyor ki buraya?"

İYİ KIZLAR KÖTÜ ÇOCUKLARI SEVER -1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin