Irmak küçük bir kadına benzettiği sarışın kızın kendini getirdiği eve bakarken boğazı çöl kadar kurumuştu. Dru onun merakla evi ve girdikleri bahçeyi inceleyen güzel yüzünü parçalamak için can atsa da melek gibi tatlı ve yumuşak bir tebessümle gülümsedi.
" Hadi gel." dedi.
Irmak onun sesiyle dalgınlığından sıyrılmıştı ." Burada mı Kayra ?"
" Hı hı.Burada. Içeride."
Dru'nun gözü Irmak' ın boynundaki nazik damara takılmıştı. Bir an sıcak kanının tadının nasıl olacağını hayal ederek iştahı kabardı. Ağaçların arasına çekip, güzelliği ve kendisinin asla sahip olamayacağı kadın bedeni yüzünden haset ettiği kızın icabına bakabilirdi.
Ondan hayatını çalıp, Kayra'nın aşık olduğu yüzünü ve bedenini parçalardı. Gerisini köpekler hallederdi. Bu kadar kolay bir hamleyle kızdan sonsuza dek kurtulabilecekken kendini tutmak zorundaydı. Bunu bizzat Kayra'nın kendisi yapacaktı kıza. Astaroth'u kızdırma riskini göze alamazdı zaten.
" Kimin evi bu peki ?" diye sordu Irmak.
Dru zili çalmıştı bile. " Babamın ."
" Kayra peki? Onu nerden tanıyorsunuz ?"
Dru gülümsedi. " Kayra' nın amcası babam. Gel hadi."
Irmak kafası karışarak Dru'nun peşinden eve girdi. Kapıyı onlara açan sevimli bir yüze sahip kıza gözü takıldığında korkuyla irkilmişti bir an ama kızın insanı korkudan buz kestiren simsiyah damarlarının harita ağı gibi çatlaklarla doldurduğu hortlak beyazı yüzü o kadar hızlı bir şekilde sevimli ve normal bir görüntü kazanmıştı ki Irmak yorgun zihninin oyunu sandı.
" Kayra'nın amcası olduğunu bilmiyordum." dedi Irmak. Etrafı meraklı gözlerle inceliyordu.
Dru onun gırtlağına çökmeye can atarak seyretti kızı " Bize de senden hiç bahsetmemişti zaten."
Irmak kızın cevabından ziyade, sesindeki iğrenmeyi tuhaf bularak irkilip, ona baktı.
" Beni nasıl buldun o zaman ? "
Dru, kendi aptallığına kızdı. Kontrollü olması gerekiyordu.
" Kayra çok kötü bir kaza geçirdi. Bir süredir kafası bir gelip, bir gidiyor. Seni sayıkladı. Görmek istediğini söyleyince yanına geldim "
Irmak telaşlanmıştı. Adrenalinle dolan sisteminde nabzının ritmi hızlanmıştı. Dru'nun karmakarışık, sislerle dolu çarpık zihninin karanlık köşelerinden sızmaya başlayan deliliği o nazik damarı yarıp, içindeki nektarı boşaltarak kızı kurutmak için Dru'yu ele geçirmeye başlamıştı.
" Kaza mı? Nasıl? Nerede olmuş bu kaza ? Kayra nerde ?Lütfen beni ona götür."
Irmak'ın Kayra' nın adını söylediğini duymak Dru gibi biri için kopma noktasıydı.
" Tabi ki. Gel hadi benimle. Çok sevinecek seni gördüğüne " deyip, elini tuttu Irmak'ın.
Merdivenlere ulaşamadan tok bir ses onlara ulaşmıştı.
" Şu anda sevgili kuzenimizin yanında doktoru var. Isteseniz de göremezsiniz."
Irmak sesin sahibine dönünce, Dru'ya çok benzeyen yakışıklı ve uzun boylu, kendi yaşlarında bir genç adamla karşılaştı. Dru gibi beyaza yakın sarı saçları ve kocaman mavi gözleri vardı.Dru'nun gökyüzünün sakin maviliğine kıyasla onun gözlerinin azur mavisi ışığa tutulan mücevher parçası gibi ışıltı saçıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kadim Ittifak #wattys2019
FantasyOnlar tarihin yazılmaya başlamasından çok daha uzun zamandır buradalar.Unutuldular . Affedilmediler.Cezalandırıldılar Hesapl aştılar. Araya karıştılar.Fark edilmeden yaşadılar.Ve en eski düşmanları birer birer onları bulup avlamaya başlayınca oyun...