Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ne ikna edici bir intihar girişimidir şimdi göz göze gelmek.
(Alıntıdır)
℘
Ne bir mesaj ne de arama...
Onsuzluk bile bana küsmüşken ondan ses soluk yoktu.
Hak etmemişti.
Aşkımız bunu hak etmememişti.
Onun hayatına geri dönmesi bir haksızlıktı. Onu terk eden benken neden aklımdan bir saniye bile çıkmıyordu.
2 hafta olmuştu.
Dolu dolu onsuz, acıyan kalbimle 14 gün...
Acı çeken sadece ben miydim?
Leo'ya su verdikten sonra evden çıkmıştım.
Her günüm böyle geçiyordu.
Kalk. Hazırlan. Yemek ye. Hapları yut. Leo'yla ilgilen. Şirkete git.
Aklımdan çıksın diye kendimi çalışmaya vurmuştum.
Taksi çağırıp şirkete gitmek 1 dakika gibi gelmişti. Aksime hava canlıydı.
Telefonum bir mesaj ile titrediğinde heyecanla açmış ve Alice yazısı ile somurtmuştum.
Lisa uzun zaman oluyor değil mi? Bana uğramaya ne dersin?
Hiçbir şey yazmamıştım. Çok nazik ve kibar bir kadındı. Fakat onun yanına gitmek istemiyordum en azından tek başıma...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Breath and Blood | lizkook¹
FanfictionKöşe başında sarhoş olmayı da seversin, anason kokulu dudaklarınla deli gibi sevişmeyi de... Taze bir günah gibi, pişman et beni işlediğim anda. Kıvılcım ol, kanıma sıçra. ateş ol, damarlarımı yak. Yangın ol, akılımı başımdan al. Bir sevda kılığına...
