Jungkook: :D
Tuhaf Anonim: ?
Jungkook: :D
Tuhaf Anonim: ne oluyor?
Jungkook: :D
Tuhaf Anonim: iyi misin?
Jungkook: :D
Tuhaf Anonim: korkmalı mıyım?
Jungkook: belki :D
Tuhaf Anonim: şu emojiyi atmaktan vazgeçer misin artık?
Jungkook: :D
Tuhaf Anonim: ne var? Ne oldu?
Jungkook: yalan söyledim.
Tuhaf Anonim: hangi konuda?
Jungkook: kahve dükkanına gitmedim.
Jungkook: bunun yerine kırmızı elbiseli kızı,
Jungkook: yani seni takip ettim.
Jungkook: ve,
Jungkook: şuan da girdiğin binanın altındayım.
Jungkook: kendin mi aşağıya inersin? yoksa şantaj mı yapayım :D
Tuhaf Anonim: güzel.
Tuhaf Anonim: şimdi evine dön.
Tuhaf Anonim: canavarınla?
Jungkook: yani diyorsun ki, ben tehdit ve o tarz zorlamalardan hoşlanıyorum?
Tuhaf Anonim: yani diyorum ki,
Tuhaf Anonim: evine dön.
Tuhaf Anonim: çünkü ben de yalan söyledim.
Tuhaf Anonim: az önce kahve dükkanından çıktım. Ve bu havada kırmızı bir elbise giyecek kadar aklımı kaçırmadım. Kahverengi pantolonum ve kahvemle salaklığının keyfini çıkartıyorum :D
Jungkook: bu kızın sen olmadığına inanmam gerektiğini mi söylüyorsun yani?
Jungkook: çok beklersin.
Jungkook: :D
Tuhaf Anonim:
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sillage ❧ rosékook ✓
Fanfiction"Her saat, yaralar sonuncusunu öldürürmüş. Sense her saat yarama yaralar ekliyorsun. Yaktığın yeter cehenneminde, kül oldum. Dokundukça savruluyorum, dokunmasan kanıyorum. Kokuna hasret kaldım. Hasretine dilharap." [Jeon Jungkook ✗ Roséanne Park Cha...