&
➰
Utanç verici gösterimizin ardından kahkahalar eşliğinde Waffle House'tan çıkmış ve neredeyse güneş batana ve geceyi geçirebileceğimiz uygun bir motel bulana kadar da yolculuğa devam etmiştik.
İki katlı, küçük motelin otoparkından sırtımızdaki çantalarla resepsiyonun olduğu yere doğru ilerlemeye başladığımızda bakışlarımı motelin dışındaki merdivenlere ve odalara doğru çevirdim. Burası odaların içerideki bir koridora değil de dışarıya açıldığı binalardandı.
Açıkçası, hayatım boyunca tüm o lüks ve şaşalı olan gereksiz otellerden sonra ilk defa böyle bir yerde kalacağım için oldukça heyecanlıydım.
Lobiye girdiğimizde bizi saçlarında rengarenk bigudiler olan, orta yaşlarda ve kilolu bir kadın karşıladı.
Bizi görür görmez güzel bir gülümsemeyle elindeki meyve tabağını masanın üzerine bıraktı ve rahat bir şekilde masaya doğru uzattığı ayaklarını indirerek, "Size nasıl yardımcı olabilirim?" Diye sordu.
Çok yorgun olduğumdan mı yoksa bir an önce odama çıkıp rahatlatıcı bir duş almak istediğimden mi bilemiyordum ama bir an boş bulunarak, "Biz oda istiyoruz" diye atladığımda Jungkook şaşkın bakışlarını üzerime dikerken kadın sırıttı ve gayet rahat bir tavırla, "Tek yataklı mı yoksa çift yataklı mı?" Diyerek beni utançtan yerin dibine geçirebilecek bir imada bulundu.
O sırada sanki dakikalardır hiçbir işe yaramayan zihnim devreye girdi ve Jungkook'un omzuma değen omzundan uzaklaşmamı ve aramıza arkadaş olduğumuzu net bir şekilde belli eden bir mesafe koymama izin verdi.
"Çift! Yani tabikide çift yataklı."
Son çırpınışlarımın ardından bakışlarımı yere indirip döşemenin desenini incelemeye başlayacağım sırada Jungkook'un keyifli kıkırtısını işittim.
"Tam bir baş belasısın, bunu biliyorsun değil mi?"
Kadın ikimizin arasında geçen bu saçma diyologu anlamlandırmaya çalışırken Jungkook daha fazla uzatmadan cebinden cüzdanını çıkarttı ve, "Mümkünse yan yana, iki tane tek kişilik oda istiyoruz efendim." Diyerek kibarca konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐅𝐚𝐭𝐞𝐝 𝐑𝐨𝐚𝐝 | RoséKook
FanfictionYirmi bir yaşındaki Rosé başına gelen trajediler yüzünden içinde bulunmak zorunda kaldığı hayatı reddedince ilk bulduğu uçak biletiyle Amerika'ya gider ve sonu olmayan, varış noktasını kendisinin bile bilmediği bir otobüs yolculuğuna çıkar. Çıktığı...