Herkese yeniden merhabalar.
Bölüme geçmeden önce sizler için ufak bir duyurum olacak.
Maalesef her bölümü elli küsür kişi okumasına rağmen çoğu oy vermediği için bundan sonraki bölümlere oy ve yorum sınırı koymaya karar verdim. Yani aksi bir durum olmadıkça ve ben bölümü yazmayı erken bitirmediğim sürece sınırlar geçilmeden yeni bölüm gelmeyecek.
Sözü daha fazla uzatmadan sizi bölümle baş başa bırakıyorum. Umarım beğenirsiniz 🙏🏻
Bir sonraki bölümde görüşmek üzere, keyifli okumalar.
&
➰
Uyandığımda her zaman alışık olduğum o sert ve sabah esintisinin getirdiği soğukluktaki cama yaslı bir şekilde değil de, aksine daha yumuşak ve rahat bir yerde uyuduğumu farketmemle birlikte gözlerimi yavaşça araladım.
Görüş açıma giren siyah tişörtle birlikte ciğerlerime doluşan vanilya kokusu o uyku sersemi halimden kurtulmamı ve bir anda gerçek hayata dönmemi sağladığında huzursuzlukla yerimde kıpırdandım ve başımı Jungkook'un göğsünden kaldırarak bakışlarımı suratında sabitledim.
Belimde duran ve beni sarmalayan kolu her ne kadar hareketlerimi kısıtlamış olsada şaşkınlığıma rağmen dikkatli bir şekilde aramızdaki mesafeyi arttırdım.
Tanrım... Ne ara bu hale gelmiştik hiçbir fikrim yoktu. En son hatırladığım bütün gece boyunca, ikimizde uyuyup kalana kadar bir konudan diğerine atlayarak yaptığımız eğlenceli sohbetler olmuştu.
Jungkook'un sevdiği müzik türlerinden tutun da, benim neden büyük bir Pink hayranı olduğumdan, onun neden meyve suyu içmeyi sevmediğinden ve benim neden sağlıksız yiyeceklerden nefret ettiğimden...
Hatta bir ara aramızdaki bu tatlı sohbet havası o kadar sarmıştı ki ona en yakın arkadaşımdan, Lalisa'dan bile bahsetmış. Ne zaman tanıştığımızdan, nasıl en yakın arkadaşlar haline geldiğimizden...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐅𝐚𝐭𝐞𝐝 𝐑𝐨𝐚𝐝 | RoséKook
Hayran KurguYirmi bir yaşındaki Rosé başına gelen trajediler yüzünden içinde bulunmak zorunda kaldığı hayatı reddedince ilk bulduğu uçak biletiyle Amerika'ya gider ve sonu olmayan, varış noktasını kendisinin bile bilmediği bir otobüs yolculuğuna çıkar. Çıktığı...