Cadı Gücüm/Vaftiz Hayvanım

4.2K 377 56
                                        

Yatağıma geri döndüm ve uyudum. Sabah olduğunda o kadar uykum vardı ki zar zor kalkıp hazırlanmış ve sınıfıma gitmiştim.

İlk dersimiz bir de Büyü dersiydi. Asalarımızla çeşitli büyüleri yapmayı öğrenicektik. Bu durumda bahçeye çıkıcaktık. Aşırı uykum vardı.

Bahçede herkesi sıraya dizip öğretmeni beklemeye başladım. Hiç biri farkında olmasa dahi güç sıralarına göre dizmiştim.

Camdan bana bakan Nicholas'la göz göze geldik. Geleceğindeki cadı ben miydim bilmiyordum. Ama bu mümkün olamazdı. Ona kendimi kaptırsam bile biz iki ayrı ırktık. Ne cadıları ne de büyücüleri alırdım karşıma.

Öğretmen geldi. Anında yerime yani en başa geçtim.

—Bu derste gereksiz asa sallama veya büyü görmek istemiyorum. Sadece size anlatılanı düzgünce yapsanız yeter.

Bu ne asabilikti böyle. Hah kendini bir şey sananlar klubüne hoşgeldiniz bay...?

—Ben Christopher Rogers.

Bay Rogers.

— Herkes asalarını çıkarsın.

Asamı belimden çıkardım.

—Öncelikle dersimizi burada işlemiycez.

Asasıyla tepemizde bir daire çizdiğinde oldukça kurak kayaların ve taşların olduğu bir alana gelmiştik.

—Bu derste bir şeyleri havalandırmayı öğrenicez. En büyükten başlıycaz. Yapamayan bir alt kademeye geçicek.

—Yavaşça asamızla küçük bir daire çiziyoruz. Havalandımak istediğimiz nesneyi işaret ediyor bunu yaparken
aeroportus diyoruz. Sırayla gelin gelen adını söylesin.

En sondaydım. Güzel bir şov fena olmazdı.

—James.
Diyip en büyük taşa gitti.

—Aeroportus.

Kımıldamadı bile.

Daha küçük daha küçük derken sonunda dokuzuncu taşı kaldırmayı başarmıştı. Utançtan ölüyordu.

—Güç senin gücün değil. Asanın gücü.
Konsantre olup gücü hissederek yapmalısın. En kısa sürede meditasyon dersinizde öğretmeninle konuş.

Kafasını salladı.

Ardından bu şekilde geçti. En iyi yapan üçüncü taşta başarmıştı.

Tüm taşlarla birlikte bizi de kaldırsam ne olurdu. Kırmızı enerjim çıkardı. Bunu kendi cadı gücümle yapmalıydım. En büyük taş kalkmıyorsa bile diğerlerine geçmeliydim. Eğer olurda kırmızı güç ortaya çıkarsa kesinlikle iyi şeyler olmazdı.

Miras olarak bana düşenlerin yanında kendi cadı güçlerimde vardı. Ben bu zamana kadar bu kırmızı güç olmadanda çok güçlü bir cadıydım. Ve şimdi de öyle olmalıydı.

En büyük taşa doğru yaklaştım.

—Madelaine Blackpearl Bay Rogers.

Asamla bir daire çizdim.

—Aeroportus. Ve küçük bir dokunuşla taş havalandı.

Herkes şaşkınca bakarken daha fazla tutamadım ve taş aniden yere düştü.
Bu düşüş yerin sallanmasına ve hepimizin geriye doğru savrulmasına sebep oldu.

Taş ortadan ikiye önce çatladı ardından birbirinden ayrılarak iki zıt köşeye düşmeye başladılar. Asıl sorun bir parça üzerime doğru düşüyordu.

Madelaine Blackpearl (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin