"KAYBEDERSEM KAYBEDECEKSİN"

78 23 1
                                    

Sınıfa girdiğimizde hemen arkamızdan Doruk geldi. Kantinde yaptığı hareket söylediği sözcükler...

Hala o şokun etkisindeydim. Dudağıma kan sürmüştü ve 'Ben ne yaşarsam sende aynısını yaşayacaksın' demişti.

Sırama oturdum ve hocayı dinlemeye çalıştım. Kulağım ondaydı fakat söylediği hiçbir şeyi anlamıyordum. Beynimin içinde sadece Doruk'un söylediği şeyler vardı.

Doruk ayağa kalktı ve hocaya bir şey söyledi. Hocanın gözleri ışıl ışıl parlarken dudaklarından 'tamam' dediğini anlamıştım. Ne oluyordu?

Doruk tekrar yerine oturduğunda hoca da masaya oturarak gözlüklerini çıkardı.

"Arkadaşlar size bir sunum görevi vermek istiyorum. Bu fikri Doruk arkadaşınızdan aldım. Şimdi herkes dörderli grup oluşturacak ve bu grup seçtiği herhangi bir konu hakkında sunum yapacak şimdi grupları alalım"

Dedi. Hoca daha yeni susmuştu ki Yağız hızla konuştu.

"İrem Derin Doruk"

Dedi. Gözlerim şaşkınlıkla açılırken Ali ayağa kalktı.

"Kabul etmiyoruz hocam İrem Derin Ömer ve ben çalışmak istiyoruz"

Dedi. Sesi az da olsa sinirli çıkmıştı. Hoca başını olumsuz anlamda salladı.

"Bilirsiniz ki ilk söyleyen her zaman kazanır"

Dedi. Ali konuşacağı sırada İrem kalktı.

"Hocam ben bu iki çocukla çalışmak istemiyorum Derin de öyle"

Dedi. Hoca iyice sinirlenmeye başlamıştı.

"Kiminle çalıştığın önemli değil. Sizinle uğraşamam. Diğer gruplar?"

Diye sordu sınıfa bakarak. Bizi takmıyordu resmen. Doruk arkasını dönerek sırıttı.

"Oyun zamanı buzul prenses"

Dedi memnuniyetle. Çok sinirlerim bozulmuştu. Tamam benimle uğraşsın ama İrem ne alaka?

Yağız'da İrem'e bakarak sırıtıyordu. Ömer ve Ali ise sinirden ne yapacaklarını bilmez bir halde birbirlerine bakıyorlardı.

"Derin çalışma falan yok bunlarla"

Dedi Ali bakışları Doruk'a kayarken. Cevap vermek üzereyken hoca konuşmaya başladı.

"Eğer sunum hazırlanmazsa ya da grup içinde sıkıntı çıkarsa mezun olmayı unutun"

Dedi gayet tehditkar bir sesle. Ali gözlerini bana çevirerek sinirle soludu.

"Kesinlikle Rainbow'a gidip Mert abiyle konuşmalıyız"

Dedi. Başımı tamam anlamında salladım. Ah Doruk nedir bu yaptıkların?

***

"Ne olursa olsun kızları onların yanına gönderemeyiz."

Dedi Ali. İki saattir İrem ile onları ikna etmeye çalışıyorduk.

"Hoca not kırıcam dedi abi salak mısın?"

Dedi İrem hala ikna etmeye çabalarken.

"Kafayı yiyeceğim lanet olsun"

Ali ellerini saçlarından geçirdi.

"Hoca da dinlemiyor ki"

Ellerimi masaya koyarak ayağa kalktım.

"Yeter ya umutsuz vaka gibisiniz. Sakin olun bir. En fazla ne yapabilirler ki?"

"Bencede fazla büyüttünüz biz erkek gibi kızlarız. Gerekirse ikisini de benzetiriz"

ACIYI SEVMEK...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin