Söylediği şeyle yerimde durup bir süre ona baktım. şaşırdı ve gözlerini kaçırdı.
"Şey yani onun gibi kötü birini sevmeseydin keşke"
Dedi. Farkında olmadan ağzından kaçırmıştı. Benden hoşlanıyor muydu?
"Yoksa sen..."
Dedim ve sustum. Salakça bir şey söylememem gerekiyordu. Kalkıpta sen benden hoşlanıyor musun demek olmazdı. Özgür soru sorarcasına bana bakınca sıyrılmak için elimi karnıma götürüp sızlanmaya başladım.
"Derin iyi misin?"
dedi Özgür endişeyle. Kolumdan tutarken kendimi yere bıraktım.
"Çok kötü kramp girdi"
Dedim. Yalandan ölünebiliyorsa ölürdüm.
"Tamam hadi doktora gidelim"
Dedi.
"Hayır doktor olmaz!"
Dedim korkuyla Özgür ise şaşkınca bana baktı. Ses tonumu biraz alçaltarak masumca ona baktım.
"Ben iğneden korkuyorum"
Dedim. Özgür gülümseyerek beni kucağına aldı. Elimi boynundan geçirdim ve yüzüme yakın olan yüzünü incelemeye başladım. Normalde sakalı hiç beğenmezdim ancak Özgür'e öyle yakışıyordu ki. Yüzünü kaplayan kirli sakalları onu olduğundan iki yaş büyük gösteriyordu. Onu tanımasam 26 27 yaşlarında olduğunu düşünürdüm. Sonra gözlerim kahvelerinde takılı kaldı. Güneşten dolayı gözleri kısılmıştı. Onu öpmek istiyordum şu an. İçim öyle ısınmıştı ki. Midemde değişik bir hareketlilik hissediyordum. Hayır hayır kelebek falan uçuşmuyor. Böyle nasıl desem sanki binlerce karınca yürüyor gibiydi. Kalbim daha hızlı atmaya başlamıştı. Onun kalp atışlarını da duyabiliyordum. O an kulağımı kalbinin üstüne koyup dinlemek istedim.
"Derin cevap versene"
"Hıı efendim?"
Hıı mı? Derin kendine gel lütfen.
"Beni diyorum kandırdın galiba"
"Yoo ben kandırmadım"
Özgür kahkaha atarken beni kucağından bıraktı. Evet resmen bıraktı. Kalçam sertçe yere değerken sinirle Özgür'e baktım.
"Ne yaptığını sanıyorsun?"
"Beni kandırmanın cezası küçük hanım"
Yerden kalktım ve üzerimi silkeledim. Etrafta birkaç kişi bana bakarak gülüyordu.
"Pislik senin yüzünden insanlar nasıl bakıyor"
"Ba-na-ne"
Dedi umursamazca. Sinirlerim iyice tavan yaparken yanımdan geçen çocuğun elinde ki kolayı alıp Özgür'ün suratına boşalttım. Bakışları sertleşti. Korkmadım desem yalan olurdu.
"Şimdi bittin"
Dedi ardından beni kucaklayarak denizin önüne getirdi. Yüzme bilmiyordum. Tam ağzımı açmıştım ki beni fırlattı. Su ağzımdan ve burnumdan girerken yüzeye çıkmaya çalıştım. Su o kadar soğuktu ki bilincimi kaybetmek üzereydim. Ellerimi yukarı kaldırıp çırpındım. Özgür gelmiyordu. Kafam sudan çıktığında sadece Özgür'ün ismini söyleyebildim. Suda çırpınırken bir karartı gördüm. Karşımda Özgür vardı. Ellerimi tutmaya çalışırken gözlerimi kapattım. Korkutma sırası bende. Nihayet sudan çıkmıştık. Sırtım yere değdi.
"Derin Özür dilerim lütfen gözlerini aç"
Dedi endişeli bir şekilde. Gözlerimi açmadım. Etrafımızda bir sürü insan toplanmıştı. Ardından Özgür kalp masajı yapmaya başladı. Gözlerim çok az açtım. Özgür endişeyle kalp masajı yapıyordu. Kalkmayacaktım işte. Beni denize attı biraz sürünsün.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACIYI SEVMEK...
Teen Fiction"Senin için ölürüm" Dedi. Yutkundum. Gözlerimin dolmasına izin vermedim. Her şey bitmişti benim için. Artık yoktu. Hiç olmamış gibiydi. Derin bir nefes aldım. "Benim için zaten öldün" Dedim. Uzun bir süre yüzüme baktı. Bir şey demesine izin vermede...
