Telefona gelen mesaj sesiyle gözlerimi açtım. Saat 12 olmuştu. Esneyerek mesajı açtım.
Doruk: Hala uyuyor musun?
Az önce uyandım.
Doruk: Hazırlan o halde.
Neden?
Doruk: Sanırım sürpriz:)
Ne yapacağız.
Doruk: Yarım saat içinde hazır olmazsan vazgeçmiş olacağım.
Yarım saat mi demişti o? Doruk'a mesaj yazmak yerine koşarak banyoya girdim.
Hızla üzerimi giyip makyaj yapmaya başladım. Saçlarımı da aynı hızla düzleştirirken bir yandan da kombinimi kafamda oluşturuyordum. Her buluşmada bunu yapıyordu. Hayır yani 1 saat 2 saat geç gitsek ne olur ki?
Doruk'un aramasıyla elimde ki düzleştiriciyi bıraktım.
"Aşağıda 10 dakikadır bekliyorum"
"Sadece 5 dakika hemen ineceğim"
"Bekleyemem bir dakikan var. Gelmezsen giderim"
Telefon yüzüme kapanmıştı. Kabloyu fişten çekip hemen ceketimle ayakkabılarımı giydim. Koşarak merdivenlerden indim. Arabayı çalıştırmaya başlamıştı ki kapıya yapıştım.
"Sen ciddi ciddi beni almadan mı gidecektin?"
"Benim şakam yok. Bin hadi."
Sinirle ona bakmaya devam ederken arabaya bindim. Tek kelime etmiyordum. Hatta üstüne bir de somurtuyordum. Doruk ise aldırış etmeden yola bakıyordu.
Birkaç dakikanın ardından gözleri beni buldu.
"Eğer somurtmaya devam edersen gitmekten vazgeçebilirim."
"Vazgeç o halde?"
"Peki"
Diyip arabayı sağa çekmişti. Sinirle ona baktım. Ne yapıyordu acaba? Onunla kavga etmek yerine kapıyı açtım. Ayağımın birini dışarı atmıştım ki anlamadığım bir hızla alnıma bir öpücük kondurdu. Şoka girmiş gibi ona bakıyordum. Konuşamıyordum. Hareket bile edemiyordum. O ise gülerek bana bakıyordu.
"Bilseydim daha önce öperdim"
"Derin?"
"Efendim"
Sesim aşırı kısık çıkmıştı. Kahkaha atıyordu. Bildiğiniz kahkaha atıyordu.
"Sadece alnından öptüm. Bu kadar heyecanlanma"
Onun için sadece alından öpmekti ama benim için bambaşka bir şeydi. Önce sarılmıştı. Sonra avuç içimi öpmüştü. Şimdiyse alnımdan öpüyordu. Bunlar benim için çok değerli şeylerdi.
Doruk bana gülmeye devam etmek yerine arabayı kullanmaya başladı. Bense ellerimle oynuyordum. Teypten gelen sese odaklandım.
'Tuttum eli sıcacıktı. Yüreği elindeymiş gibi'
En sevdiğim şarkıydı. Aklıma selvi boylum al yazmalım gelmişti.
"Doruk tahmini işimiz ne kadar sürer?"
"Bilmiyorum. Neden soruyorsun?"
"Aslında bir film izlemek istiyordum"
"Hangi film?"
"Selvi Boylum Al Yazmalım"
Gülümseyerek bana baktı.
"Tamam ben bizim çocuklara söyleyeyim sinemayı hazırlasınlar"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACIYI SEVMEK...
Jugendliteratur"Senin için ölürüm" Dedi. Yutkundum. Gözlerimin dolmasına izin vermedim. Her şey bitmişti benim için. Artık yoktu. Hiç olmamış gibiydi. Derin bir nefes aldım. "Benim için zaten öldün" Dedim. Uzun bir süre yüzüme baktı. Bir şey demesine izin vermede...