"Ee bize biraz müsaade edin beyler"
İrem'in ricasıyla Ali ve Ömer dışarı çıkmışlardı.
"Derin"
Dedi İrem endişeli bir sesle.
"Çok kötü şeyler dönüyor"
Diye ekledi. Yatakta hafifçe doğruldum.
"Ne oluyor?"
"Bak sakin ol tamam mı"
"İrem çatlatma insanı!"
İrem kapıya hızlı bir bakış atarak tekrar bana döndü.
"Doruk her yerde Yiğit'i arıyormuş. Yağız bulursa öldürür dedi"
Yataktan kalkarak dolaba yöneldim.
"İrem onu biz bulmalıyız"
Dedim kıyafetleri çıkarırken.
"Derin lütfen yapma. Doruk'tan olabildiğince uzak olmalısın"
Ona cevap vermek yerine kıyafetlerimi giydim. Bileklerim hala acıyordu.
"Derin Ali ve Ömer duyarsa beni keser. Lütfen gitme"
"İrem!"
Dedim ciddi bir ses tonuyla.
"O çocuk beni nasıl bir şeyden kurtardı farkındasın değil mi? Benim yüzümden ölebilir."
"Ne yapabiliriz ki? Nerde bulabiliriz onu?"
Yutkundum.
"Bilmiyorum ama burda boş boş oturamam. Gelmemekte özgürsün."
Dedim. İrem çantasını koluna takarak yanıma geldi. Odadan çıktığımızda etrafta Ömer ve Ali olmadığı için şükrettim. Hızlı adımlarla hastaneden ayrıldık. Yağız ulaşımı kolaylaştırmak adına İrem'e araba bırakmıştı. İrem sürücü koltuğuna geçerken bende yan tarafında yerimi aldım ve Yiğit'i aradım.
"Nerdesin?"
Sinirli sesime karşılık derin bir iç çekti.
"Derin iyi olacağım"
"Yalan söylüyorsun. Seni öldüreceğini biliyorsun"
Dedim kırgınca.
"Hayır ölmeyeceğim. Gidiyorum İstanbul'dan Doruk'un muhtemelen ömrü boyunca bulamayacağı bir yere"
Dedi kendinden emin bir şekilde.
"Senin iyi olduğundan emin olmak istiyorum. Nerdeysen geleceğim."
Hafifçe güldü.
"Peki konum atıyorum"
"Tamam"
Telefonu kapatır kapatmaz konum gelmişti. Olabildiğince erken gitmek istiyordum.
Nihayet attığı konuma geldiğimizde gördüklerimiz hiçte iyi şeyler değildi. Doruk bizden önce davranıp Yiğit'i bulmuştu. Önümüzde ki araca zorla bindirilen Yiğit'e baktım. Kapıyı açtığım sırada İrem elimi tuttu.
"Yapabileceğin hiçbir şey yok. İnme takip edeceğim"
Mantıklı planına karşılık kapıyı kapattım. İrem dediği gibi onu takip etmeye başladı. Korkuyordum. İçim çok huzursuzdu. Bunca şeyden sonra bir de Yiğit'in ölümünü kaldıramazdım.
"Polisi ara"
İrem'in sesiyle irkildim. Hızlı bir şekilde numarayı tuşladım ve İrem'e uzattım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACIYI SEVMEK...
Teen Fiction"Senin için ölürüm" Dedi. Yutkundum. Gözlerimin dolmasına izin vermedim. Her şey bitmişti benim için. Artık yoktu. Hiç olmamış gibiydi. Derin bir nefes aldım. "Benim için zaten öldün" Dedim. Uzun bir süre yüzüme baktı. Bir şey demesine izin vermede...