•GENÇLİĞİMİN SON YAZINA DAİR•
Son yazımda hayatım ikiye ayrıldı. Derin bir uçurum, cehennemden bir çukur açıldı. İltihaplı ve sancılı bir acı saçıyordu bu yarık dünyama. Kaynağı da bendim. Artık iyi ve kötü diye bir şey yoktu... belirsiz olarak ikiye ayrılan bir yaşam vardı. Tüm günah bana aitti. Bu benim tek günahımdı. O yaz dünyamın başıma yıkıldığı yazdı. Çatırtıları hiç duymadım, sarsıntıyı hiç hissetmedim. Ben fark edemeyecek kadar genç... ve aşıktım.Her şey o yaz başladı. İlk çatırdı, kalbimden hayatıma geçti ve dünyam ikiye ayrıldım.
Önce ve sonra. Tıpkı diğer tüm aşk hikayelerinde olduğu gibi.
Ölümü sevmiyor olmak insanoğlunu ölmekten kurtarmayacaktı. Gerçek şu ki; kaderimiz ne kadar acı verici olsa da yaşamak zorundaydık. Sırtımızdaki kaderi bir başkasının sırtına yükleyemezdik. Mutlak sonda herkes ölecekti ve aslında hepimiz kaybedecektik.
Aşk, bana bir kalbim olduğunu hissettirdi... mucizelere inandırdı... yıldızlara yaklaştırdı... çiçekleri sevdirdi... ve aşk, kalbimi paramparça yaptı. Mucizelerimi yok etti, yıldızlarımı söndürdü. Bulanık bir zihin ve bitmeyecek bir acı ile bıraktı beni. Sonunda ben bir mezarlığa dönüştüm, çiçekleri olmayan...
Bu beden... bu kalp... tek bir hakkımız vardı bu dünya da... ben o hakkı kaybetmiş olmalıydım. Canımı acıtsa da... aklımı kaybetsem de umurumda olmayacaktı... bir kereye mahsus olan bu hayatta artık ruhum için endişeliydim. Ben birini kaybettim. Ben bir yaşam kaybettim. Ben kendimi kaybettim. Çok kanadım, büyüyemedim. Çocuk kaldım.
Söylesene sevgilim, beni neden öldürdün? Halbuki ben... seni sevmek için yaşatmak istiyordum.
|•••|
[12.10.2019]
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Romeo Ölmek İstiyor
RomanceBen, odasını dağıtıp bir daha toplamayan o çocuktum. Elini prize sokan, süt kutusunu başına dikerek içen, annesinin terliğinden korkup kaçan kişiydim. Karşıdan karşıya geçerken sağa sola bakmaz, adımımı atardım. Ölümün beni bulamayacağına inancı tam...