-19: RUHLARIMIZI KURTARIN

1.9K 304 134
                                    

Benson Boone - In The Star

Veda etmek istemiyorum,
çünkü bu sonsuza dek demek olur.

•S.O.S•
'Save Our Souls'

Seni ilk gördüğümde benim için dünyalara bedel olacağını bilmiyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Seni ilk gördüğümde benim için dünyalara bedel olacağını bilmiyordum.

|•••|

Eve girdiğimde anneme seslenmiştim. İstediklerini mutfağa bırakıp bana neden cevap vermediğini sorgularken kendimi salonun kapısında bulmuştum. Babam camdan dışarı bakarken ellerini arkasında kavuşturmuş siyah taşlı, ucunda ay yıldız olan tesbihini hızlıca sayıyordu. Annemin gözleri kızarmışken halinde kederli bir hava vardı. Ortamdan hemen kaçmak için odama girdim. Aralarında her ne oluyorsa umurumda değildi. Sonuçta karı koca meselelerine girmememiz gerekiyordu. Ne yazık ki bu öyle bir mesele değildi. Bu tamamen benimle ilgiliydi.

Babam "Geç bakalım şöyle." Dediğinde koltuğun kolçağına oturdum ki doğru oturmam konusunda anında uyarıldım. "Sen anlatmak ister misin?" diye sordu karşıma otururken babam. "Kendini savunmak ister misin?"

Salağa yattım. "Hangi konuda kendimi savunmam gerekiyor?" Anneme baktım. "Son kalan tatlıyı ben yemedim. Abim yemiştir."

Annemin gözleri dolarken babam güldü ama komik bir şeye gülüyor gibi değildi. Daha çok kızıyor gibiydi. "Her suçu abine atmayı beş yaşlarındayken öğrenmiştin sen." Dedi. "Okulda ki devamsızlığın içinde abini mi suçlayacaksın?"

Lanet. Olsun. Öğrenmişler.

"Sessiz kaldığında şaşıyoruz, Yağız Bey. Bunun için bir bahane düşünemedin mi? Biraz daha zaman ister misin?"

Gözlerimi devirmemek için kendimi zor tuttum. Yerdeki halıya bakmaya devam ettim. Aklım o kadar meşguldü ki bir bahane üretememiştim. Şu saatten sonra doğruyu söylemek en iyisiydi zaten.

"Hanım görüyor musun? Yağız oğlun, ilk kez susuyor. Şaşırtıcı değil mi?" Babam ayağa kalktı. "Biz oğlumuz okusun diye köpek gibi çalışalım o okula bile gitmesin. Bizim emeklerimizin karşılığı bu mu? Söylesene lan! Konuşsana!"

Dudaklarımı sertçe ısırdım. Emeğinin karşılığını versin diye mi çocuk yaptın demem yanlış olurdu. Sonuçta hepimizin seçme hakkı vardı ve ben emek karşılığı ödememeyi seçmiş olabilirdim. Ama bu babamın nezdinde iyi bir cevap olmazdı. Kaldı ki benim eşek sıpası oğlumda böyle dese ben de kızardım.

"Geleceğini kibrit çöpüne çeviren bir kız için değer mi?" Demesi bardağı taşırmıştı ama. Başımı kaldırıp babamın gözlerine öyle sert ve net baktım ki bana arkasını döndü. "Bunca ay kızın birini hamile bıraktığın için okulu ekmen mi daha kötü olurdu yoksa zaten ölecek hasta bir kız için-"

Romeo Ölmek İstiyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin