-20: HUZUR BULSUN RUHUM

1.5K 223 210
                                    

•YARİM YARİM•

~Aurora "RUNAWAY"~

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~Aurora "RUNAWAY"~

Kaldığı yerden devam eder hikayeler...
Acısıyla tatlısıyla; hayat gibi.
Yarım bırakmak bize yakışmaz...

Yağmuru severdi. Camları açar, fırsat bulursa yağan yağmurun altına kaçardı. Annesi ona kızardı. Hasta olacağından kokardı. Niye ki? Zaten hastaydı o. Diğer türlüsü önemli değildi. Bu gecede açtığı pencereden yağmuru odasına davet ederken kucağında kedisi vardı.

"Juliet... ben de yaşasam güzel olmaz mı? Hı? Biz küçükken yaptığımız gibi yine oyunlar oynarız. Birlikte süt içeriz. Olmaz mı? Olmaz belki de..." Derin bir nefes çekti. "Yeniden doğsam mı? Bu sefer bu hasta bedenden daha sağlıklısıyla geri gelsem mi? Juliet... sen geri dönmek ister miydin?" Kedi yüzünü yağmurdan saklamak için genç kızın kolunun altına sokmaya çalıştığında Yârim gıdıklanarak güldü. Sonra gülüşü bir kar tanesi gibi eridi. "Evdeyim ama eve gitmek istiyorum." Diye mırıldandı. "Ait olduğum bu dünya değil. Artık biliyorum."

Juliet onu sıkıca saran bu sıcak kolların titrediğini hissetti. Başına düşen yağmur değildi. Gözyaşlarıydı. Saf, sıcak ve temizdi. Bu zayıf kollar onu git gide daha sıkı sararken başını hala atan kalbine koydu. Cansızlaşan ve yakında duracak kalbin son atışlarını kedi iç güdüsü ile hissetti. Bir kedi için koşulsuz sevgiydi bu kızın kolları. Kedi olarak geri gel. Kaçmak için bedenini geriye attı ve kızın kollarından kurtuldu.

Yârim, Juliet'in ardından burun kıvırıp "Hıh... Senin için de dua ederim merak etme." Dedi.

"Miyav."

"Daha fazla yaş mama mı?"

"Miyav."

Yârim güldü. "Olmuş bil."

Yağmura döndü ve tek bir noktaya odaklandı. İmkanım olsa, hiç yaşamazdım bu hayatı. İmkanım olsa, sana aşık olmazdım. İmkanım olsa, senin için yaşardım. İmkanım olsa, sana kalbimi verirdim. İmkanım olsa, seni hiç kaybetmezdim. İmkanım olsa, sadece seni yaşatırdım. İmkanım olsa, tüm kötü hatıralarını zihninden silerdim. İmkanım olsa... imkanım olsa... yaşardım...

Dua kapıyı aralayıp başını içeri uzattığında Yârim'i açık camın önünde buldu. İçeri bir adım atıp kapıyı yavaşça ardından kapattı. Ellerini arkasında bağlayıp minik adımlarla Yârim'e doğru yürüdü. Bu gece evdeydiler. Evde olmak Yârim'in en sevdiği şeydi. Hastaneyi oldu olası sevmemişti. Juliet yatakta yatarken çoktan uyku haline geçmişti. Dışarı da felaket bir yağmur vardı. Bardaktan boşalırcasına tabiri bunun için az bile kalırdı. Açık pencerenden içeriye ince damlalar giriyor, rüzgar yüzlerine vuruyordu. Dua başını hafifçe uzatıp Yârim'in yüzünü görmeye çalıştı. Gözlerini evlerinin önündeki sokak lambasına dikmiş yağan yağmura bakıyordu genç kız. Dudakları hızlı hızlı kıpırdanıyor bir şeyler fısıldıyordu. Ama söyledikleri anlaşılmıyordu. Öyle odaklanmıştı ki Dua'yı fark etmemişti bile.

Romeo Ölmek İstiyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin