B37

409 53 8
                                    

Raiden ve Laila mağaradaydı. Raiden'in gölgeyi ezmesinden bu yana saatler geçmiş olmasına rağmen ikili hala konuşmamıştı.

Raiden en sonunda Laila'ya bakmış
"Karanlık elementi mi öğreniyorsun?"

Laila bir an irkilmişti aklındaki tek soru nasıl bildi? sorusuydu.

Raiden
"Çok geç olmadan vaz geç yanlış yoldan ilerliyorsun."

Laila biraz sinirlenmeden edememişti 1 yıldır karanlık element üzerinde çalışıyordu şimdi hepsi boşa mı gidecekti?
"Vazgeçemem şu anda rahat bir şekilde karanlık elementi hissedebiliyorum. Şu anda duramam."

Raiden biraz daha Laila'ya bakmış
"Anlat bakalım nasıl hissediyorsun karanlığı?"

Laila biraz düşünmüş
"Bütün vücudumu sarıyormuş gibi..."

Raiden
"İşte bu yüzden karanlık elementi öğrenmekten vaz geç."

Laila
"Vazgeçmicem. 1 yılımın boşa gitmesini istemiyorum."

Raiden
"Dua et böyle bir yola daha en başta karşılaştın. Daha da ilerleyip neredeyse karanlık element üzerinde tam kontrole sahip kişiler bile bu yolla karşılaştıklarında karanlık elementi bir daha kullanmazlar ve onlarca yılı, yüzlerce yılı hatta binlerce yılı boşa gitmiş oluyor. Sen daha yolun başındasın vazgeç."

Laila öfkeyle bağırmıştı
"Neden vazgeçmem gerekiyor?"

Raiden birden ayağa kalkmış ve gözlerini Laila'nın gözlerine diktiği gibi Laila buz kesilmişti hareket edemiyordu. Korkuyla çarpan kalbinin sesi kulaklarına kadar geliyordu.

Raiden
"Bir daha bana sesini yükseltme. Neden vaz geçmen gerektiğine gelirsek bunu söylemek istemiyordum ama illa söyleteceksin. Bu şekilde devam edersen Karanlık tarafından yutulacaksın. Bu da öleceğin anlamına geliyor. Ya şimdi vaz geçer karanlık elementin lanetinin yavaş yavaş dağılmasını beklersin. Yada hemen şimdi karanlık elementini elinden alırım buda çok acı verici bir süreç.

Seçimini yap."

Laila hala kıpırdayamıyordu.
"Bir element beni nasıl öldürebilir ki?"

Raiden
"Aynı element bir başkasını öldürebiliyorsa neden sahibini öldürmesin? Dediğim gibi doğru yolda ilerleseydin sıkıntı olmayacaktı ama yanlış bir düşünceyle ilerlemişsin. Ufak bir şekilde hissettiğin an o ufak kısmı kontrolüne geçirmen gerekiyordu ama sen bunu yapmak yerine daha fazlasını hissetmeye çalışmışsın bu da çiğneyemeyeceğin büyük lokma yutmak gibi. Eğer şimdi durursan yavaş yavaş hissiyatın düşecektir. Bunun düşmesi ne kadar sürer bilmiyorum. Kişiden kişiye değişiklik gösterebilir."

Laila Raiden'in sakin açıklamasından sonra biraz rahatlamıştı. İçinden ne çıkacağı belli olmayan kapalı bir kutu gibiydi.
"Keşke en başta böyle açıklayıcı söyleseydin anında söylediğini yapardım. Karanlık element üzerine eğitimimi durduruyorum."

Raiden Laila'ya bakmış
"Vaz geçtim eğer kabul edersen seni eğitebilirim ama beni ustan olarak kabul edeceksin. Bu denli karanlığı hissetmişsin bunu dağıtırsak ziyan olur."

Laila nasıl düşünmesi ve nasıl tepki vermesi gerektiğini bile bilmiyordu. Az önce bırak diyen adam şimdi bırakma diyordu.

Raiden
"Az önce bırak dedim biliyorum. Öleceğinden endişelendim ama sonra aklıma ben geldim. Eğer seninle ben ilgilenirsem seni yutacak karanlık bile benim karşımda titrer."

Laila ne diyor bu der gibi bakarken

Raiden
"Son kısım biraz gerçeklik dışı dimi doğru diyorsun. Seni yutacak karanlık kesinlikle karşımda korkudan diz çökecektir."

Laila şaşkın bir ifade takınmış
"Az önceki karanlığın titremesi gerçek dışı da karanlığın diz çökmesi gerçek dimi? Neyse 1 yılımın boşa gitmesinden iyidir. Öğrencin olmak için ne yapmam gerekiyor."

Raiden biraz düşünmüş
"Sen benim ilk öğrencimsin. Bu yüzden önce diz çök sonra bana Usta de."

Laila diz çökmüş
"Usta Raiden." demişti saygıyla

Raiden Laila'ya yaklaşmış ve sağ elini Laila'nın başına koymuştu
"Bu Usta seni öğrencisi olarak seçti. Bundan böyle sen bana emanetsin ve benim bildiğim her şey senin bildiğin olacak. Ama önce seni çevreleyen karanlığa biraz müdahale etmem gerekiyor çünkü neredeyse ruhunu tamamen sarmış." demiş ve gözlerini kapatıp ufak bir enerji parçasını Laila'nın başına yönlendirmiş ve Laila'nın ruhsal dünyasına girmişti.

***
Raiden
"Vay canına bu denli karanlığı hissedeceğini düşünmemiştim sanki bulutsuz bir gece gibi her yeri kaplamış. Öhöm." deyip boğazını biraz temizlemiş ve ciddi bir yüz ifadesine girmişti öyle bir bakışı vardı ki sanki karşısında düşmanı vardı. Ayakları yerden kesilmiş ve yükselmeye başlamıştı.

"Şimdi Laila'nın ruhani bedenini bulmak gerek." 
"Sanırım karanlığın ilerlediği yolu takip edersem rahatlıkla bulabilirim." Derken karanlığın dere gibi ilerlediği yönü takip etmeye başlamıştı.

"İşte buldum bedenine daha tam olarak ulaşmamış." Raiden, yerde diz çökmüş halde duran Laila'nın ruhani bedeninin önüne geçmiş.

"Gerçekten çok fazla karanlık enerji var. O zaman bu karanlığı bedenden ayırmak yerine bedenin içinde bir yere toplayalım. Bu şekilde yavaş yavaş karanlık elementi absorbe edebilir." Derken elini öne doğru uzatmış aurasını atrafa yayıp karanlığı sarmalamıştı ve yavaş yavaş karanlığı zorla avucuna doğru yönlendirmeye başlamıştı.

Laila acı çekiyor olsa da Raiden'in enerjisinden dolayı ne kıpırdayabiliyor ne de bağırabiliyordu.

Biraz daha zaman geçtikten sonra Laila'yı çevreleyen karanlık Raiden'in avuçlarının içindeydi. Ama ufacık bir sıkıntı vardı o da bu karanlığın 5 katlı bina büyüklüğünde bir küre olmasıydı.

"Vay canına tahmin ettiğimden daha azmış. Şimdi bu küreye iğne kalınlığında bir delik açalım bu şekilde karanlığı yavaş yavaş olması gerektiği gibi kontrol etmeye başlar. Zamanla kendisi de arttırabilir deliği." derken kürede bir delik açmış ve karanlık dışarı sızmaya başlamıştı.

"Burada işim kalmadı artık çıkma vakti." demiş ve mağarada gözlerini açmıştı. Hemen ardından Laila'nın başında duran ve sırılsıklam olan elini çekmesiyle Laila hızlı hızlı nefes alıp vermeye başlamış ve kendisini halsiz bir şekilde yere bırakmıştı.

Raiden
"Kalp atış hızına, vücut ısısına ve ne kadar çok terlediğine bakarsak sanırım çok acı çekmiş olmalı. Hem suya girmeli, hem de su içmeli." derken yerdeki Laila'yı kucaklayıp en yakın dereye hızla gitmişti.

Raiden kucağındaki Laila'ya bakmış ve sadece yüzü dışarıda kalacak şekilde derenin içine girmişti
"Bu şekilde sadece vücut ısısını düşürebilir ama ruhsal hasarı onaramaz onun için zaman gerekecektir. Tuhaf bir şekilde bu durum bana bir yerden tanıdık geldi. Neyse vücut ısısı düştü gibi şimdi sen benim 3bin yıllık tecrübemi miras alacaksın. Artık sudan çıkalım." demiş ve tekrar mağarada ortaya çıkmıştı.

"Hızlıyım ama rüyamda gördüğüm o adamla kıyasla benim hızım hiç kalıyor. Şimdi Laila'yı üşütmeden kurulamak da lazım." demiş ve Laila'nın etrafını karanlık kaplamıştı.

"Isıyı biraz arttırırsak yavaş yavaş kuruyacaktır. Bu şekilde etrafı karanlıkla örtülü olduğu için dış etkenlerden de etkilenmeyecektir. O kuruyup uyanana kadar bende meditasyona gireyim ruhumu ve bedenimi sakinleştireyim gölgeye olduğu gibi bir anda öfkeyle hareket etmemem gerek. Bu bir savaşta açıklık yaratır." demiş ve Laila karanlık içinde kururken Raiden'de meditasyona girmişti ama bu seviye değil sakinlik için yaptığı meditasyondu.

Raiden 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin