B38

410 48 9
                                    

Mağaranın içinde ertesi gün
Laila uyanmış ve etrafının tamamen karanlıkla kaplı olduğunu görmüştü. Sanki küçük bir kutu içerisindeydi, ama kutuyu hissedemiyordun sanki boşluğa dokunmaya çalışıyormuşsun gibi ama bir çeşit engel varmış gibi eli belli bir mesafeden sonra ilerlemiyordu.

Laila
"Karanlık tarafından mı yutuldum yoksa? Ama öyle olsaydı ölmüş olmaz mıydım?" demiş ve kendini çimdiklemişti.
"Ahh acıdı. Tamam acı varsa hala yaşıyorumdur. Önümü de görmüyorum. Dışarı da çıkamıyorum ve burası neden bu kadar sıcak? HEEEEY BENİ DUYAN VAR MIII? ahh ne diyorum ben. Nerede olduğumu bile bilmiyorum ki?" derken oturmaya devam etmişti bu şekilde sıkıntıdan dakikalar geçmiş, belki de saatler geçmişti.

***

Raiden
"Laila uyandı ama onu çakarsam mı? Çıkarmasam mı? Bakalım neler yapacak? Hmm karanlığa şu an dokunmak için çok uzaksın bu yüzden engelle karşılaşacaksın ve kutudaymış gibi hissedeceksin. Karanlık böyle gizemli işte. Vay canına yardım bile çağırdı tek başına olduğunu bilmiyor mu?" Elini alnına koymuş
"Acaba doğru kişiyi mi öğrencim aldım?"

Raiden
"Ahh mal mal oturuyor öylece oturacağına meditasyon yapsaydın şimdiye belki oradan çıkmak için bir yol bulmuş olabilirdin. Ayrıca etrafın saf karanlıkla kaplı içindeki karanlıktan daha yoğun. Karanlığı kontrol etmen için birebir. Birkaç dakika daha bekleyelim belki aklı başına gelir."

1 saat sonra

Laila
"Kaç gün oldu acaba hala buradayım. Ahh doğru ya madem karanlık bir alandayım neden meditasyon yapmıyorum bu şekilde karanlığı hissetmem daha kolay olur. Önce karanlığı hisset ve sonra hissettiğin ilk kısmı kontrolüne almaya çalış. Usta Raiden'in bana söylediği buydu."

Raiden
"Ahhh 1 saat sonra sonunda akıl edebildi. Kesin bu aptal günlerini de sapıtmıştır. Ahh ne diyorum ben karanlık elemente sahip değilsen günlerini sapıtman gayet doğal. Sonuçta dışarıyı görmüyorsun ve sıkıldığın için zaman fazlasıyla yavaş geçiyormuş gibi gelir. Bu yüzden birkaç dakika sanki saatler geçmiş gibi gelir. Neyse hazır Meditasyondayken bu şekilde gidebildiği yere kadar gitsin."

***

1 hafta hızlıca geçmiş ve Laila'nın etrafını kaplayan karanlık çatırdayıp kırılmıştı. Laila sevinçle kollarını iki yana açmış.
"Sonunda kırıldı. Haha yaptııım."

Raiden
"Neden bu kadar çok seviniyorsun?"

Laila biraz ürkmüş ve Raiden'e doğru dönmüştü
"Neden mi? Az önce karanlık bir bariyeri kırdım. Ama bu bariyer nereden geldi bilmiyorum."

Raiden
"Ben koydum karanlığı daha rahat hisset diye." aslında hepsi şans eseriydi. Tek hedef Laila'nın kıyafetlerini kurulamaktı. Ama sonuç çok farklıydı.

Laila daha da mutlu olmuştu
"Haha artık sadece hissetmiyorum az da olsa kontrol edebiliyorum. Bak elime artık 2 yumruk büyüklüğünde karanlık toplayabiliyorum."

Raiden içinden
"Acaba hevesini kırsam mı? Kırmasam mı? Onun etrafına koyduğum karanlık tabakayı o kadar çok incelttim ki gölge gibi görünüyordu. En ufak ışık değse paramparça olacak bir alana döndü. Ama böyle ince bir karanlık tabakayı Laila 1 haftada kırdı. Benim yerimde başka biri olsa çoktan onu öğrencilikten reddetmişti. Acaba benim karanlık tabakam mı çok güçlüydü? Dur bir dışarıda test edelim."

"Laila burada bekle ben geliyorum şimdi." demiş ve karanlık bir sis edasıyla kayıplara karışmıştı bile.

Laila tam bende geliyorum diyecekken durdu.
"Ustamın sağı solu belli olmuyor. Ayrıca bekle dedi." demiş ve ustası gelene kadar Meditasyon yapmaya karar vermişti.

***

Raiden bir ağacın altında ortaya çıkmıştı karanlık tabakayı yapmış ve mümkün olduğu kadar inceltmiş ve gölge gibi arkasını gösteriyordu, yerdeki otlar, taşlar rahatlıkla görülüyordu.

"Şimdi bunu ilerletip ışığa götürelim." derken elini iletletmesiyle karanlık tabaka daha doğrusu gölge tabaka ışığa değmiş ve hala sapasağlamdı. Biraz daha, biraz daha derken gölge tabaka tamamen ışık altındaydı.
"Laila'nın bu kadar geç parçalaması normal o zaman. Düşündüğüm kadar güçsüz değilmiş. Tamam şimdi bu tabakayla bir hayvanı hapsedelim. İlerde kanatlı bir boz ayı var. Bu ormanın en tehlikeli canavarı eğer bu canavar bu tabakayı kıramazsa Laila ondan güçlü demektir."

Kanatlı boz ayı birden bire etrafı gri bir tabakayla sarılmıştı. Kanatlı boz ayı aptal değildi gücünden dolayı biraz akla sahipti. Bu yüzden bu bariyerin ne olduğunu anlamak için koklamak istedi ve burnunu bariyere yaklaştırıp nefes almış ve bariyer anında toza dumana karışmıştı.

Uzaktan izleyen Raiden
"Vay canına bariyerim onun için fazlasıyla zayıf. Ama benim bariyerimi böyle aşağılayıcı bir şekilde yok etmene gönlüm razı gelmedi. En azından saldırsaydın sana birşey yapmayacaktım. Bu yüzden lütfen Öl." demesiyle Raiden başka bir hayvan ararken ayının varlığı yavaş yavaş kayboluyordu.

Raiden durmuş
"En azından eti boşa gitmesin. Geri dönüp onu alayım bari." derken diğer yandan da diğer tüm canavarları gölge bariyeriyle sıkıştırmıştı.

Raiden
"Hmmm. 1 tanesi hariç hepsi kırıldı bazısı 1 darbede, bazısı 2, diğerleri 2 den fazla darbe vurdu. Sonuncusu da bir Fare ve hala vuruyor ama bir türlü kıramadı. Birkaç güne kırar uyguladığı güç neredeyse Laila'nın gücüyle aynı. Laila gerçekten de enerji canavarlarının en zayıfıyla aynı güçte. Gerçi Fareler hızlı canlılar yani Laila'dan üstün oluyor bu durumda. Laila'yı öğrencim olarak seçerken doğru kararı mı verdim? Neyse şu elimdeki ayıyla geri döneyim bari."

Raiden elinde kocaman kanatlı bir ayıyla içeri girdiğinde

Laila şok olmuştu.
"Usta o, kanatlı bir ayı mı?"

Raiden
"Evet neden? Karnım acıktığı için en yakınımdaki et kaynağı oydu. Aslında amacım öldürmek değildi ama..."

Laila biraz da korkuyla
"Nasıl öldürdün bu ayıyı. O çok ama çok güçlü değil mi?"

Raiden ayıyı dik tutmuş ve ayının kalbinin olduğu yeri göstererek
"Şuradaki küçük deliği görüyor musun? Bildiğim en güçsüz teknikle vurdum ve öldü."

Raiden durmuş ve ayıya bakarak içinden
"Doğru ya o benim bariyerime saldırmamıştı ben niye ona saldırdım ki? Lanet ayı ölmesine rağmen bana zafer işareti yapıyormuş gibi hissediyorum."

Sesli bir şekilde hafif kıkırdayarak
"Benden o kadar kolay kurtulamazsın. Hıhıhı." derken ayıyı yere koymuş ve elini ayıya doğru uzatarak.
"DİRİL" dediği anda ayının etrafını kara bir bulut kaplamış ve bir ayı pençesi dışarı çıkmıştı, hemen ardından tamamen dışarıya çıkmış önce kükremiş sonra kanatlarını kapatıp Raiden'in karşısında diz çökmüştü.

Raiden
"Seni uyandırdım ama seni nasıl çağıracağım şimdi? Örneğin Gölge o benim ilk gölgem. İsim vermede pek iyi değilim aslında. Kanatlı ayı dicem sana şimdilik isim bulduğum zaman sana onunla seslenirim. Gerçi Gölgeye de aynı şeyi söylemiştim ama yıllardır gölge diyorum ona. Neyse dön ve Gölgeyle birlikte eğitim yap." dediğinde Kanatlı Ayı Raiden'in gölgesine girip kaybolmuştu.

Laila bir kez daha gördükleriyle ve duyduklarıyla şok olmuştu. Az önce Raiden ne ruh çağırmıştı ne de bedeni ayaklandırmıştı az önce ne yapmıştı?

Raiden 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin