Raiden 2

B7 Bayrak?

Zaman geçerken Nadia ejderha formunda kıvrılmış halde yerde yatıyordu, ki bu onun için doğal bir durumdu. Ayrıca boyutunu küçültüp büyütebilmesi kendi elindeydi. Bu diğer ejderlere boyun eğdiren bir ejderhanın alacağı bir yetenekti eğer başka bir ejdere kaybederse bu yetenek kendisini yenen ejdere geçecekti. Bir insan boyutlarına kadar küçülebiliyor veya sadece gözü bir insan boyunda olacak şekilde büyüyebiliyordu diğer bir değişle bir köy veya küçük bir kasaba kadar büyüdüğü düşünülebilirdi. Yine de bu özelliği başka bir ejdere liderliği kaptırdığı anda elinden gidebilecek bir şeydi.

Birkaç dakika bile geçmeden odanın kapısı birden açılmıştı buna rağmen kapıyı açan kimse yoktu ve odaya doğru gittikçe yükselen adım sesleri koridorda yankılanıyordu. Nadia anında insan figürüne girmiş ve komidinin üstüne koyduğu depolama yüzüğünü alıp üstüne Raiden'in kendisene verdiği kırmızı kıyafeti giyinmişti. Sonuçta Raiden ejder formundayken sıkıntı olmasa da insan formundayken kıyafet giyinmesini zorunlu tutmuştu. Güzel ve melodik bir sesle
"Yine de Efendimin bana verdiği bu kamuflaj sayesinde insanlar bana yüzleri kızarmış bir ifadeyle bakmıyor. Neden öyle baktıklarına dair hiçbir fikrim yok. Efendi Raiden de bana kendisinin açıklayamayacağını söyledi. Bu kırmızı insan kamuflajı biraz rahatsız edici insanlar bunların içinde nasıl rahat hareket ediyor?.... Off anlamıyorum."

Nadia bunları söylenirken odaya hafif bir rüzgar esintisi girmiş sonra kesilmişti.

Raiden kapıyı açmış olsa da aurasını kullanarak Nadia'nın içeride olduğunu teyit etmiş kapıya varmadan birkaç adım önce durmuştu
"Nadia içeri geliyorum?"

Nadia bu duruma biraz şaşırmıştı
"Efendim oda size ait izin istemenize gerek olduğunu düşünmüyorum."

Raiden biraz kaşları seğirmişti odası kendisine ait olsa da odada bir kadın varken  nasıl destursuz girebilirdi?  Hemen ardından
"Odanın bana ait olduğunu biliyorum. Sana söylediğim emri hatırladın mı? Ben gelmeden hazırlıklarını tamamla demiştim."

Nadia biraz düşündükten sonra etrafına bakınmıştı çift kişlik yatağın üzerinde temiz çarşaf, temiz yastıklar, temiz bir örtü, komidinin üzerinde her saat başı değiştirilen içi su dolu sürahi ve bardak temiz görünüyordu, tozlar alınmış, camlar temizlenmiş, hizmetliler gayet iyi iş çıkarmıştı.
"Hiçbir aksilik yok efendim." dediği anda Raiden'in adım sesleri tekrar duyulur olmuştu. Çok geçmeden odaya girmişti.

Raiden etrafına bakınmış depolama yüzüğünden bir kıyafet seçip hızla üstünü değiştirmişti bu öyle bir hızdı ki Ejderlere boyun eğdirmiş bir siyah ejder bile gözleriyle takip edememişti.

Raiden birkaç adım daha atıp kendini yatağına bırakmıştı.

Nadia da aldığı ceza doğrultusunda yere kıvrılmış zorda olsa uykuya dalmıştı.

***

Sabah olmuş güneşin ilk ışıkları Raiden'in odasından içeri girmiş yüzüne vuruyordu.

Gözlerini ovuşturup uyanmış ilk işi yerde yatan Nadia'ya bakmak olmuştu. Hala yerde yatıyordu.
"İyi ki gece onun üstünü örtmüşüm. Hasta olmasını istemem yerde zaten ısıtma olsa da gece biraz serindi." diyip yataktan kalkmış hızla üstünü değiştirip siyah tşört ve pantolon giyinip taht odasına doğru ilerlemeye başlamıştı.

Raiden aklına gelen bir şeyle birden durmuş ve şok ifadesiyle surların kulelerine bakmıştı
"Bizim bir bayrağımız yok. Şehir var, isim var, kral var, en önemli şey bayrak nerede?"

Taht odasına doğru ilerlerken diğer yandan da bayrağın nasıl olması gerektiğini düşünüyordu.
"Peki bu durum için halka danışsak ve kazanan kişiye para versek, yada bir ev. Eğer böyle olursa para için uğraşsınlar ama birbirlerini öldürmeyecekleri bir miktar olmalı. Bunun içinde krallıktaki herkesin bütçesini bilmek gerek. 10 altın dersem kimisi için aylarca kimisi için günlerce yetecek bir miktar. Daha fazla söylersem de şehrin yarısı birbirini öldürmeye kalkıcak, daha az söylersem de şehrin diğer yarısı ödül az olduğu için uğraşmayacak bile. O zaman şöyle bir şey yapayım zengin ve yoksul olarak ayırmak yerine herkes alem seviyesine göre ödül alsın. Hem bu şekilde şehrin güç ortalamasını da öğrenmiş olurum ve güçlü olanların güçsüz olanları eğitmesi için bir okul açtırabilirim pek çok sorunu da aynı anda ortadan kaldırmış oluyorum. Ama okul şehir içinde yer olmadığı için şehir dışında yapmamız gerekecek. Bu durumda tüm adayı kontrolüm altına almam lazım işte tek sıkıntı burada. Şehir dışında çiftlikler ve bir tane kışla var orası da nöbetçileri eğitiyor. Duruma göre kışlayı genişletip okula mı çevirsem. Zaten okulda savaşçı, büyücü vs kişiler yetişecek bu şekilde pek çok mesleğe kapı aralanmış olacak. Kışlada stabil sadece nöbetçiler yetişiyor ve savaşmayı öğreniyorlar. Sıkıntı en iyisi kışlayı okul yapıp genişletmek." düşüncelerindeyken çoktan taht odasına gitmiş ve tahtına oturmuştu.

"Gerçekten bu karar iyi mi? Bir de Nadia uyandıktan sonra ona da sorarım." derken elini alnına koymuş
"Ahh neredeyse unutuyordum şu 5 kendini güçlü sanan veletlerle ne yapmam gerekecek. Onları nasıl eğiticem. Sanırım ilk fikrim gerçekleşirse onları okula gönderebilirim. Bunlar bir kralın düşünmesi gereken şeyler mi gerçekten?" derken gözlerini kapatmıştı.