B58

384 41 2
                                    

Ertesi gün Edmond uyandığında gözlerini ovuşturup, gerinmiş ve ayağa kalkıp üstünü değiştirmişti.

Bu gün Sebas kendisine bir şeyler öğreteceği için heyecanlıydı. Dışarıya çıktığında etrafta Edward ve Sebastian'ı göremedi. Bu duruma sevinse mi yoksa üzülse mi? Anlayamamıştı.
Sessiz adımlarla Beyaz Dağ Dış tarikatındaki görev salonuna gitmiş 5 tane D seviye canavar avlama görevinin raporunu vermişti. Ödül mü 100 akademi puanıydı bu gerçekten düşüktü canavar çekirdeklerini vermek yerine özümseseydi en azından gelişim gösterirdi şu anda hiçbir şey değişmemişti. Akademide en kötü tekniği almak bile 1000 akademi puanıydı.
"Haha bunun gibi birkaç görev daha yaparsam kendime akademiden bir teknik alabilirim." Edmond dışarıya çıkmış evine doğru hızla yol alıyordu. Hızlı olmasındaki bir diğer sebep arena daveti almamaktı. Evini görüyordu çok da uzak değildi.

Birden tam o anda bir erkek sesi
"Hey Edmond nereye bu acele?" derken Edmond'un karşısına 4 kişi daha çıkıp yolunu kesmişti.

Edmond zorunlukukla durmuş ve sesin geldiği yöne dönmüştü.
"Eve gidiyorum Davon."

Davon sinsice gülümsemiş, ellerini iki yana açarak.
"Duydum ki görevini başarıyla tamamlamışsın. 100 puanına seninle Arenada dövüşmek istiyorum."

Edmond bunu bekliyordu etrafının sarıldığı andan beri.
"Ben seninle dövüşmek istemiyorum. Hem yorgunum."

Davon hifif kıkırdayarak
"Hıhı. Az önce koşarken yorgun değildin ama. Hem akademinin kuralını biliyorsun bu teklifi reddemezsin."

Edmond öfkeyle yumruklarını sıkmış ve haline lanet ediyordu. Bu nasıl bir kuraldı? Dövüş teklifi geldiğinde tek seçenek kabul etmek. İşte bu yüzden güçlü olanlar güçsüze rahatlıkla zorbalık yapıyordu.

Edmond sinirle dişlerini sıksa da
"Yorgunum gelemem." demişti.

Davon istediği şeyi alamadığı için öfkelense de gülümsemiş.
"Öyle olsun sen bu dövüşü reddettin. Ben seninle dövüşmeden galip geldim. 100 puan için teşekkürler." derken 5300 yazan puanı 5400 olmuştu.

Edmond'da elindeki puandan da olmuştu. Üstelik arena içinde bile değillerdi.

Dış tarikatta ilk 500 içinde yer alan biri nasıl olur da ilk 10 da olan birine rakip olabilirdi. Bu tamamen ölüme koşmak gibi birşeydi. Bu sıralama bile aradaki güç farkının ne kadar çok olduğunu açıkça gösteriyordu.

Zayıfı ancak güçlüler görürdü ama zayıflar güçlüyü göremez o gücü görmedikçe veya tatmadıkça.

Edmond mutluluk ve korkuyla koştuğu yolu, hüzünle yürüyerek içeri girmiş ve duvar dibindeki tek kişilik yatağının kenarına oturmuştu.
"Neden, Neden her görev sonrası bu olmak zorunda?" derken karşısında Sebas belirmişti.

Sebas
"Eğer bunların son bulmasını istiyorsan Ustanın öğretilerini düzgünce, içtenlikle ve inançla takip etmen gerekiyor. Bu senin son sınavındı. Bazen kendini de düşünmen gerekiyor."

Edmond hala boynu büküktü
"Ben dövüşten kaçtım çünkü çok zayıfım rakibimse benden çok daha fazla güçlüydü."

Sebas tekrar söze girmiş
"Sen dövüşten kaçmadın evlat. Sen kendini korudun ve rakibinle kendini kıyaslayarak en doğru kararı verdin. Geri çekilmek. Unutma bazen dövüşü kazanmak için geri adım atmak gerekebilir. Bu 1 haftada onun gücüne gelmen imkansız olsa da bir gün ondan daha güçlü olacaksın."

Edmond başını kaldırıp Sebasa bakmış
"Ama bana 1 hafta sonraki dövüşte İç tarikatta yer edinmemi istemediniz mi?"

Sebas düşünmüş
"İstemiş olabiliriz ama ustanın aklına daha iyi bir fikir geldi. Ormana gideceksin. Daha sonra seni oradan alacağız. Eğitimine orada başlayacağız."

Edmond biraz düşününce
"Ama Kıdemli Sebas benim görev dışında dışarıya çıkmam yasak. Aldığım görevler de en fazla 1 aylık oluyor. Ama arena dövüşleri başlayacağı için bütün görevler panolardan kaldırıldı. Herkesin okulda olması isteniyor."

Bu durum üzerine fazla düşünmeyen Sebas içinden.
"Efendim ne yapalım? Okulu yıkmamı ister misiniz? Yoksa Edmond'u kaçıralım mı? Yada bu evin içini yıldırım elementiyle hızlandırıp dışarıdaki zamana göre yavaşlatalım mı?" sorularının ardından evin içinde simsiyah yıldırımlar gezinmeye başlamıştı.

Edmond'da bunu görmüş ve irkilmişti.

Sebas
"Korkmana gerek yok. Bu senin Ustanın ufak bir gücü burada geçen 1 gün dışarıda 24 dakikaya eşit. Bu süreyi daha da kısaltabilir ama yaşlanmanı pek istemiyor. Buna rağmen dışarıya göre 6 gün burada 360 güne denk geliyor. Bu süre içinde umarım gelişirsin."

Edmond ilk kez şaşırıyordu buradaki 360 gün ne demekti? Hem de dışarıda 6 gün geçmiş olacak bu nasıl zaman kavramıyla oynamaktı? Üstelik daha da kısaltabileceğini söylüyordu Ustasını artık daha da çok merak ediyordu.

Raidense ölümsüzlerle hatta imparatorla bile dövüşürken sadece karanlık Ateş elementi ve fiziksel özelliklerini kullanmıştı.

Ama siyah yıldırımlar duraksamadan hareket etmeye devam ediyordu sonra yerde durmuş ve yere bir delik açmıştı hemen ardından boyutsal yüzük mantığıyla küçücük alanı yüzlerce kilometrelik alana genişletmişti. Sonuçta o artık boyut imparatoruydu boyutsal mekanlar yapmak onun için çocuk oyuncağıydı.

Sebas, şaşkın haldeki Edmonda bakarak
"Ustanın söylediğine göre oraya küçük bir düşünceyle girebilir veya çıkabilirmişsin. Gördüklerine sakın şaşırma diyor. Ayrıca içerideki taş adamları yenmen gerekiyor. Unutma 1 yılın var."

Raiden 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin