17. Bölüm

15 3 0
                                    

Emir bana sinsice gülümseyerek bakarken kendime gelmeye çalıştım ve dedim:
- Anlamadım? Aradığın şu kız değilim, yanlış kapıdasın.
- Demek bir de duydun seni aradığımı.
- Sana o değilim dedim.- Elimden geldiğince ciddi konuşmaya çalışıyordum.
- Yapma ama Kayla! Sen olduğunu biliyorum.
- Yapma ya!- Yalandan da olsa alay etdim.- İspat et bakalım!
Emir'in dudağının sadece bir tarafı yukarı kıvrıldı ve elini cebine soktu. Çıkartdığında elinde bir telefon vardı. Lanet olsun ki, o benim telefonumdu. Ağzım açık şekilde telefona baktım.
- S-sen bunu nereden buldun?- Sinirle dedim.
- Nereden olucak?! Odamdan.
Yüzündeki o aptal gülümseme gitmiyordu bir türlü ve beni rahatsız etmeye başlamıştı.
- Benim değil!- Şimdi de bu yolu deniyordum. Şansımı sonuna kadar denemek zorundaydım.
- Artık inkar etmesen?! Daha ne kadar kaçıcaksın?! Hem neden kaçmak isteyesen ki?
- Yeter! Sana o ben değildim diyorum.- Ordan birkaç adım atarak uzaklaştım.
- Telefon senin. İçinde senin eski numaran vardı. Hadi ama! O kızın sen olduğunu biliyorum artık.
Artık pes etme zamanıydı. Ne kadar konuşsam ondan kaçış yoktu ve bu işi büyümeden sonlandırmam lazımdı. Geri yanına döndüm ve dedim:
- Tamam, o bendim. Ne fark eder?! Senin yerinde kim olsa öyle yapardım, tamam mı? İnsanlık uğruna yaptım yani. Şimdi de çıkmış beni araştırıyorsun. Neden?
- Bilmiyorum. Aslında hayır, biliyorum. Başta bilmiyordum yani. Sadece güzel olduğunu düşündüğüm ve kim olduğunu bilmek istediğim için araştırıyordum ama şimdi sadece farklı olduğun için seni araştırmak istedim.- Bunları sinsi gülümsemesi olmadan ciddi bir şekilde söyledi. Gözlerimi kaçırdım çünki ne diyeceğimi bilemedim.
- Telefonunu geri ister misin?
- Artık gerek yok. B-benim gitmek lazım.- Dedim ve ordan koşarak uzaklaştım.

Arkama bakmadan yurda girdim. Arkamdan sırıtdığını hiss ede biliyordum. Odaya girdiğimde kızlar yoklardı. Yemek yemeğe gitmiş olmalıydılar. Kendimi yatağıma atdım ve az önce olanları düşündüm. Birkaç dakika saatler gibi sürmüştü. Emir'in peşimi bırakmasını isterdim. Belki de bu yüzden farklı olduğumu düşünüyordu. Diğer kızlar gibi şımarık davranmıyordum, onun peşinden koşmuyor ve aksine benden uzak durmasını istiyordum. Diğerleri gibi onun gözüne uzunca bakamıyordum. Düşündüm de gerçekten farklıydım ama böyle olmak doğamda vardı. Emir gibi tiplerden hoşlan(a)mıyordum. Sonra ben de yemekhaneye gitdim. Şoktan çıktıktan sonra acıktığımı hiss etmiştim.

Akşam derslerden sonra annemlerle görüntülü konuştum ve kızlarla da tanıştılar. Annem gelicek hafta beni görmeye geliceğini söylediğinde daha geleli 3 hafta olmadı diyerek fikrinden uzaklaştırmağım biraz zor olsa da sohbetden sonra Esma'yla da yazıştım. Ona Emir olayından şimdilik bahs etmedim çünki Emir'in beni gördükten sonra peşimi bırakıcağını düşündüm. Ne de olsa sadece kim olduğumu bilmek için araştırmamış mıydı?! Yani meseleyi kendimce büyütmeme kararına geldim.

Sabah erken saatlerde uyandım ve banyoda sıra oluşulmadan banyo yaptım. Saçlarımı kuruladığımda kızlar daha yeni uyanmışlardı. Aynanın karşısında saçımı kurutup bakım kremlerinden sürdüm. Saçımı açık bıraktım ve herzamanki hafif makyajımı da yaptım. Yeni bir kombini de denediğimde üniversiteye gitmeğe hazırdım. Yeni haftaya başlıyorduk. Kızlar güne berbat bir enerjiyle başlasalar da ben enerjiliydim. En azından öyle görünmeye çalışırken gerçekten enerjilenmiştim. Beraber üniversiteye gitdik. Merve, "Bakıyorum da bu gün çok enerjiksin." dedi. Gülümsedim ve "Ben herzaman enerjiğim, bebeğim." dedim ve anında enerjim gitdi. Yurtdan daha yeni çıkmışken dünki siyah spor arabayı gördüm. Bu araba Emir'indi. Yüzüm düştü ve yerimde kalıp o arabaya baktım. Kızlar dayandığımı gördüklerinde "Ne oldu?" diye sordular. Ben bir şey demeden gözümü takip ederek baktığım yöne baktılar. Merve gülümseyerek dedi:
- Çok mu sevdin? Eminim Emir bir tur atmana izin verecektir.
Arabada birinin olup olmadığı pek anlaşılmıyordu ve ben izleniyor gibi hiss ederek, "Yani güzel araba. Her neyse, gidelim lütfen." dedim. Birşey demediler ve yolumuza devam etdik. Arkadan "Hey, kızlar!" diye bir ses duydum. Tanıdık bir ses. Lanet olsun, bu Emir'di!

PAPATYAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin