2.Oyuncakçı'nın karısı
Evliliklerinin ardından birkaç gün geçmişti. Saraya doğru yola koyulmuşlardı. Yol boyunca susmuşlardı. İkiside sessizdi. Elisa aklına gelen soruyla sessizlikleri son buldu.
"Bana hayat hikayenizi evlendikten sonra anlatacağınızı söylemiştiniz"
"Evet. Söylemiştim... Ben kralın gayrimeşru çocuğuyum. Babam halkın durumunu araştırmak için çıktığı bir gezide annemi görmüş. Ondan çok etkilenmiş. Tanışmışlar ve yakınlaşmışlar. Babam o günden sonra gezilerini sıklaştırmaya bile başlamış. Kraliçe durumdan şüphelenmiş ve babamın gezilerini engellemeyi başarmış. Ama annem hep babamı beklemiş. Beklediği günlerden birinde ben doğmuşum. Bu sefer birlikte beklemeye başlamıştık. Ben 4 yaşıma geldiğimde ise bir kraliyet ailesinin halk için verdiği ziyafette babamı görmüş. Şok olmuş ve ağlayarak eve gitmiş. Babamın tek eşinin kendisinin olduğunu ve babamın tüccar olduğunu sanıyormuş. O günden sonra annemin psikolojisi bozulmuş ve beni babama benzeterek dövmeye başlamış. 6 yaşıma kadar şiddetle başa çıkmayı başardım. 6 yaşımda ise babam bizi ziyaret etti. Beni görünce şaşırdı. Ama sonra morlukları görünce beni de yanında götürdü. Annemi başka bir eve yerleştirip bakıcılar tutarak bıraktı. Annemi en son görüşüm oydu... Saraya geldikten sonra bazı kardeşlerim benden hoşlanmadı. Bazıları da normal davrandı. Prenses Aileen, Prenses Lydia, Prens Mark ve Prens Louis bana karşı iyi gibiydi. Prenses Monica ve Prens Victor beni pek sevmemişti. Özellikle de kraliçe Anastasia. 10 yaşıma kadar Saray'da yaşadıktan sonra kral beni ormandaki saraya yolladı. O günden beri yalnız yaşıyordum. Ama artık Ana Saraya geri dönüyoruz... Benim hikayem bu kadar Elisa. Şimdi seninkini duyalım." Dedi. Hitap kullanmaması Elisaya tuhaf geldi ama ona uyum sağlamayı düşündü. Pek kolay gözükmesede böyle hitap etmeyi deneyecekti.
"Peki, Theo... Ben asil bir anne babanın 2.kızıyım. Akraba olarak Annem ve babam Bay ve Bayan Snow, Ablam Ellie Pein ve eşi John Pein var. Bir de ablamın oğlu yeğenim Jack Pein var. Ablam ve eşi ayrı bir evde yaşıyorlardı. Ben, annem ve babamla yaşıyordum. Günlerden bir gün aile buluşmasında annem, ablam ve eşini yangında kaybettik. Hepimiz yıkılmıştık ama yaşamaya devam ettik. Yeni bir eve taşındık. Yeğenime de ben bakmaya başladım. Uzun bir süre böyle yaşadık ve yeğenimin 9.yaş doğum günü geldi. Ona hediye bakmaya gittiğimde ise sizi gördüm. Devamını biliyorsunuz..." dedi. Elisa her şeyi doğru söylemişti. Eğer prense ailesiyle ilgili bir soru gelir ve bunu insanlar farklı bilirse kendisi için sıkıntı oluşabilirdi. Bu yüzden doğruları söyledi Elisa. Saraya gidene kadar tekrar sustular. Geldiklerinde büyük bir kalabalık onları bekliyordu. Halk onların saraya girişini izlemeye gelmişti. Ve bu gizemli gelini görmek istiyorlardı. Herkes önlere geçmek için birbirini itiyor ve parmakla ucuna kalkıp rahat görmeye çalışıyordu. Bir grup asker ise önlerinde durarak saray girişini kapatmalarını engelliyordu. Elisa derin bir nefes aldı ve Prensin elini tuttu. Ve heyecanla kapısı açılan atlı arabadan indi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oyuncakçı
HorrorElisa Snow 16. Yüzyılda yaşayan 16-17 yaşlarında bir asilzadedir. Babasıyla ve ablasından kalan tek şey olan yeğeni ile yaşamaktadır. Yaşıtları gibi bir balodan diğerine gitmek yerine kitap okumayı ya da yeğeniyle vakit geçirmeyi tercih eder. Bir a...