0.9 Ben evleniyorum

1.4K 354 131
                                    


✳️Heyecanın doruklarda olacağı bir bölüm oldu öncelikle

✳️Herkes okumaya başladığı saati bırakabilir mi buraya?

✳️Lütfen oy ve yorumu sakın unutma sevgili okurum🥰💚

✳️İyi okumalar❤️

Multi:Aral
....

Meraklı bir halde onun ağzından çıkacak cümleleri bekliyordum. O an için nereden bilebilirdim ki her kelimesinin kalbimi daha da ağırlaştıracağını?

"Zeynep biz seninle yıllardır sevgiliyiz biliyorsun ve haliyle de seninle mutlu bir yuvam olsun isterim yani isterdim ama"

"Ama ne?"

Cidden merak ediyordum. Tamam,evlenmeye meraklı birisi değildim ama bu işin sonunun başka yerlere gideceğini hissediyordum. Hem her genç kız hayalinde bir gün sevdiği insan ile evlenmek istemez miydi yahu? Bir ilişkide evlilik konusu açılıp reddedilirse de şu bilindik ayrılık nakaratlarına rastlamaz mıydık sonrasında? Ne yani bizim hikayemiz buraya kadar mıydı? Daha birçok ilki tatmadan sona mı erecekti?Ama hala içimde bir yerlerde küçükte olsa bir umut her şeyi yanlış anladığımı fısıldıyordu.

Bu hisse o kadar çok inanmak istedim ki. O an her şeyin bir şakadan ibaret olduğunu söylese hiç düşünmeden inanırdım ona. Lakin bu umut o kadar küçüktü ki artık taşıyamadığım kırgınlığımın altında ezilip parçalanmıştı. Benim gözlerim dolmuş ağlamama ramak kalmışken o da kafede ben hariç her yere bakıyordu.Bu kalabalığın içinde daha fazla durmak istemiyordum. Söyleyeceği şeyin beni yıkacağına adım kadar emin olduğumdan bu kadar insanın içinde kahrolmak istemiyordum.

Sandalyemin arkasına astığım yazlık hırkamı üzerime geçirmiştim. Sonra onun da kalkmasını söylemek için bakışlarımı ona çevirdim.

"Sahile gidelim mi Berke? Ya da ne bileyim sessiz sakin bir yere? Konuşmamıza orada devam edelim lütfen"

Sadece başını saklamakla yetinmişti. Nihayet ayağa kalkınca onu beklemeden hızla çıkışa doğru yürümeye başlamıştım.Dışarı çıktığımda kararmaya başlamış havaya baktım ve derin bir nefes aldım. En mutsuz olduğum anda bile bu gökyüzüne baktığımda moralim düzelirken şu an nefes almama bile yardımcı olmuyordu.

O da yanıma ulaşınca zaten kafe sahilin dibinde olduğu için arabaya ihtiyaç duymadan direkt yürümeye başladık.
Bir süre ilerledikten sonra denize sıfır olan eski bir banka oturmuştum,tabi o da yanıma. Sonra bana doğru döndü ve sanki artık içinde tutmakta zorlanıyormuş bir vaziyette konuşmaya başladı.

"Zeynep bundan yaklaşık bir ay önce seni bir kafeye çağırmıştım hatırlıyor musun?"

Aral ile tanıştığım geceden bahsediyordu. Yaptığımız kavgadan sonra keşke onunla hiç tanışmasaydım dediğim de çok olmuştu hatta.

"Evet,hani şu beni ektiğin gün. Kafe kapanana kadar belki gelirsin umuduyla seni beklemiştim"

"Zeynep lütfen,ilk önce dinle. O gün,seninle buluşmak için evden çıkıyordum ki annem beni durdurdu. Konuşması gereken acil ve önemli bir şey olduğunu söyledi"

Annesi de vardı demek ki bu işte. Aslında annesi ile aramız pek iyi sayılmazdı.Hayır,ben onu severdim onun aksine ama o bana en baştan beri bir şans bile vermeyi reddetmişti. Zaten bu yüzden de ben ta en baştan kaybetmiştim. Hatta bir iki defa Berke ile aramızı bile bozmaya çalışmıştı.Ben konuşmak için yeterli gücü kendimde bulamayınca sözü tekrardan o devraldı.

"Zeynep nedenini başlarda anlayamasam da annem sana karşı hep biraz mesafeliydi biliyorsun"

"Biliyorum,her defasında bunu yüzüme vurmayı da ihmal etmezdi. Yine ne oldu? Bu defa da ara vermemizi falan mı is-"

OYUN DIŞI✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin